Haber-Foto: Seda Batur

Tokat Bakkallar Odası Başkanı Şaban Kaya gazetemize yaptığı açıklamada ülkemizin inişli-çıkışlı ekonomisinin esnaflar üzerindeki etkisini anlattı. Başkan Kaya pandeminin yaraları sarılmadan ekonomik sıkıntılarla yeniden dar boğaz olan esnafın korunmaya ve kollanmaya muhtaç hale geldiğini aktardı. Kaya, “Pandemiden daha kötü durumdayız” diyerek sorunları özetledi.

“ESNAF ÜRÜN TEDARİĞİNDE ZORLANIYOR”

Piyasada yaşanan değişkenliklerin ürün teminlerindeki dengeyi bozduğunu ifade eden Başkan Kaya, “Esnafımız nakit veya mal temininde zorluk çektiği için, malı zamanında yerine koyamadığı için işler daha da kötüye gidiyor. Hala bu konuda tedbirler alınmadı. Özellikle küçük ve orta işletmelerin özel kredilere ulaşmasının kolaylaştırılması, akaryakıt, elektrik, doğalgaz grubunda desteklenmesi ve vergilerden muaf tutulması lazım. Bağkur ve maliye yapılandırmalarının sürelerinin uzatılması gerekmektedir. En son gelen zamla birlikte Bağkur pirimi bin 900 TL oldu. Elektrik parası, dörde katlanan dükkan kiraları derken esnafın kazanma şansı yok. Eğer bu konularda önlem alınmazsa esnaf devamlı borç batağı içine saplanacak ve Tokat’ta boş dükkan sayısı artacak” dedi.

MARKETLER YASASI ÇIKARMAK İÇİN ÇOK GEÇ KALINIYOR”

Çıkmasını bekledikleri marketler yasası için Ticaret Bakanlığının hala çalıştığını söyleyen Başkan Kaya, “Çok geç kalındı. Zincir mağazalar kendilerindeki bu büyük sermayeden aldıkları güçle tabiri caizse şımarık bir çocuk pozisyona girdiler. Yani piyasa ile çocuğun oyun hamuruyla oynaması gibi oynamaya başladılar. Daha önce gündeme gelen whatsapp yazışmalarında ortak ağızla bir kalemde yumurtaya büyük zamlar yaptıklarını gördük. Ürünleri topluca alıp, bir gecede fiyatları çok yükseklere çekiyorlar.

Biz bu marketler kapansın, yok olsun istemiyoruz. Her şeyin dengede olması lazım, nüfusa göre zincir mağaza olması lazım. Avrupa'daki gibi saat onda açılmalı, yedide kapanmalı, hafta sonları ise kapalı kalmalı. Bugün iğneden ipliğe, zücaciyeden kırtasiye, elektronikten beyaz eşyaya, gıdadan çiçek gruplarına girmedikleri sektör kalmadı. Derken son bombayı da bu yaz patlattılar. Kataloglarına tekne koydular. Bununla da bitecek gibi değil eğer önlem alınmazsa yarın emlakçı, ertesi gün eczacı veya kuyumcu olacaklar. Kırtasiye sektörünü bitirdiler şimdi sıra diğer esnaflarda. Bu bakımdan marketler yasasının küçük ve orta esnafı koruyacak şekilde hazırlanması gerekmektedir” şeklinde konuştu.

 “ESNAF DA 7 BİN 2 YÜZ GÜNDEN EMEKLİ OLMALI”

EYT konusunda da beklentileri olduğunu kaydeden Kaya, bir esnafın günde 18 saat çalışarak 9 bin prim gününden emekli olduğunu ve 3 bin 5 yüz lira maaş aldığını aktardı. Esnafın devlete hiçbir yük getirmediğini vurgulayan Başkan Kaya, “Emeklilikte yaşa takılanlar yasasında artık esnafın da 7200 iş gününde emekli olması gerekmektedir. Yaşını doldurarak emekliliği hak eden bir esnafımız Bağkur'da prim ödemeyi durdurmalıdır. Esnafın da artık korunup, kollanmaya ihtiyacı var. Ayrıca esnafların emekli maaşlarının en az bir asgari ücrete eşitlenmesi lazım. Esnafımız bu süreçte 20- 25 yıl çalışıp, bedenen, zihnen, ruhen tamamen deforme olmuş hale geliyor. Emeklilik çağında artık çocuklarını üniversiteye gönderecek ya da evlendirecek. SGK ile Bağkur, yıpranma payı konusunda da iyi bir çalışma yapmalı ve esnafımız emekli olduğunda tazminat alma hakkı kazanmalı” ifadelerini kullandı.

“HALK EKMEK TİTİZLİKLE İNCELENMESİ GEREKEN BİR KONU”

İyi Parti'nin Tokat’ta halk ekmek açılması yönünde belediye meclisine sunduğu önergenin esnafa nasıl yansıyacağına da değinen Başkan Kaya, halk ekmek bayileri kurulacaksa bu büfelerin geçim noktasında dar gelirli olan mahallelerde açılması gerektiğini, aksi takdirde zaten çok az grupta satış yapabilen esnafın daha da sıkıntı yaşamasını tetikleyeceğini, üzerinde titizlikle çalışılması gereken bir konu olduğunu söyledi.