Dimes Tokatın olduğu kadar Türkiyeninde gururu bir holdingdir.
Kuruluşunda, alın teri var, emek var, on nüfuslu bir ailenin en büyüğünden en küçüğüne kadar, kader birliği, el birliği, gönül birliği, çile yükü var.
Bugün holdingin başında bulunanlar 7-8 yaşlarında çıplak ayak, kısa pantolonla katkı vermişler bu kuruluşa.
Vasfi Diren ilkesi ve güç birliği onları bu güne taşımış.
Vasfi Diren sağlığında görmüş emeklerin karşılığını. Dimes Onun gününde büyümüş, bugüne gelişin yol haritası Onun gününde çizilmiş.
Vasfi Diren yalnızca Dimesin sahibi biri değil, Tokatı da sahiplenmiş biriydi. Tokatlı ile ağlar, Tokatlı ile gülerdi. Onun için tokatlılık her şeyin önündeydi.
Tokat Yetiştirme Yurdu eski müdürü Recai Tekin bir anısını koymuş paylaşıma.
Yetiştirme yurdunun sıkıntılı günlerinde göreve gelmiş Recai Tekin. Yurt yokluklarla boğuşurken, O esnaf yardımı kampanyası başlatmış. Bu arada Vasfi Direne de gitmiş.
Rahmetli Vasfi abi, ben para yardımı yapmam, bana yurdun ihtiyaç listesini getir demiş. Recai beyde dediğini yapmış. İhtiyaçlar genelde gıda üzerine imiş.
Kısa sürede yurt ambarları gıda silosu haline gelmiş. Vasfi Direnin gönderdikleri ile.
Vasfi Diren bu yardımı yaparken bir şart koşmuş. Yaptığı yardımlardan hiçbir kimsenin haberi olmayacak hatta kızım Meral bile bilmeyecek. (Meral hanım, Vasfi Direnin kızıdır ve yetiştirme yurdu koruma derneğinin yönetimindedir)
Yurdun sıkıntılı günleri geçip bolluğa kavuşmuş, buda çok dikkat çekmiş. Meral hanım bile bu kaynağı sormuş ama Recai bey hiçbir kimseye söylememiş ta ki Vasfi bey ölene kadar.
Daha öncede yazmıştım. Halde üzümlerin satılamayıp çürümeye yüz tuttuğu günlerde hal esnafı elli kuruşluk üzümü Vasfi Direne 25 kuruşa vermeye kalkışınca Vasfi Diren küplere binmiş. Nerede bu köylünün emeği karşılığı diye bağırmış. Fabrikaya telefon etmiş kamyon gelmiş bütün üzümler 60 kuruştan yüklenmiş. Rahmetli Naci Sağlamer anlattı bunu bana.
Hükümet Konağının girişinde ceviz dökme sırığı gibi bir bayrak direği vardı. Direk 60 derece eğri duruyordu.
Vali dahil herkes bu direğin yanından geçiyor, ama kimsenin dikkatini çekmiyordu. O, bir gün benim odama geldi. Ben o zaman milli eğitim müdürü yardımcısı idim.
Fabrikaya telefon etti, ustalar geldi, bayrak direğini doğurttular.
Giderken bana bayrağının direği eğri olan devletin hiçbir işi doğru olmaz oğlum dedi.
Rahmetli İsmet Saraçoğlu belediye başkanı idi. Kaldırımdaki Çınar kökleri kaldırımı bozuyordu. İsmet beyde Çınarları söktürmeyi düşünmüş.
Şehir kulübünden İsmet beye telefon açtı (Elbette ki bir ağabey edasıyla) İsmet İsmet çınarlara dokunma.. Gelmeyim oraya çınarlar sökülmedi kaldı.
Askerin Tokata yeniden getirilişi, rahmetli Süreyya Bedestenlioğlunun görevden alınmasına tepkisi ve daha niceleri Vasfi Direnin Tokatı nasıl sahiplendiğinin örnekleridir.
Vasfi Diren, bir ülke adamı. Vasfi Diren, bir ilke adamı. İlkelerinin kendinden sonrakilerce de yürütülmesini koyan adam.
Önemli üç ilke bırakmış çocuklarına.
Kul hakkına, devlet hakkına el uzatmayın, Tokattan kazandığınızı Tokata yatırın.
Dimesin bugün ülke devleri arasında yer almasında Vasfi Diren ilkelerine uyulmasının elbette ki büyük yeri var.
Sabahın saat 08inde Orhan Direni, Ali Direni, Erol Direni fabrikada işinin başında görürseniz, bu bir Vasfi Diren aşısıdır.
Dimesin maya karmalı dürüstlük ve alın teridir, Vasfi Diren genetiğidir.
Son günlerde bir çirkinlik vefasızlık örneği çıktı Dimesten. Elleri ile büyüttükleri evlat yerine koydukları muhasebecileri, Ayhan Şahin Dimeste küçümsenmeyecek bir meblağı zimmetine geçirmiş.
Dimes burada güvene bir ihanet üzüntüsü geçirmektedir.
Bizde kendilerine küçük bir geçmiş olsun demekten ileri gidemiyoruz. Çünkü Dimes bunlarında üstesinden gelecek güçtedir.
Hani derler ya yel kayadan ne götürür, vızırdayarak gelir, cızırdayarak gider.
Dimes hep ileriye hep iyiye. Çünki Dimes sületinde hep Vasfi Diren ve ilkeleri parlar.