Koronavirüsten sonra bir başka salgın ülkemizi tehdit ediyor: MADEN ARAŞTIRMALARI

Son yıllarda nükleer santraller, termik santraller, taş ocakları, çeşitli maden aramaları doğamızı ciddi bir şekilde tehdit altına aldı.

Bunların içinde en ağırlıklı olanı bizim bölgemizi de içine alan ALTIN ARAMALARI. Altın aramaları sonucu Dünyanın oksijen kaynağı KAZ DAĞLARI'nın ne hale geldiğini televizyonlardan izliyoruz.

Buralarda altın bulunuyor, araştırmacısı doğayı acımasızca katlederek altını çıkarıp alıp gidiyor.

Geriye ölmüş, yok edilmiş, bir doğa bırakıyor.

Ormanlar, tarım alanları yok ediliyor, yer altı suları zehirleniyve yok ediliyor, çayır, çimen, çiçek, bitki hepsi kurutuluyor.

Damdazlak bir yerküre kalıyortada. Doğanın eski güzelliğine dönüşümü bir daha olmuyor.

Bölgenin bu maden arayıcılardan bir çıkarı da olmuyor. Kaldı ki olsa bile o güzelim doğayı bir daha geri getirmek olasılığı kalmıyor.

Ben Reşadiye'nin Kuyucak Köyü'ndenim. Bundan 7-8 sene önce Kanadalı bir şirket geldi bizim köyde altın araştırması yaptı. Sondaj çalışmaları yaptı. Altın bulduklarını söylediler, sondaj kuyularını kapatıp gittiler.

Duyduk ki bu günlerde yeniden gelmişler ve alanı genişletmişler. Çalışmalara yeniden başlamışlar. Bölge halkı geleceğini göremediği için olaya karşı şimdilik duyarsız.

Olayın ilerde ne getireceğini bilinmese detada Kaz Dağı görüntüleri varken toplumun hafızasında bir tablo oluşmaktadır.

Bu güne kadar altınsız yaşadık. Bundan sonra da yaşarız. Ama ağaç olmadan, çayır çimen çiçek olmadan, gürül gürül akan sular olmadan yaşayamayız.

Altın sizin olsun, doğamızı bize bırakın. Dokunmayın doğamıza!

Erbaa, Niksar, Fatsa ilçeleri aynı sıkıntılar içindeler ve doğanın yok edilmesine karşı DİK DURMA bayrağını çektiler.

Reşadiye de bunun dışında kalmamalı ve doğasını korumalıdır. Aslında bu bir ülke sorunu olmuştur.

Doğayı korumak vatanı korumaktır. Koruyalım doğayı ki bize vatan olarak kalsın bu topraklar.

Bu konuda siyasi partileri, sivil toplum kuruluşlarını, tüm vatanseverleri göreve çağırıyorum.

Kanımızla suladığımız bu vatan üç beş çıkarcıya feda edilmemelidir.