Kadim şehrimizin kadim insanları yazı dizisinde bu hafta Tokat’a 18 yaşında gelin gelen ve 45 yıldır burada yaşayan Tokat’ın gelini Gazi-tur turizm tur başkanı çok kıymetli Nejla Kalpakçı hanımefendi ile hayata dair yaptığımız sohbeti sizlerle paylaşacağım. Aslen Sivaslı olan Nejla hanımı daha yakından tanıma fırsatı bulacağız. Kendisini ilk kez güneydoğu turuna katıldığım zaman üç gün boyunca gösterdiği olağanüstü çaba ile konuklarını karşılama, ağırlama ve uğurlama esnasında ki samimi ve içten rehberliği ile tanıdım. Güler yüzlü, anaç, aynı zamanda işine aşık bu güzide kadına hayran kaldım. İstedim ki sizde bu güzel insanla tanış olasınız. Telefonla aradım ve bir çay bahçesinde buluşup röportajımızı gerçekleştirmek üzere sözleştim. Vakit saat geldiğinde sözleştiğimiz yerde buluşup çay eşliğinde sohbete başladık. Kah ağladık kah güldük. Bu çok samimi ve içten söyleşiyi “sağlığınız, paranız, vaktiniz ve enerjiniz varken bol bol gezin. Sonra çok geç olabilir” diyerek bizlere çağrıda bulunan tur rehberimize 

Öncelikle hoşgeldiniz bu yoğunluğun arasında bize zaman ayırdığınız için çok teşekkür ederek ilk sorumu yöneltiyorum. 

1-Sizi kısaca tanıya bilir miyiz? Nejla Kalpakçı kimdir.?

Ben Sivas’lıyım diyerek söze başladı. “18 yaşında evlendim. Tokata gelin geldim. 45 yıldır burada yaşıyorum. Tokatı ve Tokatlıları çok seviyorum. 1959 yılında Sivas’ta doğdum. 6 kardeşiz. Babam besi tüccarıydı. Mal alıp satardı. Annem ev hanımı. İlk okulu Sivasta okudum. Annem hastalanınca okulu bırakmak ve kardeşlerime bakmak zorunda kaldım. 13 yaşında 5 kardeşten sorumlu ev işlerini yöneten bir kadın oldum. Çocuk olmadan, genç kız olmadan sorumluluk alarak erkenden büyüdüm. Babam bize dürüstlüğü, cömertliği ve çalışmayı öğretti. Annem çok becerikli asil bir kadındı. Konaklarda büyümüş. Foter şapka takan bir hanımefendi idi. Babam annemi çok severdi. Sevgi dolu bir ailede büyüdüm. Evliyim, eşimi çok seviyorum, üç çocuğum, beş torunum var. 

2- Çocukluğunuza dair unutamadığınız bir anınızı bizimle paylaşır mısınız?

Okullar kapanınca üç aylığına sıcak çermiğe giderdik.  Orada çadır kurar ve tüm aile bir arada geçirdiğimiz o günleri hiç unutmuyorum. Amcamlar, dedemler, akrabalarla bir arada olduğumuz o günleri özlüyorum. Çermiğin havuzlarında yüzmeyi öğrendik. Altınkale çermiğinin suyu çok güzeldir şifalıdır. Babam besi tüccarıydı. Mal alım-satımı yapardı. Gücü yetmeyenlere ineği bedava verir, sütünü sağın, satın. Bana taksit taksit parasını ödeyin derdi. Herkes babamı çok severlerdi. Şimdilerde baba mesleğini kardeşlerim devam ettiriyorlar. Benide hesapla kitapla küçük yaşta babam tanıştırdı. Sorumluluk verdi. Ben ticaretle uğraşmayı seviyorum. Çocukluğumda mahallede sadece bizim evimizde buzdolabı vardı. Sıcak yaz günlerinde arkadaşlarıma on kuruşa buz satardım. Ticarete çocuk yaşta başladım. Bu yanım babama benziyor. 

3-Tokatın vazgeçilmez tur rehberisiniz. Tur işine ne zaman başladınız?

Gezmeyi çok seviyorum. Bundan 20 yıl önce başladım. İlk önce hobi olarak yakın akrabalarımla tur düzenleyerek gezmeye başladım. İlk turumu Urfa’ya düzenledim. Talep olunca bunu iş olarak yapmaya başladım. Hanımlar ve beyler bu turlardan çok mutlu oldular ve yılda üç dört tur derken şimdi Gazi-tur turizm de tur başkanı olarak görev yapıyorum. Çok mutluyum. Sürekli geziyorum. Yurt dışı turlarınıda düzenliyoruz. Gezmediğim ülke kalmadı. Ama memleketimden güzel yer göremedim. Bizim memleket bir ömür boyu gezilse yine de keşfedilmeyi bekleyen bir cennet. Avrupa katedrallerden süslü binalardan ibaret. İspanya, Venedik, İtalya, Azerbeycan, Ürdün, Almanya, Fransa, Mekke…gibi bir çok ülkeyi gezdim. Gördüğüm güzellikleri her kes görsün istiyorum. Arkadaşlarıma şöyle diyorum, İki kazak az alın gezmeye para ayırın diyorum. Rehabilite olmak için gezmek gerek. Günü birlik bile olsa kısa geziler düzenleyin ve görmediğiniz yerlere gidin. Yürümediğiniz sokaklarda yürüyün. Fırsatları değerlendirin. Zaman yaratın. Benim nice arkadaşlarım var, Ayla hanım parası var gezmek için meliyor ama sağlığı müsade etmiyor. O yüzden sağlığınız yerindeyken paranız varken vakit yaratın ve gezin diyorum. Yeni dostluklara, yeni arkadaşlıklara yelken açın. 

