Türkmen Alevi Ocakları Birliği Kültür Eğitim ve Sağlık Vakfı Başkanı Ali Coşkun, Afyonkarahisar İhsaniye ilçesi Döğer beldesinde düzenlenen Tapduk Emre anma etkinliklerine katıldı. Büyük katılımın olduğu programda bir konuşma yapan Başkan Ali Coşkun şunları söyledi:

"Sayın protokol, sevgili canlar, cümlenizi saygı, sevgi ve muhabbetle selamlarım, hoş geldiniz, safalar getirdiniz.

Bugün burada, Tapduk Emre Dergahı’nda onlarca farklı ilden mihman bir araya geldi. Tarihi 13. yüzyıla kadar giden bu maneviyat ve inanç merkezinde sizlerle buluşmaktan mutluluk ve onur duydum.

Tapduk Emre gibi bir Horasan Er’inin huzurunda birlikte cem olup niyaz etmek, lokma paylaşmak bize verilmiş büyük bir nasiptir.

Afyonkarahisar, Eskişehir ve Kütahya bölgelerini de içine alarak, hem Türkmen iskanına hem de Alevi-Bektaşi inancının yayılmasına mekan oluşturmuştur. Yazılı kaynaklarda verilen bilgilere göre Hacı Bektaş Veli’nin bölgeye gelerek Eskişehir’de Seyyid Battal Gazi’nin mezarını ziyaret etmişti. Bu ziyaretle Afyonkarahisar ve Kütahya bölgelerini de içine alır şekilde İç Ege coğrafyasında Alevi-Bektaşi inancının yayılması ve gelişmesinin temeli atılmıştır.

Devamında Seyyid Cemal Sultan (Kemal Sultan) ve Rasul Baba’nın, Hacı Bektaş Veli tarafından bölgeye gönderilmesi Alevi-Bektaşi inancının temellenmesi ve temsilciliği için ikinci büyük gelişimdir.

Seyyid Cemal Sultan ve Rasul Baba; Hacı Bektaş Veli tarafından Eskişehir, Kütahya ve Afyonkarahisar bölgelerinin aralığı olan Altıntaş bölgesine gönderilmiştir. Seyyid Cemal Sultan (Kemal Sultan) daha sonra Afyonkarahisar-İhsaniye-Döğer beldesinin Çakırlar -tarihteki adıyla Tökelcik- mevkisine yerleşmiş ve inanç-dede ocağını kurmuş, kısa zamanda Afyonkarahisar, Kütahya, Eskişehir ve Bilecik-Bozüyük bölgelerine yayılan bir etkinlik sahası oluşturmuştur.

Rasul Baba ise Altıntaş’ın Beşkarış mevkisine yerleşmiş, Kütahya’nın batısında olan Hisarcık’a kadar uzanan geniş bir coğrafyada Alevi-Bektaşi öğretisine hizmet etmiştir.                                      

Takip eden süreç içerisinde farklı bölgelere yayılan Alevi-Bektaşi inancı Sandıklı, Şuhut, Sinanpaşa -tarihteki adıyla Sincanlı-, Çay, Bolvadin, incehisar, İhsaniye ve merkez yerleşimin farklı mevkilerinde inanç merkezleri kurmaya başlamıştır. Bölgede oluşan zâviyelerin çoğunluğu Hacı Bektaş Veli Dergahı’na bağlı olarak Afyonkarahisar çevresinde Alevi-Bektaşi inancının temsilciliğini yapmıştır.

Bölgede etkinlik oluşturmuş diğer önemli Alevi inanç topluluğu da Erdebilliler olarak anılan süreğin mensuplarıdır. Erdebil süreğinin tarihsel merkezi Afyonkarahisar - Şuhut-Kayabelen (Bedeş) köyüdür.

Bir diğer inanç-dede ocağı Şah Ahmet Veli Sultan Ocağı’dır. Şah Ahmed Veli Sultan Ocağı’nın tarihsel merkezi Isparta-Senirkent ilçe merkezidir. Bir diğer inanç-dede ocağı, Veli Baba Ocağı’dır. Ocağın tarihsel merkezi Isparta-Senirkent-Uluğbey (İlegöp, İlegüp) köyüdür.                    

Bir diğer inanç-dede ocağı Şeyh İsmail Dede Ocağı’dır. Ocağın tarihsel merkezi Isparta-Merkez-Yakaören (İlavus) köyüdür.

Bölgedeki diğer inanç-dede ocakları Seyyid Battal Gazi, Şah İbrahim Veli, Tozluoğlu, Çölbulduk ve Yağmuroğlu inanç-dede ocaklarıdır.

