MİLLET İTTİFAKINDA KAHVALTI BULUŞMASI

(Haber-Foto: Mustafa Işık)

Tokat Millet İttifakı bileşenleri bu sabah düzenlenen kahvaltıda bir araya gelerek seçim değerlendirmesinde bulundular.

Millet İttifakı’nda yer alan Cumhuriyet Halk Partisi, İyi Parti, Gelecek Partisi, Saadet Partisi, Demokrat Parti Tokat İl-İlçe Yönetimi Bebek Life Restaurant’ta düzenlenen kahvaltıda bir araya geldi. Tokat Milletvekili Kadim Durmaz, Cumhuriyet Halk Partisi İl Başkanı Murat Yazıcı, İyi Parti İl Başkanı Hakan Karagöllü ve Merkez İlçe Başkanı Arif Er, Gelecek Partisi İl Başkanı Ramazan Başaran, Saadet Partisi İl Başkanı Metehan Bilal Aydın, İl Başkan Yardımcısı Bünyamin Acar, Merkez İlçe Başkanı Selim Işık, Merkez İlçe Başkan Yardımcısı Yüksel Karahan, Demokrat Parti İl Başkanı Kemal Metin ve basın mensupları katıldı. Deva Partisi İl Başkan Vekili Saffet Gülsoy, rahatsızlığından dolayı katılım sağlayamadı.

Kahvaltı sonrasında Saadet Partisi İl Başkanı Metehan Bilal Aydın, Cumhuriyet Halk Partisi İl Başkanı Murat Yazıcı, İyi Parti İl Başkanı Hakan Karagöllü, Demokrat Parti İl Başkanı Kemal Metin, Gelecek Partisi İl Başkanı Ramazan Başaran ve Tokat Milletvekili Kadim Durmaz açıklamalarda bulundular.

SP İL BAŞKANI AYDIN: “KEMAL BEY'İN SEÇİLMESİ İÇİN GAYRETLİ ÇALIŞMALARI ORTAYA KOYUYORUZ”

Saadet Partisi İl Başkanı Metehan Bilal Aydın, “Cumhurbaşkanlığı ve milletvekilliği seçimlerini geçen hafta atlattık ve halkımızın tercihiyle Cumhurbaşkanlığı seçimi ikinci tura kalmış durumda. Biz Millet İttifakı unsurları olarak yaklaşık bir senedir çalışmamızın nihayetinde Kemal Kılıçdaroğlu'nun Cumhurbaşkanı adayı olarak seçilmesine karar vermiştik. Ve Millet İttifakımızın bütün unsurları olarak da başta genel merkezimiz olmak üzere Tokat yerelde de Kemal Kılıçdaroğlu'nun cumhurbaşkanı olması için mücadelemize devam etti ve seçim ikinci tura kalmasından dolayı da bu çalışmalarımıza bilfiil devam edeceğiz inşallah. Alınan sonuç bizi elbette ki yıldırmadı. Beklediğimizin çok ötesinde farklı bir sonuçla karşı karşıya kaldık. Bunun seçimlerden sonra bir araya geldiğimizde neden bu noktaya geldiği ikinci bir noktada tartışılacak mevzuda artık. Ama bizim ilk hedefimiz Cumhurbaşkanlığı seçimini Kemal Kılıçdaroğlu'nun alması için gayretli çalışmaları ortaya koymaktı. Bu uğurda da çalışmalarımız yaklaşık bir haftadır devam ediyor. İkinci tura kaldıktan sonra son altı günde de değerli il başkanlarımızla beraber Tokat'ımızın her yerini geziyoruz. Bir aradayız ve bu noktada da Kemal Bey'in seçilmesi için gayretli çalışmaları ortaya koyuyoruz.“ dedi.

