Koronavirüsün son günlerde etkisini artırdığı, yeni vakaların da günlüktalama 1500 civarında çıktığı açıklanmakta.

Bilim kurulu üyelerinin birçoğu TV'lerde görüşlerini açıklıyor.

Bu açıklamalarla, hükümetin getirdiği serbestlikler çelişki taşıyor. Bilim kurulunda görevli, konularında uzman bilim adamlarının önerilerinin dikkate alınmadığı dataya çıkıyor.

Maske, mesafe, temizlik. Anlayanı da yok. Uyanı da yok.

Bir söz vardır "Adım Reşit, sen söyle sen işit" diye.

Maske mecburiyeti 43 il için değil, 81 il için geçerli olmalıdır.

15 Temmuz şehit ve gazileri için milletimiz bağış, yardım kampanyasına katkı yapmış, son açıklamalara göre 340 milyarın devletin hesaplarında bekletildiği anlaşılmıştı.

Aradan 4 yıl geçmiş yardım paraları şehit yakınlarına ve gazilere ödenmemiş.

Madem bu paralar şehit yakınlarına ödenmeyecekti niçin yardım toplandı. Nasıl bir uygulamadır, vicdandır. Kabulü mümkün değil. Bu paralar kul hakkıdır, yazıktır.

Hazine ve Maliye Sayın Bakanımız dün TV'lerde ekonominin iyiliğinden "hastaların hiçbir ücret ödemeden tedavi edildiği tek ülkeyiz" buyurmuşlar.

Tüm tedavi kurumlarında muayene katkı payı alınmaktadır.

Reçete edilen ilaçlardan da eczanelerde katkı payı alınmaktadır.

Raporlu reçeteler önceden fark alınmadan karşılanırken şimdi bunlardan da katkı payı alınmaktadır.

Bu gerçekler yaşanırken, yapılan yanlış, yanıltıcı açıklamalar hiç de yakışık almıyor.

Tedavinin ücretsiz olmadığını reçete alıp eczaneye giden her hasta yaşıyor, biliyor. Gerçeği yansıtmayan açıklamalara da tepki veriyor, gülüp geçiyor.

Hayatı ve gerçekleri, insanların neler çektiğini görmeden, bilmeden lale devri yaşayanlar anlayamaz.

Sevgi ve saygılarımla