Seyyid Battal Gazi Ocağı’nın Afyonkarahisar-Çay-Yeşilyurt köyünde ve Şuhut ilçe merkezinde, Şah İbrahim Veli Ocağı’nın İsvehisar Alanyurt (Bavırdı) köyünde, Tozluoğlu Ocağı’nın Sultandağı-Yeni mahallede, Çölbulduk Ocağı’nın İhsaniye-Eskieymir köyünde ve Çay-Yeşilyurt köyünde, Yağmuroğlu Ocağı’nın ise Sultandağı-Yeni mahallede ve Çay-Yeşilyurt köyünde ocaklı talip toplulukları yaşamaktadır.

Horasan’da temelleri Hoca Ahmed Yesevi ile atılan Horasan-Türkmen tasavvuf geleneği, 13. yüzyıldan itibaren Anadolu coğrafyasında temellenmeye ve temsil edilmeye başlamıştır. Türkmen boylarına bağlı aşiretler ve obalar Anadolu’da etkin bir yurtlaşma sürecinin ana özneleri olmuştur.

13. yüzyılda yaşamış Horasan erenleri düşün-inanç geleneğine bağlı dervişlerden biri de Tapduk Emre’dir. Yazılı kaynaklarda Hacı Bektaş Veli ile çağdaş olarak anılan Tapduk Emre, Hacı Bektaş Veli’ye bağlı bir derviştir.

Kütahya-Merkez-Elmalı köyünde yerleşik Tapduk Emre soylularının aktardığı sözlü bilgilere göre Tapduk Emre Horasan’dan Anadolu’ya gelmiş olup Horasan erenlerindendir. Hoca Ahmed Yesevi Dergahı’nda yetişmiş ardından irşat-iskan hizmetinde bulunmak üzere Anadolu’ya gönderilmiştir.

Tapduk Emre’nin Hoca Ahmed Yesevi Dergahı’ndan atılan asası, günümüzde Emre Sultan köyünün olduğu mevkiye düşmüştür.

Tapduk Emre, Horasan’dan gelerek Emre Sultan köyünün bulunduğu mevkiye varmış, kendisine hizmet vereceği bölgenin nişanı olarak gösterilen asasını Emre Sultan köyünde bulmuştur. Bu mevkiye yerleşmiş, dergah açarak çalışmalarını başlatmıştır. Dergah açtığı bölgede kısa sürede yerleşik hayat temellenmiş ve bir köy oluşmuştur. Kurduğu dergahla köyün kuruculuğunu da yapması sebebiyle köy, Emre köyü veya Emre Sultan köyü adlarını almıştır.

Arşiv kaynaklarına göre geniş haklara sahip bir vakfı bulunan Tapduk Emre Tekkesi yüzlerce yıl boyunca insan sevgisi ve hoşgörüyü temel alan değerlere hizmet etmiş, kamil insan yetiştirme okulu misyonunu devam ettirmiştir.

Kurduğu tekkede, temeli Ehl-i beyt olan Horasan düşün-tasavvuf geleneğine bağlı olarak hizmetler vermiştir. Tapduk Emre; Yunus Emre’nin de mürşidi olup Yunus Emre, eğitim almak üzere Hacı Bektaş Veli tarafından Tapduk Emre’ye gönderilmiştir. Hacı Bektaş Veli, Tapduk Emre ve Yunus Emre çağdaş olup aralarında tarihsel-inançsal bağlantı mevcuttur. Tapduk Emre ile Yunus Emre arasındaki mürşid-derviş ilişkisi hakkında yazılı kaynaklarda da bilgiler verilmektedir.

Alevi-Bektaşi inançlı toplulukların yaşadığı Emre Sultan köyü varlığını 18. yüzyıla kadar devam ettirmiştir.

Türkmen Alevi Ocakları Birliği Kültür Eğitim ve Sağlık Vakfı olarak bizim ana misyonumuz yüzlerce yıl boyunca Anadolu coğrafyasında ahlak ve kamillik okulu olarak hizmet vermiş Alevi-Bektaşi inanç merkezlerinin, Alevi inanç-dede ocaklarının tarihlerini bilimsel-akademik çalışmalarla ortaya koyarak insanlığa tanıtmaktır. Çünkü “Okunacak en büyük kitap insandır” diyerek yüzlerce yıl öncesinden insani erdem ve değer seviyesi oluşturmuştur. Bu azimle ve aşkla vakıf olarak Anadolu’nun dört bir yanında Alevi inanç-dede ocaklarımız üzerine çalışma ve hizmetlerimizi arttırarak sürdürüyoruz.

Sözlerime son verirken bizleri bugün burada misafir eden Tapduk Emre Derneği yöneticilerine çok teşekkür ediyorum. Hizmetlerinden dolayı kendilerini tebrik ediyorum.

Afyonkarahisar ilinin maneviyat ocağı olan Tapduk Emre Dergahı’nın himmetleri hepimize daim ziya ve rehber olsun. Horasan Erenleri’nin muhabbeti ile sizleri selamlıyorum.

Allah bizleri kendisine kul;

Muhammed’e ümmet,

Ali’ye talip eyleye  

Bu yoldan, bu dardan, bu pirden ayırmaya

Gerçeğe hü…"