CHP İL BAŞKANI YAZICI: “28 MAYIS'TA DEMOKRASİ MÜCADELESİ VERECEĞİZ”

Cumhuriyet Halk Partisi İl Başkanı Murat Yazıcı, “14 Mayıs'ta geçirdiğimiz seçimde hedeflediğimiz oy oranlarına göre daha düşük bir oy oranı elde ettik. Bunun sebepleriyle ilgili kendi aramızda sandık bazında uzun süredir incelemeler yapıyoruz. Bu incelemeler sonucunda da altılı masa olarak yapmamız gereken çalışmalar üzerinde bir mutabakata vardık ve bir haftadır her sandık noktasıyla ilgili bu çalışmalarımızı tek tek sandık sandık mahalle mahalle ve köy köy belirleyerekten bu yolda ilerlemeye başladık. Ekonomik olarak halkımıza verecekleri bir vaat olmadığı için bunu terör üzerinden Cumhuriyet Halk Partisi ve Millet İttifakı üzerinden HDP'yle iştirak göstermeye çalışıyor. Biz bunu en başından beridir söyledik. HDP'yle 20 yılı aşkın süredir dirsek temasında olan, üç sefer Kandil'deki canilerle pazarlık eden, İmralı'daki terörist başını salmak için meclise kanun teklifi hazırlayıp getiren ama Cumhuriyet Halk Partisi'nin Meclisteki dik duruşuyla bu kanun teklifinin geçilmemesini söze bile almayan, İmralı'da Oslo'da sürekli teröristlerle, terörist başlarıyla pazarlıklar edenler bugün Cumhuriyet Halk Partisi'nin üzerine çamur atmaya çalışıyor. Ne Genel Başkanımız sayın Kemal Kılıçdaroğlu, ne İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener ve diğer genel başkanlarımızın hiçbirisinin terörün T'siyle dahi bir bağlantısı olamaz, olmamıştır, olmayacaktır. Biz bugüne kadar ülkemizde akan kanları durdurmak için, ülkemizdeki ekonomik anlamdaki sıkıntıları gidermek için 28 Mayıs'ta tüm seçmenlerimizi sandığa gelmeye, oylarını kullanan tüm seçmenlerimizi de sandıklarına sahip çıkmaya davet ediyoruz. O gün bir demokrasi mücadelesi vereceğiz. Bunu hep beraber başaracağız.” diye konuştu.

İYİ PARTİ İL BAŞKANI KARAGÖLLÜ: “HDP'NİN OLDUĞU YERDE İYİ PARTİ KESİNLİKLE OLAMAZ”

İyi Parti İl Başkanı Hakan Karagöllü, “Sayın Genel Başkanım çıktığı her kürsüde, yaptığı her toplantıda bizim olduğumuz yerde HDP, HDP'nin olduğu yerde İYİ Parti kesinlikle olamaz demekte. Bu söylemlerine karşılık maalesef halkımızın vermiş olduğu bir tercihi vardır. Bu tercihe de saygımız sonsuzdur. Önümüzdeki süreçlerde de politikalarımız veya kendi başarılarımız mutlaka masaya yatırılacaktır. O gün bugün değil. Bugün önümüzdeki seçimde cumhurbaşkanlığı seçiminin ikinci turu olan seçimimize odaklanıp Türkiye'nin Türk dünyasının son umudu olan bu seçimi hepinizin de yüksek katılımıyla tüm vatandaşlarımızın yüksek katılımlarıyla burada sayın Kemal Kılıçdaroğlu'nu başkan seçmek suretiyle de yeniden güçlendirilmiş parlamenter demokrasiye geçişin ilk adımını atmak için elimizden gelen bütün gücümüzle sahadayız. İnşallah önümüzdeki seçim hayırlara vesile olur.” şeklinde konuştu.

DP İL BAŞKANI METİN: “28 MAYIS'TA DA YETER KARAR MİLLETİNDİR DİYECEĞİZ”

