Halkevlerinin yerini günümüzde Halk Eğitim Müdürlüğü ve Milli Eğitim Bakanlığı bünyesindeki yerler almıştır. Yaygın eğitimde büyük bir halk kitlesine eğitimi kesintisiz sürdürmektedir. 1932’li yıllarda halkevleri eğitimde büyük bir boşluğu doldurmuştur.

      Halkevleri Derneği, Türkiye genelinde barınma, sağlık, eğitim, çevre, kadın, engelli haklarının savunulması ve geliştirilmesi için faaliyet gösteren dernektir. Halkevleri kamu yararına çalışan dernekler statüsünde olan bir sivil toplum kuruluşudur. Sloganı;( Halkın hakları var.)Kuruluşu; 19-Şubat-1932 Cuma. Statü; Dernek. Amaç; İnsan hakları mücadelesi. Merkezi; Konur Sokak, no 8/9 Kızılay. Hizmet bölgesi; Türkiye. Genel başkanı Nebiye Merttürk. Genel sekreteri; Mustafa Eberli köse. Genel örgütleme sekreteri; Kutay Meriç. Kadın sekreteri; Şeyma Özbek. Resmi site; halkevleri.org.tr

       Cumhuriyet döneminde ülkenin sosyal, kültürel kalkınmasında Cumhuriyet’in getirdiği değerlerin geniş halk kitlelerine ulaşması için, 14-Şubat- 1923 günü başta Ankara olmak üzere on dört il merkezinde halkevleri açılmıştır. Halkevleri Cumhuriyet ideolojisinin, özellikle 1930’lu yıllarında ki ekonomik, toplumsal koşulların bir ürünüdür. İkinci meşrutiyet döneminde uygulanan Türk Ocakları modelinin deneyimi, birikiminin yeni yapılanmada önemli bir payı vardır. Türk Ocakları’nın Cumhuriyet Halk Partisi ile bütünleşmesi durumu ortaya çıkmıştır. İleriki tarihlerde Türk Ocakları’nın devrimlere ilgisiz kaldığı öne sürülerek kapatılmıştır.

          Halkevleri CHP’nin halkçılık ilkesinin uygulanması, halkla bütünleşmesinin kuruluşları olarak tasarlandı. Dr. Reşit Galip halkevlerini kurma görevini üstlendi. “Cumhuriyet Halk Partisi’nin halkevleri ile takip ettiği gaye, milleti şuurlu, birbirini anlayan, birbirini seven ideale bağlı bir halk kütlesi halinde teşkilatlandırmaktır.”  Atatürk’ün aydınlanma kurumu halkevlerini açtı. “Hayatta En Hakiki Mürşit İlimdir, Fendir…” Cumhuriyet kurulurken toplam nüfusun % 10’ u okuryazar değildi. Halkevlerinin temel amacı; Cumhuriyet’in getirdiği değerlerin laik ve çağdaş bir toplum kurulması, örgütlenmesi için halka anlatılması, benimsetilmesi olarak görülmüştür.

      Halkevlerinin ulaşılamadığı köylere, mahallelere halkodalarının kurulmasına karar verilir. En az elli üye bulunması şartıyla halkodası açılabilecekti. 1940’ta ülke genelinde Yüz Kırk Bir halkodası açıldı. Halkevleri dokuz şube halinde örgütlenmiştir. 1- Dil, edebiyat, tarih şubesi. 2-  Güzel sanatlar şubesi. 3- Temsil (tiyatro ve seyirlik oyunlar) şubesi. 4- Spor şubesi. 5- Sosyal yardım şubesi. 6- Halk dershaneleri ve kurs şubesi. 7- Kütüphane ve yayın şubesi. 8- Köycülük şubesi. 9- Müze ve sergi şubesi. Halkevi, halkodası bu faaliyetlerin en az üçünde faaliyet göstermelidir.

      Halkevleri sayesinde insanlar bir araya geliyor, sosyal konularda, kültür etkileşimini birbirlerine aktarıyorlardı. Bilmedikleri konuları, eğitilmiş insanlardan, kitaplardan öğreniyorlardı. İsteyerek, severek, yaşayarak, eğlenerek, sosyalleşerek öğrenmeyi kendilerine ilke edinmişlerdir. Halkın mutlaka her köy ve mahallede bir halkevi ve halkodası olması, günümüzde de gerekli olduğuna inananlardanım. Çalışan, üreten insanların mutlaka okumaya, öğrenmeye, araştırmaya ihtiyaçları vardır. Tek başına sevincini, üzüntünü, zenginliğini, yoksulluğunu paylaşamazsın. İnsan sosyal bir canlıdır, toplumla paylaşır.

          Halkevlerinin üye sayısı dört yılda 55.000’e ulaştı. Kütüphanelerdeki kitap sayısı 106.555 cildi buldu. 1938’de kitap sayısı 106.000, okuyucu sayısı 1.095.910; 1941’de kitap sayısı 419.250’ye, okuyucu sayısı 2.416.813’e ulaştı. Kütüphanelerde halkın okuma alışkanlığı kazandığı, öğrencilerin dersleri için referans kaynaklarının bulunduğu, boş zamanlarında ders çalışıp kitap okudukları yerler olmuştur. Kütüphanelere alınacak kitaplar bazı koşullara uymak zorundaydı. Türk devrimine karşı, yabancı rejim, ideolojileri tasvir eden, irticai zihniyeti hedefleyen, cinayet, intikam vakalarını telkin eden, ahlaki bakımdan düzeysiz yayınların kütüphanelere alınması yasaktı.

        Çok partili döneme geçişle, Demokrat Parti iktidara gelmişti. Halkevleri CHP’den bağımsız olsa bile Adnan Menderes halkevlerini kapatma niyetindeydi. Atatürk Devrimleri’nin hem bir eseri, hem koruyucusuydu. Halkevlerinin sonu köy enstitüleri gibi olması doğaldı.  CHP’lilerin protesto edip katılmadığı 8-Ağustos- 1951 tarihli oturumda, Halkevlerinin kapatılmasını öngören 5830 sayılı yasa, toplam üye sayısı 468 olan mecliste 340 evet oyu almıştır. Yasa 11-Ağustos- 1951 tarihli Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe girmiştir. Böylece halkevleri kapatılmıştır. Halkevlerinin kapatılmasıyla ülkenin aydınlanma pencerelerinden biri daha kapatılmıştı. Halkevlerinin kapatılması ülkemiz için yersiz, haksız bir yıkım olmuştur…

Süleyman ERKAN

04-03-2022 Cuma

Bedesdenlioğlu-Tokat.