4-Turlarda Yaşadığınız Unutamadığınız bir anınızı bizimle paylaşır mısınız?

Turlar çok eğlenceli ve keyifli geçiyor. Yeni insanlarla tanışmak yeni yerler görmek yeni dostlar edinmek beni çok mutlu ediyor. Hayatımda unutamadığım ve unutamayacağım bir olay yaşadım. Allah kimseye böyle bir acı yaşatmasın. Bundan dört beş sene önce idi. Turu düzenledik. Bu tura bir haftalık yeni evli bir çift balayını geçirmek üzere  bize katıldı.  Birinci gün gayet güzel gezdik. İkinci gün yine herşey normal. Ama üçüncü gün sabah kahvaltıda genç çiftimizin eşi Damat bey 

-Nejla abla biz tura katılmayacağız otelde kalacağız. Siz gidin akşama görüşürüz dedi. Bende yeni evliler yalnız kalmak istiyorlar, gayet hoş karşıladım ve tamam dedim. Tam yola çıkacağız. Koridorda bir çığlık koptu. Damat koridorun ortasına boylu boyunca uzanmış. Hemen doktorları aradık ambulans geldi. Meğerse damadımız kalp krizi geçirmiş. Uzun uğraşlar sonucunda malesef hastayı hayata döndüremediler. 20 yaşında genç bir gelin kollarımda kaldı. 45 tur yolcumuzla birlikte o gün hastanenin önünde akşama kadar ağladık. Damadın ailesi geldi ve cenazeyi teslim ettik. Tokat’ta çok sevilen bir delikanlı imiş. Bütün Tokat arkasından  ağlamış. Ben damadın evine üç gün sonra çekinerek gittim. Annesi ve babası bana sarılıp sen bizim evladımıza ve gelinimize gurbet ellerde sahip çıktın. Allah senden razı olsun dediler. Allah’tan ailesine sabırlar diliyorum. Allah rahmet eylesin. Hayatta her şey insan için, unutamadığım bu anıyı sizlerle paylaşmak istedim.

Çok güzel olaylarda yaşıyoruz. Güneydoğu turumuzda bize eşlik eden delikanlı rehberimizi turumuzdaki bir genç kızımız çok beğenmiş. Tur bitti eve döndük. Ertesi gün kızımız bilet alıp Urfaya gitmiş, rehberi bulmuş ve ben seninle evlenmek istiyorum demiş. Bizi aradılar ve gençleri usulüne göre evlendirdik. Çok mutlular birde çocukları oldu. Hala görüşüyoruz. Tur rehberimiz Hasan beye selam olsun.  Böyle güzelliklerede vesile oluyoruz zaman zaman.

5-Hayatınızda keşke dediğiniz bir şey var mı?

Hayatımda keşke dediğim bir şey sigortamı yaptırsaydım keşke. 1997 yılından beri çalışıyorum. Özel sigortam var ama keşke sigortamı tam yatırsaydım. Okusaydım çok farklı olurdum. Dolu dolu bir hayat yaşadım. Sürekli çalıştım. Ürettim. Nakış yaptım aile bütçesine katkı sağladım. Buradan ev kadınlarına sesleniyorum. Boş durmasınlar ellerinden geleni yapsınlar, üretsinler kendilerini mutlu etsinler. 

6-63 yıllık hayat size ne öğretti?

Bir günün beyliği beyliktir. Bu hayata herkes bir kere geliyor. Kimse kendisini ufak şeyler için üzmesin. Kendimizden aşağıya olan kişilere bakınca şükrüm artıyor. Sağlıklı evlatlarım, eşim ve güzel bir işim olduğu için çok şükür ediyorum. İsteyen, seven insan yaratır. Nerede mutlu olacaksanız oraya gidin. Sevdiğiniz arkadaşlarla görüşün. Dilinizden şükrü düşürmeyin. Çiçeği, böceği sevin. Hayat çok güzel. 

7-İşiniz gereği bir çok insanla tanıştınız. Yerli turist ile yabancı turist arasında ne gibi fark var?