Demokrat Partisi İl Başkanı Kemal Metin, “23 Nisan 1920’de toplanan Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin duvarında egemenlik kayıtsız şartsız milletin dediği yazmıştır. Bugün bazı insanlar milletimiz bu egemenlik hakkını ya menfaat icabı ya bilmeden ya da başkalarının telkinleriyle doğru kullanamamışlardır. Ama şimdi bu egemenlik hakkını aynı şekilde doğru şekilde kullanmanın zamanı, Avrupa Birliği'nin parasıyla karnını doyurup sokakta sallanır gibi gezenler ne milletten sevgisini, ne vatan sevgisini, ne bayrak sevgisini, ne demokrasiyle ne de Atatürk sevgisinden haberleri olmaz. Onun için bu egemenlik hakkımızı en iyi şekilde kullanmanın 28 Mayıs'ta tam zamanı. İkinci konu, muhtaç olduğu kudret damarlarındaki kanda mevcuttur der. İşte bu temiz kanımızı yine 28 Mayıs'ta milletimizin menfaatine, cumhuriyetimizin, demokrasimizin menfaatine en iyi şekilde kullanmamız lazım. Şunu da söyleyeyim. Cumartesi günü sokaklarda TOGG’u gezdiriyorlar. TOGG kimin karnını doyurur, kim iş verir? O arabaların fiyatı 1 milyon 200 bin lira. İtalya'dan tırlarla geldi, orijinali. Daha bizim Türkiye'de bu araba üretilmedi. Burada üretilseydi onun da fiyatı 700-800 BİN liraydı. Milletimizi bir arabayla kandırıyorlar ve bunları milletimize anlatmak lazım. Biz Demokrat Parti olarak 1946’da nasıl söz milletin dediysek, demokrasinin önünü açtıysak 28 Mayıs'ta da yeter karar milletindir diyeceğiz.” açıklamasında bulundu.

GELECEK PARTİSİ İL BAŞKANI BAŞARAN: “28 MAYIS'TA İNŞALLAH CUMHURBAŞKANI KEMAL KILIÇDAROĞLU'NU SEÇECEĞİZ”

Gelecek Partisi İl Başkanı Ramazan Başaran, “Ben Adıyamanlıyım. Depremzedeyim. Ailemde 40 kişi kaybettik. 36 yaşındaki avukat yeğenim kayıp. Hiçbir parçası bile bulunamadı. Onun için dedi ya Cumhurbaşkanı hakkınızı helal edin diye. Ben huzurunuzda hakkımı bir daha haram ediyorum. Helal etmiyorum. İçim çok dolu bu konuda. 28 Mayıs'ta inşallah Cumhurbaşkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu seçeceğiz. 2,5 milyon bir fark var, o hiçbir şey değil. Zaten kullanılmayan oylar 8 milyon civarında. Bu zulümden kurtulacak inşallah. Bazıları diyor ya milletvekilleri işte hediye edildi. Benim Genel Başkanım Prof. Dr. Ahmet Davutoğlu daha dün bir açıklama yaptı, dedi ki ben hiçbir görev almak istemem. Yeter ki bu sistem değişsin diye.” ifadesinde bulundu.

MİLLETVEKİLİ KADİM DURMAZ: “28 MAYIS AKŞAMI BU ÜLKEDE YENİDEN NEFES ALACAK”

