Demokrasi, gerçek demokrasi insan onuruna, hukukuna, özgürlüğüne en yakışan yönetimin adıdır. Gelişmiş, kalkınmış, zenginleşmiş ülkelerin de kabullenip özenle uyguladığı sistemdir. Egemenliğin gerçekten millete ait olmasıdır. Hukukun tam bağımsız ve tarafsız uygulanmasıdır.

Bu ön tespitleri yaptıktan sonra sıradan bir vatandaş olarak yaşadıklarımızdan, yaşatılanlardan birkaç örnek de vereceğim. Daha ilerisini siyasilere bırakıyorum.

Bugün ülkemizi yöneten, Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin 4. yılını geride bırakıyoruz. Diğer bir ismiyle partili Cumhurbaşkanlığı sistemidir.

Geçen 4 yıllık süre içerisinde ülkenin uçuşa geçeceği, enflasyonun, dövizin, faizin yok edileceği, zenginleşme vaadleri başta gelmişti.

Döviz 4 yılın sonunda 6,5-7 Tl'den 17 TL'lere gelmişse...

Enflasyon % 14'lerden, resmi açıklamayı esas alırsak, % 79'lara çıkarılmışsa...

Akaryakıt fiyatları 7 Tl'den 30 Tl'lere kadar getirilmişse...

Kadın cinayetleri hızla çoğalırken adeta seyrediliyorsa...

Doktorlara ve sağlık çalışanlarımıza saldırılar, cinayetler artmışsa, tedbir alınamıyorsa...

Yargı, yasama, yürütme tek kişinin iki dudağı arasına teslim edilmişse...

Yönetenler gibi düşünmeyenlere her türlü hakaret, suçlama, kumpaslar kurulabiliyorsa...

Siyaset liyakati kaldırmış, yandaşlık tercih ediliyorsa...

Bir Bakan, "bir siyasetçi suç örgütü liderinden ayda 10 bin dolar rüşvet alıyor." deyip, açıklayamaz, soruşturulamaz durumlara düşülmüşse, kime dokunuyor da açıklanmıyorsa...

Yüksek yargıyı, YSK'yı, rektörleri, Bakan ve Bakan Yardımcılarını doğrudan tek kişi belirleyip atıyorsa...

Döviz garantili mevduat sistemiyle doları olan zengine daha çok faiz getirisi uygulanmaya başlamışsa...

Asgari ücret, açlık sınırının 900 TL altında kalmışsa...

İşyerleri kapanıyor, işsizlik artıyorsa...

Son 5 ayda işsizlik maaşına başvuranların sayısı bile 680 bini geçmişse...

Faiz için nas yorumları yapılırken, üniversite öğrencisine devlet 29 bin TL burs ödeyip 91.000 TL faiz talep ediyorsa...

Faizi Merkez Bankası'nda % 14'te tutup tüketicilere, kredi alanlara % 25 ila % 35'lerde faizler veriliyorsa...

ODTÜ, Hacettepe, Boğaziçi başta olmak üzere mezunlarının tepkilerinden çekinilerek diploma törenleri yapılmıyorsa...

Dış politikada dün en ağır suçlamaları yapıp, bugün hiç söylenmemiş gibi kucaklaşılabiliyorsa...

Ege'deki adaların Yunan tarafından devamlı silahlandırılmasına, Lozan gereği hiç müdahale, itiraz yakın zamana kadar yapılmamış, seyredilmişse...

Ülkenin insanı işsiz, sıkıntı çekerken, Suriye problemi çıkarıp milyonlarca insanı bu topraklarda hâlâ barındırılıyorsa...

Ülkede karpuz dilimle, et gramla alınır hale gelmişse...

Buğday başta olmak üzere ülkemizde rahatça üretilecek gıda ürünleri ithal edilip çiftçimiz perişan ediliyorsa...

Devletin bazı kurumları, örneğin RTÜK, muhalif, eleştiri yapan, doğruları paylaşan kanallara ceza üstüne ceza kesiyorsa...

Kendileri gibi düşünmeyen, doğruları dile getiren STK'lara aleni tehditler savrulabiliyorsa...

Milletvekili sıralamaları, hâlâ genel başkanların keyfine bırakılmış durumdaysa...

İthalat hızla yükseliyor, ihracatla aradaki makas cari açık hızla artıyorsa...

Kentsel dönüşüm adı altında rantsal dönüşüm uygulanıyorsa...

İhaleleri yakınlara adrese teslim verebilmek için İhale Yasası 150'den fazla değiştirilmişse... Danıştay'ın vermiş olduğu ihale iptal kararlarına uyulmuyorsa...

Kamu adına denetim yapan Sayıştay'a "denetlemelerde hata, eksik aramayın!" telkini yapılır hale gelmişse...

Devletin bütçesi 6 ayda sıfırlanmış yeni bütçe şart olmuşsa...

Ülkede birlik, beraberlik ve kardeşliğin tesisi çok önemliyken, kendileri gibi düşünmeyenlere, nüfusun en az yarıdan fazlasına "İLLET, ZİLLET" yakıştırmaları yapılıyorsa...

Daha binlerce olumsuzluk sıralanabilir.

İşte bu ülkede 4 yılda yaşananlar ve yaşatılanlar.

"Çok memnun kaldım." diyeceklere zaten hiçbir sözümüz yok. Onlara afiyet olsun deriz.

Bütün bu olumsuzlukların gerçek nedeni tektir.

"DEMOKRASİ BİZİM İÇİN AMAÇ DEĞİL ARAÇTIR." kendilerine düstur edinip, demokrasiyi içine sindiremeyen, koltuklara yapışıp kalmış zihniyetin kendisidir.

Sevgi ve saygılarımla.