Çok gezen mi bilir?  çok okuyan mı? Ben japon turistlere hayranım. Onlar öğrenmek için geziyorlar. Çok detaylı geziyorlar. Heryeri inceliyorlar. Bol bol fotoğraf çekiyorlar. Biz görmek için geziyoruz. Bizim turlarda ören yerlerine gittiğimizde bizi buraya neden getirdiniz, kırık dökük taşların arasında ne işimiz var, daha güzel yerlere götürün diyorlar. Bazen kızıyorlar. Bakmak ve görmek arasındaki farkı farkedemiyorlar. Rehber eşliğinde gezdiğimizde tur daha güzel ve anlamlı oluyor. Keşfedilecek çok yerimiz var. Ören yeri demeyin atalarımızla bağ kurmak ve günümüzdeki imkanlara şükür etmek için gezmek, görmek, akletmek için bakıpta  görmek gerek. Son yıllarda bu bilinç yükseldi. 

8-Bir tur rehberi olarak Tokat’a neden gitmeliyiz? 

Tokat çok güzel bir memleket, insanları çok hoşgörülü, sevecen ve iyilik sever. İnsanları harika. Güvenilir bir şehir. Batını çok sevdim. Doğası harika. Bahçeden bir şeyler toplamak dalından meyve yemek için Tokat’a gitmek gerek. Bu doğallık her şeye değer. 

9- Gelenek ve göreneklerimizi yaşatmaya ve komşuluk ilişkilerine çok önem veriyorsunuz. Bir gününüz nasıl geçiyor.? Neler yapıyorsunuz? 

Çok disiplinli ve düzenliyim. Sabahleyin erkenden kalkar, kahvaltımızı hazırlar çayımızı içtikten sonra  eşimi işe gönderirim. Sonra yemeğimi ocağa atarım. 20 yıl nakış işledim. Ev ekonomisine katkı sağladım.12 ye kadar evin temizliğini yaparım. Öğleden sonra gezmeğe giderim. Saat 5 te eve gelir çocuklarımla ilgilenirdim. Apartmana yeni taşınan kişiye ilk gün hoşgeldiniz der yemek hazırlar bir demlik çayla yorgunluklarını alırım. Komşularımla elimden geldiğince her şeyimi paylaşırım. Çok güzel dostluklarımız oldu. Bizler komşuluk yapan son nesiliz. Şimdi kimse kimseyi tanımıyor. Biz ailemizden gördüğümüzü yaptık. İnş gençlerde bu özelliklerimize sahip çıkarlar. Misafir dokuz  kısmetiyle gelir, birisini yer, sekizini haneye bırakır. Gelen misafirimize muhakkak sofra kurarız. Biz böyle gördük. Çocuklarımdan ve gelinlerimden de çok memnunum. Gelinim çalışıyor öğretmen. İki torunumu ben büyüttüm. Şimdi kızımla altlı üstlü oturuyoruz. Allah hepsinden razı olsun. Büyüklerini sayan küçüklerini seven gençlerin yolu açık olsun…

10- Son olarak neler söylemek istersiniz?

Ayla hanım benim evim ana cadde üzerinde. Arabaların otobüslerin  giderken çıkarttığı o  tıs tısss sesi beni çok mest ederdi. Hep hayal ederdim. O otobüsün içinde bende olsam diye. Şimdi Allahım beni böyle bir meslekle buluşturduğu için çok çok şükür ediyorum. Mesleğime aşığım. Çok seviyorum. Yeni yeni gençler yetiştirmek istiyorum. Dinamik gençler arıyorum. İşini severek yapan, yorulmayan her şeye koşturarak seyirten gençlerle çalışmak istiyorum.Buradan herkese sesleniyorum. Hayat çok kısa, hiç bir şey üzülmeye dert etmeye değmez. Güzel bakan güzel görür. Yeni yerler keşfetmek için herkesi gezmeye davet ediyorum…Bana bu fırsatı verdiğiniz için size çok teşekkür ederim. Sizi tanıdığıma çok mutlu oldum. Allah kaleminize güç versin. Başarılarınızı takdirle takip ediyorum. Herkese selamlar sevgiler gönderiyorum. 

Kadim şehrimizin kadim insanları yazı dizisinde bu hafta alanında bir duayen olan, 63 yıllık hayatın tecrübelerini bizlerle paylaşan gönül kapılarını samimiyetle bize açan güler yüzü ile umudu ve yaşama sevincini bizlere aşılayan Gazi-tur Turizim tur başkanı kıymetli Nejla Kalpakçı hanımefendi ile birlikte olduk.  45 yıldır bu topraklarda var  olmak için çok çalışan, üreten ve etrafına ışık olan aslen kardeş şehir Sivaslı olan Tokatın gelini sevgi dolu yüreğiyle herkesi kucaklayarak,  Yaptığı işlerle Tokatlı kadınlara öncü olmaya devam ediyor…yolunuz bahtınız açık olsun…

Bizimle hikayenizi paylaştığınız için çok çok teşekkür ederim. Güzelliklerde buluşmak dileğiyle…

Selamlar sevgiler hürmetler herkese. 

Sosyolog yazar 

Ayla Bağ