Cumhuriyet Halk Partisi Tokat Milletvekili Kadim Durmaz, “21 yılın sonunda konuşmalarında ve propaganda döneminde söyleyecek hiçbir sözü yok, iktidarın. Bugün bu ülkeye yaşattıklarını unutturabilme adına çirkince, yakışıksızca ve ne acı ki yerelde de hükümetin tabii tepesi neyi yapıyorsa onların da burada sözleri yok. Birçok çirkin iftiralarla bir kampanya yürüttüler. Yerelde insanlardan geri alamayacakları bir vekâlet istiyorsunuz. Ama dünyanızda Tokat yok. Böyle bir yakışıksız, seviyesiz, bunlardan medet uman ve sokaklarda dolaştırdıkları bir arabayla oy toplamayı, bunun dışında Tokat'ın kaybettiklerini, ülkenin de yok ettikleri değerlerden hiçbir şey söyleyemeyen, yerli ve millilikten uzak bir iktidarla karşı karşıyayız. 21 yılda ne yapmış bu iktidar? 2018 yılında Tokat Turhal Şeker Fabrikası'nın da olduğu kurulurken de Turhal'ın yerlilerinin devlet fabrika kuruyor diye arazi bağışladığı yeri maalesef birilerine satarak özelleştirmişler. 34 yıl sonra bu ülkede şeker ithal ederek 8 fabrikanın parası gitmiş, üzerine de 125 milyon ekleyerek bir yıllık şeker ihtiyacını karşılayan bir ülke konumuna gelmişiz. Demek ki bu adamların söyleyecekleri bir şey yok. Burada biz daha çok çalışarak burada gördüğünüz çok değerli il başkanlarımız buna bağlı ilçe başkanlarımız, kadın kollarımız, gençlerimizle iyi anlatacağız. Hatırlayın 20 yıldır bir Çamlıbel bitmiyor. Artova yolunun kavşağı yok. Ve bunun dışında Tokat Niksar yolu bitirilemiyor. Niksar Akkuş yolu niye bitirilemiyor? Bunun dışında bazı ilçeler arası yollarımız özel idareye terk edilmiş durumda, bunlar karayolu ağına alınmıyor. Bu yüzden köylüye ve çiftçiye tarım kanunu gereği hak ettiği anayasal bütçeden hakkını vermeyen ve toprakla barıştırmayan bir iktidarla karşı karşıyayız. Bakın bu iktidar geldiği zaman hani öteki Türkiye diyor ya, ülkenin nüfusu 65 milyondu kıymetli hemşehrilerim. O iddia ettiği üç şey vardı ya, yasaklar, yolsuzluklar ve yolsuzluk. Artık yolsuzluktan hiç bahsetmiyoruz. Herkes gönül rahatlığıyla bunu dillendiriyor ve görüyor. Şimdi Millet İttifakı'nın cumhurbaşkanı adayı sayın Kemal Kılıçdaroğlu. Mevcut siyaset yapan siyasi liderlerin içerisinde AK Parti eliyle yok edilmiş Türk devlet yapısının düzeltilmesi noktasında tarihi bir şans. Kamuda kendi engin deneyimiyle bu ülkeyi yöneten son 50 yılın Süleyman Demirel, Sadi Irmak, Naim Talu, Alparslan Türkeş, Bülent Ecevit, Necmettin Erbakan, Turan Feyzioğlu, 12 Eylül darbesi olmuş, 12 Eylül darbesinden sonra Bülent Ulusu, Bülent Ecevit, Tansu Çiller, Mesut Yılmaz, Yıldırım Akbulut ve yeniden Erbakan gibi bütün devlet adamlarıyla çalışmış, kamuyu ve bütçe nasıl yapılır bilen bir devlet adamı. Bu anlamda bu ülkemizin içinde bulunduğu çıkmazdan ve eğitimli gençlerin emeklerinin çalınmaması adına, bir bölümünün yaklaşık 500 bin bu ülkenin gencinin gözü yaşlı, boynu bükük gurbet ellere farklı ülkelerde arayış için gitmesine dur diyecek, Millet İttifakı'nın çok kıymetli kadroları ve hiçbirinin niyeti söz konusu vatansa gerisi boş demeyip omuz omuza verip bu ülkeye katkı sunmak insanların niyetidir. İşte bu olumsuzlukları düzeltmek için en kısa sürede de ortak mutabakat metninde belirtildiği gibi bu ülkede parlamenter sisteme dönüş için mutlak ama mutlak gereğini yapacağından hiç endişe etmiyoruz. Arkadaşlar hepiniz de biliyorsunuz bu ülkenin Sayıştayı'nın görevi şu aziz millet adına vekalet verdikleri Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin adına kamu harcamalarını denetler. Peki denetledi mi? Arkadaşlar denetlemiyor. Bunu bilmenizi isterim. 8 yıl Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne Sayıştay rapor göndermemiş. En asli görevi olduğu halde neden? Bu iktidar eli ve bu iktidar baskısı, kendini devlet zannetme hastalığında olduğu gibi. İşte önümüzdeki 28’inde bu aziz millet onları o uykudan uyarıp bu ülkenin geleceğine size sahip çıkacak. Bu seçimin özelliği yeni genç seçmenlerin ilk defa oy kullanır olması onların da inanıyorum. Yarın çok geçti, bugünden geleceğine sahip çıkma noktasında üzerine düşen görevleri yapacaklardır. Tokat'ta da 13 binin üzerinde genç seçmen ilk defa oy kullanıyor. Katılım Tokat'ta düşüktü. Bunun artması noktasında kıymetli başkanlarımız ve birimlerimiz çalışma yapıyor. İnşallah 28 Mayıs akşamı bu ülkede yeniden nefes alacak. Günlük 18 milyon lira, bu aziz milletin harcamasını saraya yapan iktidarın ve onun tepesindeki sayın Recep Tayyip Erdoğan'dan mütevazı yaşamıyla bilinen 80 yıllık cumhuriyetin cumhurbaşkanlarının oturduğu Çankaya Köşkü'ne taşınacak. Mutfağının harcamasını sizler gibi arabasıyla marketten yapıp maaşından ödeyecek, yaktığı elektriğin, suyun harcamalarını da cebinden ödeyecek. Önce kendisine dokunup bu ülkedeki israfı önleyecek. Az önce de söyledim. 64 milyon seçmenin sadece 27 milyonunun oyunu alan Recep Tayyip Erdoğan gerideki 37 milyon seçmenin doğru bakışıyla, hatta şu anda da görüyoruz, bir grup yurttaşımız da şunu diyor, meclis çoğunluğunu Cumhur İttifakı'na verdik. Türkiye'deki kaynakların verimli kullanılıp denetlenmesi adına Yürütmeyi de millet ittifakına vereceğiz. Bu ülke kaynakları heba olmadan bu ülke yönetilsin diye bir görüş var. Bu konuda da bizler önemsiyoruz. Bu anlamda da insanlarla görüşüyoruz. Her meslekten arkadaşlarımız, mesleki komiteler oluşturarak ulaşabildiğimiz her noktaya, katılımın düşük olduğu noktalara duyarlılık gösterip bu ülkenin geleceğine yetişkinler, babalar, evlatlarına gençler de geleceğinde kendine yaşayabilecekleri Türkiye Cumhuriyeti'ni Cumhuriyetin ikinci yüzyılına girerken oluşturma noktasında üzerine düşeceğini yapacaklar. Bu ülke de normalleşip bir nefes alacak. Yeniden parası kıymetli, pasaportu da dünyada saygın. Komşularıyla barış içerisinde yaşayan adeta mülteci cenneti ve vatanı sayılan bu ülkeden de gereğini yapacak bir iktidarı oluşturacağımızdan hiç endişeniz olmasın diyorum.” dedi.

