Gazetemizin 15 Kasım 2021 tarihli başlıkları arasında "BAŞKAN TORUNU DEDESİNİ ANDI" yer almıştı. Konuyu araştıran, haber yapan da gazetemizin Yazı İşleri Müdürü Fatih KILIÇ'tı.

Rahmetli Belediye Başkanımız İsmet SARAÇOĞLU'nun görev yaptığı 2 dönem içinde Yazı İşleri Müdürlüğü ile birlikte zaman zaman da Fen ve İmar İşleri Müdür V. olarak birlikte çalışmıştık.

Torun Semih SARAÇOĞLU'nun açıklamalarına, değerlendirmelerine aynen katılıyorum.

Rahmetli Başkanımız 'hakkı bilen ve hakkı veren'di.

Şehrimize dar imkanlara rağmen kalıcı büyük hizmetlere imza atmıştı. Bunları bu şehirde yaşayan vicdan sahibi herkes kabul eder.

Birinci dönemi 1980 darbesi sonrasında başlamıştı. Kamu görevlisi olarak atanmıştı. Belediyenin yapısını da çok yakından biliyordu.

600 Evler Kooperatif Başkanı olması nedeniyle, bizleri de çok iyi tanıyordu.

İkinci göreve Doğru Yol Partisi'nden girmiş ve kazanmıştı.

Göreve başladığında kendisini ziyaretle 'Sayın Başkanım önceki döneminizde siyaset yoktu. Şimdi ise bir partiden Belediye Başkanısınız, şahsen ben görevimde yoruldum. Yerimize talipliler olacaktır. Hiç rahatsız olmayın, vereceğiniz yeni görevlerde de aynı heyecanla hemşehrilerimize, Belediyemize hizmet etmek gururdur." açıklamasını sessizce dinledikten sonra "Salih bey ben Tokat'a Belediye Başkanı seçildim. Önceden olduğu gibi, siyaset Belediyeye kesinlikle bulaştırılmayacaktır. Ben herkesi çok iyi tanıyorum. Ben sizlerin çalışkanlığına, dürüstlüğüne güvenerek aday oldum. Birlikte çalışmaya aynen devam edeceğiz." demişti.

Dediği gibi de oldu. Yazı İşleri Müdürü görevim yanında Başkan Yardımcılığı zaman zaman da Fen ve İmar İşleri Müdür Vekilliği görevini de birlikte yürütmüştüm.

Rahmetli Başkanımız hakkı da verendi. İç İşleri Bakanlığından işçi kadroları gelmişti. Herkes adamını ararken Başkanımız geçici işçi personelin işe giriş tarihlerini panoya astırmış, bir itirazı olan da bildirsin demişlerdi. İtiraz edeni olmadı. İşçilerimiz adil bir şekilde işe giriş tarihlerine göre kadro sahibi olmuşlardı. Bugünün Türkiye'sinde ve yöneticilerinin aynı cesareti, hukuk anlayışını göstereceğini anlatamaz. Bizlerle birlikte görev yapmışlara aynı zamanda bir öğretmen gibiydi.

Hiçbir siyasi baskıya boyun eğmedi, dik durdu. Çünkü hakkın hukukun yanındaydı. En son kendisinden bir hafta izin istemiştim. "Hayrola Salih bey, sen izin kullanmazdın." dedi, "Başkanım, İstanbul'da torunum olmuş, gitmek gerekiyor." dedim. "Salih bey Çarşamba Encümenimiz toplanacak, ne yaparız?" deyince "Başkanım inşallah Encümen Toplantısına dönerim." demiştim. Dediğim gibi İstanbul'dan Tokat'a dönerken otobüsün radyosundan bizleri üzen kaza haberini duymuş, yıkılmıştım.

Mekanı cennet olsun. İsmet SARAÇOĞLU'nun uygulamaları örnek alınsın.

Zaman zaman köşemde Başkanlarımızla ilgili yaşanmışlıkları yazıyorum. O kadar çok örnek alınacak uygulamalara imza atmıştır ki bir yazıya sığmaz.

Ailesine, çocuklarına, torunlarına sağlıklar diliyorum. Rahmetli ile ne kadar gurur duysalar yeridir.

Hak, hukuk, vicdan ve insanlık, yöneticilik örneği İsmet SARAÇOĞLU Başkanımız.

Sevgi ve saygılarımla...