İnsanlar küçüklüklerinden itibaren hep merak eder. Acaba kıyamet ne zaman kopacak diye? 
Kıyametin korkusuyla hep benim hayatımda olmasın da sonra olsun diye düşünür. 11 ilimiz kıyameti hatırlatan bir yıkımla karşı karşıya kaldı. Deprem sonrası yetimler, öksüzler, anasız, babasız, kardeşsiz kalmış, evi barkı gözünün önünde bir kum yığınıymış gibi duran insanlarımızın hali hepimizin yüreğini dağladı. 
İşte böyle bir depremin üzerinden 27 gün geçti. Bu deprem öyle bir deprem oldu ki bin yıl geçse yine de bilinecek hatırlanacak bir deprem oldu. 
Başkalarının acılarını hissedebilenler gerçek insandır demiş bir düşünür. Hasbi bir tavırla hareket etmek, sağa sola kim çare olacak diye bakmadan ben varım diyerek harekete geçmekti bize düşen.
Öyle de oldu nitekim. Türkiye’nin her yerinden insanlar deprem bölgeleri için seferber oldu. Bize de bu yakışırdı. Riyasız, amasız bir fedakârlık yapılması gerekiyordu. Adımları geri geri atmamak gerekiyordu. Koşmak gerekiyordu. Bütün Tokat koştu. Depremden sonra yapılan yardımları Adıyaman Gölbaşılı bir depremzede “Sanki Tokat’tan buraya bir teleferik kurulmuştu da yardımlar onunla getiriliyor gibiydi” diyor. Kötülükten çok bahsedersen kötülük yayılır, iyilikten bahsedersen iyilik yayılır. Bunları övünmek, Tokat’ı övmek için yazmıyoruz. İyiliği çoğaltmak için yazıyoruz. 
Yaralar sarıldıkça sarılacak. Bizim burada dediğimiz gibi yaşanmamış gibi olsun seviyesinde yaraları saracağız. Gidenler geri gelmese de teskin edeceğiz. Biz depremde kaybettiklerimize şehit diyoruz. Kaybedenlerin kaybettiklerini cennette görmesi, bu hasretin cennete kadar sürmesi ve orada sevinçle tekrar buluşulması için dua ediyoruz. 
Bize Gölbaşı düştü. Gölbaşı Tokat’ın ödevi ve görevi oldu. İlk andan itibaren oraya giderek bütün çalışmaları yapan ekiplere, gönüllülere, yardımları sağanak yağmurlar gibi ulaştıran hemşerilerimize bizim gurur kaynağımız olduklarını söylemek istiyorum. İlk andan itibaren orada görevini layıkıyla gerçekleştiren Sayın Tokat Valimiz Numan Hatipoğlu’na, sanki Gölbaşı, Gölbaşı değilmiş de Tokat’mış gibi gayret eden Sayın Belediye Başkanımız Eyüp Eroğlu’na, depremzedelerin gönlünde Tokat’a taht kurduranlara ne kadar teşekkür etsek azdır. Gölbaşı’nın Belediye Başkanı İskender Yıldırım siz bizim için güzel kardeşler oldunuz diyor. Gölbaşı’nın en büyük caddesine Tokat Caddesi adını koyacağız diyor. Gölbaşı halkı Tokat’ın burnu kanasa koşarak geliriz diyor. Bu kardeşlik belediye meclislerinde alınan kardeş şehir kararlarıyla perçinlendi. Bizler de bu bağı hissediyoruz. Bu kardeşliğin sadece yaraların sarılması, şehirlerin yeniden yapılması süresince değil kıyamete kadar sürecek bir kardeşlik olacağına inanıyoruz. Bu kurulan köprü gönül köprüsüdür. Gönülden gelenden daha büyük zenginlik yoktur. Yaşadığımız acıların üzerine dağılmadan ellerimizi sımsıkı kavuşturarak bir bahar umut ediyoruz. Üstat Sezai Karakoç’un da söylediği gibi “Gün gelir; Gül de açar, bülbül de öter”
Allah’ım ne bize ne de gelecek nesillerimize bir daha böyle bir acı yaşatmasın.
 Âmin.