Bir masal girişi vardır. Herkes bilir. İstenilen sonuçlar elde edilemeyince ona benzetmesi de yapılır.

“AZ GİTTİK UZ GİTTİK DERE TEPE DÜZ GİTTİK. BİR DE BAKMIŞIZ Kİ BİR ARPA BOYU BİLE GİDEMEMİŞİZ.”

Bazı kişiler ve köşe yazarlarımız, tarzlarının gereği Tokat’ımızın durumunu, çok iyi durumda olduğunu başarılı çalışmalar yapıldığı için de methiyeler dizilebildiği gözlerden kaçmıyor.

Matematikte dört işlem vardır. İşlemlerin neticesinde de eşitler vardır. Eşit bir sonuçtur, neticedir.

Tokat’ımızın son yirmi senenin sonunda getirildiği eşittirin sonucunu herkes bilir de bilmez gelir. Bir de bizden görün bakalım. Eşitte neler yazılı.

Şehrimizin nüfusu 800.000’lere gelmişken bugün nüfusumuz 250 bin azalmış, 550.000’lere düşmüşse, çıkardığımız milletvekili sayımız 7’den 5’e düşmüşse, bu iki sonuçta şehrimizin küçüldüğünü, temsil hakkının da düşürüldüğünü yeteri kadar anlatır.

Cumhuriyet döneminde şehrimizin iki büyük kazanımı vardı. Turhal Şeker Fabrikası 1930’ların hediyesiydi.

Tokat Sigara Fabrikamız da temeli 1972 – 1973’lü yıllarda atılmış 1984 yılında hizmete alınmıştı.

Sigara fabrikası özelleştirildi, satıldı. Yıkıldı, yok edildi.

O dönemin siyasileri fabrika için önce kapatılmayacak dediler, aslı çıkmayınca da yerine 4 tane büyük fabrika yapılacağı açıklanmıştı.

Bunlar Tokatlıyı uyutma, aldatma senaryoları olarak gelişti. Bütün hesap sahanın imara açılarak rant elde edilmenin üzerine kuruluydu. Tokatlı aldatılmıştı.

Ülkemiz bugün, İngiltere, ABD, Japonya’dan sigarayı ithal ediyor. Ödenen paradan bilgisi olanı var mı?

Turhal Şeker Fabrikamız satıldı, oldu Kayseri Şeker. Oranın sonu da sigara fabrikası sonuna dönecek, arazileri de satılıp yapılaşmaya dönecek.

Tokat’ımız nasıl büyümüş, işte böyle…

Küçülmeyi büyüme gösteren zihniyetin düşüncesi yarın başka türlüye döner. Çıkarlar işte böyle bir şey.

Sevgi ve saygılarımla…