Haber, Foto-Görüntü: Mustafa Işık
Tokat Belediyesi, şehrin turistik değerinin öne çıkarılması amacıyla tarihi akslarda yaptığı sokak sağlıklaştırma çalışmalarını aralıksız sürdürüyor. Şehrin turistik değerinin öne çıkarılması amacıyla tarihi akslarda yaptığı sokak sağlıklaştırma çalışmalarını aralıksız devam ediyor. Tokat Belediye Başkanı Eyüp Eroğlu geçtiğimiz Ağustos ayında düzenlediği basın toplantısında Tokat için turizm seferberliğine devam edeceklerini, yaptıkları sokak sağlıklaştırma çalışmalarına Ali Paşa Camii karşısında bulunan dükkânları da ekleyeceklerini söylemişti.
ESNAF MEMNUN
Tarihi zenginlik bakımından Türkiye’nin ender şehirlerinden biri olan Tokat’a gelen turistlerin gezdiklerinde kendilerini bir açık hava müzesinde hissettikleri bölgelere geçtiğimiz ay başlanan çalışmalarla Ali Paşa Cami karşısında bulunan dükkânlar da eklendi. Çalışmalarının sona gelindiği dükkânlar da yapılan restorasyondan esnaflar memnun olduğunu belirtti.
“ŞU ANDA TERTEMİZ KULLANIYORUZ”
Kasaplık yapan Dursun Aygün, “çok güzel oldu, temiz oldu. Tarihi Sulusokak açısından da güzel oldu. Daha temiz bir görünüm oldu. Bunlar hep eski binaydı, güzel oldu, şu anda tertemiz kullanıyoruz. Memnunuz, teşekkür ederiz belediye başkanına da.” dedi.
“ESKİSİ ÇOK VİRANE DURUYORDU, EN AZINDAN YENİLENDİ”
Yapılan restorasyonun çok iyi olduğunu ifade eden Hac ve Umre malzemeleri satan Bekir Çakmak, “çarşının çehresi değişti, çok temiz oldu. Daha iyi olur hem turist için hem bizim buralar için. Tertemiz yeni bir çarşı gibi oldu. Eskisi çok virane duruyordu, en azından yenilendi. Bakımı yapıldı. Çehresi güzelleşti inşallah işlerimiz için de iyi olur. Alipaşa camisinin karşışı daha iyi olur her zaman.” şeklinde konuştu.
“YAPILAN RESTORASYON TABİİ Kİ ÇOK GÜZEL OLDU”
Mahir Topuz ise; “bu mahalle aralarında yapılan restorasyon tabii ki çok güzel oldu. Güzel oldu ama keşke içerisindeki mal sahipleriyle bir toplantı yapılıp da deselerdi ki ya bunu işte ustalar geldi. Bu kadar malzemeler geldi. Sizin de aile başına şu kadar bir para düşüyor. Şu parayı da verin, gelin bu evin dışını biz yapıyoruz içini de siz yaptırın diye bir teklif sunsalardı bize. O ustalar gelmişken çok çok güzel olurdu. 2 gün sonra ahşap binalar tekrar aynı yine eski halini alacak. Yani 2 yıl ömrü var. Çünkü içerisinde insan yok, insan olmayan bina zaten çabuk çöküyor. Ama hiç değilse içi yapılmış olsaydı belki içerisinde bir vatandaş gelir sebeplenecekti, oturacaktı. Mahalle canlanacaktı. Çünkü şimdi şu yapılan Kabe-i Mescit mahallesindeki binaların çoğunun içerisinde kesinlikle oturan yok. Kimse yok ve binaların sadece önü ve çatısı yapıldı. Tabii ki güzel olmadı mı? Oldu ama yarın bir gün buraya bir turist gelse desek ki bu evlerin dışı ne kadar güzel, şu evlerin içini de bir gezelim deseler evin içi yok. Diğer tarafta caminin karşısına yapılan dükkanlar, benim kendi görüşüm, ben isterdim ki o camilerin hiçbir tarihle bence alakası yok. O caminin dokusuna uygun çok güzel bir taş mimariyle o dükkanlar yapılsaydı, o kadar masraf bu restorasyona değil de oraya harcansaydı çok daha iyi olacaktı. Ben böyle düşünüyorum.” açıklamasında bulundu.