“BUGÜN BUNUN KONUŞMANIN BİR FAYDASI YOK”

Muhabirimizin, “14 Mayıs seçimlerinde Milletvekilliği oy dağılımına bakıldığında, CHP listesinde fermuar liste yapılmış olsaydı, CHP ve İyi Parti oyları toplamı Tokat'ta 2 vekil çıkaracak duruma gelmiyor muydu? Bu konuda neler söylersiniz? Tokat'ta neden fermuar liste olmadı?” sorusu üzerine Milletvekili Durmaz, “bugün bunu konuşmanın bir faydası yok. Hatta şunu söyleyeyim. Ben seçimlerden önce bazı basın mensubu arkadaşlarımıza AK Parti'nin 50 bine yakın oy kaybedeceğini söyledim. Ama Cumhurbaşkanı seçimi olup böyle şuursuzca sadece insanı böyle terörize ederek yakışıksız, seviyesiz ve alçakça bir yola itmelerinden ötürü insanlar ‘Kadim Bey sizleri çok seviyoruz. Ama işte böyle deyip böyle…” deyip mahcup mahcup seçim sonrası da bunun bir tiyatro olduğunu öğrendik. Ama iş işten geçti. Kusura bakmayın diyen birçok şeye rastladık. Ama şu bir gerçek, rakamların dili ortada ve birlikte hareket etseydik Tokat'ta da iki milletvekili çıkarıyorduk. Hatta üçüncüyü de iyi bir koordineli çalışmayla sağlayabilir miydik? Onu tabii zaman gösterirdi.” cevabını verdi.

“YENİ BİR SÖYLEME GEREK VAR MI BU ÜLKEDE?”

“28 Mayıs seçimlerinde sahadaki söylemlerde yeni bir söylem olacak mı?” sorusuna cevaben Durmaz, “Şimdi arkadaşlar yeni bir söyleme gerek var mı bu ülkede? Sabahleyin kalkıyorsunuz, bankaya gidip çaresiz bıraktığınız bu aziz millet bireysel borçlanma noktasında, gırtlağına kadar çökmüş, birinden bankadan faizle nakit para çekip öbürünün asgarisini yatırıyordu. Şimdi bu hakkını da bu milletin elinden almışsınız. Daha ne diyelim? Şu kararını ver, Millet İttifakı'nın cumhurbaşkanı adayını seç. Söylem bu, onu söyleyeyim.” açıklamasında bulundu.