Amerikalı psikolog ve yazar Ben Sweetland, “Başarı bir yolculuktur, varış noktası değil” der. Bu söz kimi insanların üzerine yapışmış bir etiket gibidir. Hayatlarındaki başarılar süreklilik arz eder, Sweetland’ın dediği gibi başarı onlar için bir ‘yolculuk’, ama asla ‘varış noktası’ değildir. Sürekli bir devinim içerisinde, istikrarlı bir şekilde ‘başarı yumağı’ içerisindedirler.

Cemal ağabeyin (İncesoyluer) yazısını okuduğumda geldi bu söz aklıma. Cemal ağabey Avukat Mehmet Can’ı kaleme almış, onun gençliğinden bugünlere gelen öyküsünü yalın bir dille anlatmıştı yazısında. Yazıya başlığını veren “terlik”, bugünkü Mehmet Can’ın sihirli formülüydü; o terlik aynı zamanda, bugünlere başarılı bir işadamı ve etkili bir avukat olarak gelen Mehmet Can’ın bu topraklar için taşıdığı önemi simgeliyordu.

Tokat coğrafyasında “bileğinin hakkıyla” çalışıp, tırnaklarıyla kazıyarak ve sürekli bir mücadele sergileyerek kendini ispat etmiş çok isim vardır. Bu isimlerin başında gelen Avukat Mehmet Can’ın taşıdığı anlam sadece yetiştiği Pazar ilçesi ve havalisi için değil, Tokat’ı bir bütün olarak ilgilendiriyor. Pazar, Turhal, Zile ilçeleri ve bu ilçelere bağlı belde ve köylerde özgül ağırlığı tartışmasız olan Mehmet Can’ın mesleği derinliği de kendisine ayrı bir ‘ağırlık’ ve ‘değer’ katıyor.

Yaklaşık 30 bin vekâletle avukatlık yapan Mehmet Can, bir bütün halinde Tokat’a hitap eden isim. Seviliyor, sayılıyor ve toplumsal meselelerde görüşüne başvurulan isimler arasında yer alıyor. Edindiğim bilgilere göre Mehmet Bey AK Parti’den milletvekili adaylığı için yola revan olmuş. AK Parti için önemli ve büyük bir kazanım olacak bu gelişme, Tokat siyaseti için de kartların yeniden karılmasına neden olacak. Çünkü Mehmet Can’ın aday olduğu bir AK Parti listesi bütün hesapları değiştirebilir, bütün beklentileri farklı yerlere sürükleyebilir.

Mehmet Can’ın adaylığıyla AK Parti’nin artı hanesine yazılacak blok oylar Tokat’ta hesapları değiştirecektir. Daha önce de yazdım: 14 Mayıs 2023’te yapılması planlanan seçim, belki de Cumhuriyet tarihinin en önemli seçimi ve bütün partiler “kazanma” odaklı bir perspektifle çalışacaklar. Önceki köşe yazılarımın birinde, “Hiçbir parti kendini riske atmayacak, ‘kerameti kendinden menkul’ adamlardan uzak duracak ve herkesin sevip-saydığı, oy getirisi olan, halkla iç içe yaşayan, kibir budalası olmayan isimlerle kazanmayı hedefleyecek. Bütün partilerin ortak amacı bu.” demiştim.

Bu minval üzerinde Avukat Mehmet Can anlamlı bir yere oturuyor…

Toplumun bütün kesimleriyle barışık, herkesin sevdiği ve saydığı, tartışmasız oy getirisi olan, halkla iç içe yaşayan, kısaca ‘halk tipi’ bir aday olarak Mehmet Can ismi ortadadır ve AK Parti’nin –bana göre- aradığı kan da bu isimdir. Tayyip Erdoğan’ın sıkça vurguladığı “mütevazılık” telkinini hayatıyla ortaya koyan, insanların rahatlıkla ulaşabildiği ve iyi-kötü günlerinde hep yanlarında gördükleri Mehmet Can’ın aday olması demek, bu zorlu seçim sürecinde AK Parti için önemli bir kazanım olacaktır.

Hayatı başlı başına bir başarı öyküsü olan Avukat Mehmet Can’ın bu topraklar için taşıdığı anlam, parlamentoda yankılandığında ortaya daha büyük başarı hikâyeleri çıkacaktır. Okuduğum bir yazıda, “Eylem olmadı mı vizyon bir rüyadır. Vizyon olmadan eylem vakit geçirmektir. Eyleme sahip bir vizyon ise dünyayı değiştirmektedir.” cümlesi vardı. İşte, Mehmet Can da olan vizyon politikadaki eylemleriyle bütünleştiğinde, bu coğrafyanın kaderini değiştirecek işlere imza atıldığına şahit olacağız.

Bugüne kadar şahit olduklarımız gibi:

Çalışkanlık, kazandıklarını memleketine yatırım ve istihdam olarak harcamak, bereketli topraklarda çiftçilik yapmak gibi.

Vizyon, ciddiyet, mütevazılık sarmalında yaşam sürmek gibi.

Yani bir bütün halinde “Anadolu irfanı” dediğimiz anlayışa sahip olmak gibi…

Avukat Mehmet Can’ın yeni ve meşakkatli yolculuğunun başta şahsı olmak üzere, şehrimize ve yurttaşlarımıza hayırlara vesile olmasını diliyorum.