İSTANBUL (AA) - GÜLSELİ KENARLI - İklim değişikliği ve enerji tasarrufu hakkında kadınlara eğitimler veren Yıldız Teknik Üniversitesi (YTÜ) Fen Edebiyat Fakültesi Fizik Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Serap Güneş, annelerin ve çocukların bu konularda bilinçlendirilmesinin daha etkili olacağını kaydetti.

Kadınlara yönelik "Yeşil Dünya İçin Birlikte Adım At: Küresel İklim Değişikliği, Sürdürülebilirlik ve Enerji Tasarrufu" başlığıyla bir eğitim programı başlatan Güneş, çoğunluğu ev kadınlarından oluşan 14 kadına, YTÜ Davutpaşa kampüsünde ücretsiz olarak 4 hafta boyunca iklim değişikliği ve etkileriyle enerji tasarrufu, enerji verimliliği ve sürdürülebilirlik konularında farkındalık eğitimi verdi.

Proje kapsamında kadınlara verilecek eğitimin yeni katılımcılarla tekrarlanması planlanıyor.

AA muhabirine konuşan Güneş, toplum tarafından benimsenmeyen herhangi bir yeniliğin ilerleme şansı olmadığını, kendilerinin de bu mantıkla yola çıktıklarını söyledi.

Güneş, "Biz her ne kadar ataerkil bir toplum olarak görülsek de, bütün yayınlarımız, çalışmalar gösteriyor ki anneler çok daha etkin bir role sahip, hatta 'Eğitimli anne, eğitimli çocuklar' sloganı çok kullanılır. Anneleri ve çocukları eğitip bu konuda bilinçlendirirsek daha etkili olacağını düşündüm. Bu fikirle rektörümüzün yanına gittim ve onlar da konuya sıcak baktılar." dedi.

Derslerde küresel iklim değişikliğinin ne olduğunu, ciddiyetini ve ileri aşamalarını konuştuklarını bildiren Güneş, şöyle devam etti:

"Kişisel olarak evde hangi basit önlemleri alabileceğimizi, buzdolabı, çamaşır makinesi gibi cihazları etkin ve verimli kullanabilmek için neler yapabileceğimizi, yenilenebilir enerji kaynaklarını ve bunların günümüzde kullandığımız enerji türlerinden farklarını konuştuk. En son haftamızda katılımcılarımıza güneş enerjisinden elektrik enerjisini basit şekilde nasıl elde ettiğimizi göstermek için laboratuvarda deney ortamına aldık. Görmeye alışık olmadıkları için bu hoşlarına gitti."

- "Bilimi halk için uygulayacak bir durum gerekiyordu"

Katılımcılardan, derslerde öğrendiklerini ve durumun ciddiyetini çevrelerine anlatmalarını istediğini aktaran Güneş, herkesin birer iklim elçisi olması gerektiğini, konunun boyutunun sadece ısınmayla sınırlı olmadığını, iklim krizi kaynaklı aşırı hava olaylarının artık günlük yaşamın bir parçası haline geldiğini ifade etti.

Güneş, bir sonraki projesinde ilkokul, ortaokul ve lise öğrencilerini bir araya getirerek iklim değişikliği konusunda farkındalık eğitimi vereceğini, ardından tekrar kadınların eğitimine, sonrasında da yine çocuklara odaklanacak şekilde çalışmalarına bu döngüyle devam edeceğini anlattı.

Katılımcı bulma konusunda başta çok endişe duyduğunu ama katılımcıların eğitimlere severek geldiklerini dile getiren Güneş, "Bilimsel konuşmalara alışığız ama bilimi halk için uygulayacak bir durum gerekiyordu. Biz bir WhatsApp grubu da kurduk, onun üzerinden yaptıklarını aktardılar. Bu kursu başarıyla tamamladığımıza inanıyorum." sözlerini sarf etti.

"Herkes kendi evinin önünü süpürse şehir tertemiz olur." anlayışıyla ilerleyeceğini belirten Güneş, şunları söyledi:

"Üniversiteler sadece bilginin üretildiği değil aynı zamanda bilginin uygun bir dille halkla paylaşıldığı yerler olduğu zaman daha anlamlı hale geliyor. Bizim sadece gördüğümüz bu farkındalık eğitimi ama ben onlara dokunmuş olduğunu görüyorum ve hissediyorum. İnşallah bu daha fazla kesime yansır, bir örnek teşkil eder ve pek çok kişi kendi bölgesinde aynı şeyleri yapar."

- "Kendimi bir iklim elçisi olarak görüyorum"

Eğitimlere katılan 2 çocuk annesi 45 yaşındaki Nehir Mavişler, şöyle konuştu:

"Aslında burada bir gerçekle yüzleştik, iklim değişikliğiyle ilgili bir şeyler duyuyorduk ama bunu hep göz ardı ediyorduk, sanki gerçek değildi. Serap Hoca'nın eğitimleriyle iklim değişikliği gerçeğiyle yüzleştik, bilinçlendik ve bu kendi yaşamımda bana bir sorumluluk getirdi, kendimi bir iklim elçisi olarak görüyorum. Çocuklarıma, bulunduğum ortamdaki diğer insanlara anlatıyorum. Çok elektrik tüketimi olacak şeylerde kendime başka seçenekler yaratıyorum, yapacağım yemeği fırın yerine ocakta yapmaya çalışıyorum. Saçımı kuruturken fazla enerji gitmemesi için iyice nemini alıp ondan sonra makineyle kısa sürede kurutmaya çalışıyorum."

Mavişler, çöplerini daha detaylı şekilde ayrıştırdığından ve aldığı önlemlerle vicdanen kendisini daha iyi hissettiğinden bahsetti.

Bir diğer katılımcı 39 yaşındaki 2 çocuk annesi Rukiye Atasever ise aldığı eğitimle ilgili "Serap Hoca bize bakıp görmediğimiz çok şeyi öğretti, farkında değildik. Şu anda iklim değişikliği ve enerji tasarrufu konusunu daha iyi biliyorum. Çok fazla enerji tüketen bir insandım ama şu anda daha dikkatliyim, bunu çocuklarıma da yansıtıyorum." ifadelerini kullandı.

Atasever, sözlerini şöyle tamamladı:

"Evin bazı düzenleri değişti, mikrodalga fırını çok fazla kullanıyordum, artık onu kaldırdım. Prizlerde artık fişleri takılı bırakmıyoruz, ampullerimin hepsini tasarruflu yaptım. Toplu taşımayı daha çok kullanmaya başladım ya da bir yere kalabalık gideceksek bir kişinin arabasıyla toplu halde gidiyoruz. Evimiz merkezi sistemle ısınıyor, sabahları çok soğuk olduğu için klima açardım ama açmayınca değişen bir şey olmadığını fark ettim, faturalarım düştü. Ben çocuklarıma, komşularıma anlatıyorum, çocuklarım arkadaşlarına anlatıyor. İklim değişikliğini sosyal medyadan, çocuklardan duyuyorduk ama burada daha detaylı öğrendik ve hepimiz daha çok bilinçlendik."