(Haber: Emel Tekbaşoğlu Sürer)

Çalışma hayatlarında staj ve çıraklık süreçleri emeklilikte işe başlangıç tarihi olarak kabul edilmeyen vatandaşlarımız mağduriyet yaşadıklarını beyan ederek çözüm taleplerini her fırsatta dillendiriyorlar. Bir araya gelerek dernekleşen sonrasında Federasyon çatısı altında bulunan staj ve çıraklık sigortası mağdurları çözüm merci olan TBMM’de bugün basın önüne çıktılar.

Staj ve Çıraklık Sigortası Mağdurları Federasyonu Genel Başkanı Murat Bal öncülüğünde TBMM’de CHP Milletvekilleri Ömer Fethi Gürer, İnan Akgün Alp ve Barış Bektaş ile buluşan mağdurlar basın açıklamasında beklentilerini gündeme taşıdılar.

Fırat Kalkanı'nda 5 terörist etkisiz Fırat Kalkanı'nda 5 terörist etkisiz

            Staj ve Çıraklık Sigortası Mağdurlarının yaptıkları açıklama şöyle oldu:

            “1986’da çıkan 3308 Sayılı Yasanın elimizden aldığı Sosyal Güvenlik kapsamındaki hak kaybımız neticesinde bizler, zorunlu staj ve çıraklık yaparken sgk tarafından işe giriş tarihli ve sgk tescil numaralı sigorta kartı verilerek ve “sigortanız başladı” denilerek aldatılan ve sonrasında bu tarih, gerek sgk ekranında, gerek sgk sistemlerindeki verilerde sigorta başlangıcı gösterilerek kandırılmaya devam edilen, akabinde 2000’li yılların başlarında ikinci bir tarih çıkartılarak mağdur bırakılan bir kitleyiz.

Dünyanın hiçbir yerinde kısa kol ve uzun kol sigorta ayrımı yoktur. Fiili çalışma var ise, maaş alınmış ise iş hayatı başlamıştır. Dolayısıyla sigortalılık süresi başlamıştır. Sadece ülkemize özgü olan bu sorunun bir an önce çözülerek fiilen çalıştığımız ve sigorta kayıtları ile E-Devlet’te açıkça görünen “ilk işe giriş tarihimiz” emeklilik hesabında hizmete başlangıç tarihi olarak sayılmalıdır. Nasıl ki bir insanın iki farklı doğum tarihi olmazsa, iki adet işe girişi de hukuken olamaz. Ancak maalesef ki ülkemizdeki uygulama şuanda budur.

Şöyle bir mevzuat düşünün ki; yurtdışında aynı staj/çıraklığı aynı şartlarda yapan birisi Türkiye’ye geldiğinde staj ve çırak başlangıç tarihini işe giriş olarak saydırabiliyor ve bizler gibi mağdur olmadan hakkı olanı rahatlıkla alabiliyor. Oysa ki bizler de aynı şekilde fiili olarak çalıştık, maaş aldık, iş akdimiz oluşmuştu ama maalesef biz hakkımız olanı alamıyoruz.

Aynı bu konu gibi bir de kadın doğum borçlanmasındaki haksızlık var. Bilindiği gibi kadın doğum borçlanması yapabilmek için doğumdan önce işe giriş olması gerekiyor. Ancak öyle bir mevzuat düşünün ki; normalde işe giriş olarak kabul edilmeyen staj/çıraklık girişi, konu kadın doğum borçlanması olduğunda ne hikmetse işe giriş kabul ediliyor ve doğum borçlanmasına izin veriliyor. Böyle haksızlıkların olduğu yılların mağdurları olarak biz artık bu mağduriyetin bitmesini istiyoruz.

Mağduriyetimizin çözümü adına gerek sahalarda, gerek siyasi görüşmelerimizle, gerekse ulusal medyadaki haberlerimizle, sosyal medya çalışmalarımızla mücadelemiz devam etmektedir. Çalışmalarımızın başka bir bölümünü de basın açıklamalarımız ve düzenlediğimiz mitingler oluşturmaktadır. Bizim mücadelemiz hiçbir siyasi düşünce ile bağlantısı olmayan, hiçbir parti ile ilgisi olmayan ve olmayacak gerçek bir hak mücadelesidir.

Haklıyız çünkü elimize verilen o sigorta kartlarındaki anlaşılmayan gerçek ile bize söylenen aynı olmadı. Bizlere işe girişiniz yapıldı denmişti. Sgk kartlarını görünce, ilk işe giriş tarihimiz kayıtlara işlenince, maaş alınca, bilfiil çalışınca bizler de bunu gerçek zannetmiştik ancak yıllar sonra öğrendik ki gerçek değilmiş. Hakkımız olanı geri kazanmak için yıllardır seçim dönemlerinde verilen vaatlerle ötelendik! Her seçim zamanı hem söz verilip, hem görmezden gelindik!

Geçtiğimiz günlerde Sayın Cumhurbaşkanımızın Adana’daki bir programına, bir grup staj ve çıraklık mağduru arkadaşlarımız seslerini kendisine duyurabilmek için katıldılar. Yine sonraki günlerde Sayın Cumhurbaşkanımızın İstanbul’da katıldığı bir programa İstanbul’daki Staj ve Çıraklık Sigortası mağduru arkadaşlarımız katılıp seslerini duyurmaya çalıştılar. İki şehirde yapılan bu katılımda arkadaşlarımız başarılı oldu. Adana’ da sayın Cumhurbaşkanımız’a arkadaşlarımız ‘çırağa müjde’ şeklinde seslenişlerinin ardından Cumhurbaşkanımız ‘vereceğiz, vereceğiz daha ne müjdeler vereceğiz’ şeklinde seslendi. Bu diyalogun ardından 24 saat geçmeden Çalışma Bakanımız sayın Vedat Işıkhan ‘staj ve çıraklıkla ilgili herhangi bir çalışma olmadığını söyledi. Ama hatırlatmak isteriz ki bu çalışma daha önce yapılmış bitirilmiştir. Bir önceki Çalışma Bakanı sayın Vedat Bilgin “Çıraklık konusunda çalışma yapıyoruz” demişti ve eklemişti, “Devlette devamlılık esastır" diye. Sayın Vedat Işıkhan’a düşen bu çalışmaları bir an önce Meclise kanun teklifi olarak vermesidir.

Geldiğimiz noktada hakkımız olandan başka hiçbir talebimiz yoktur. Elimize verilen SSK kartlarındaki ilk işe giriş tarihimiz sigorta başlangıcı olarak kabul edilmelidir. Cumhuriyetimizin 100. yılında devletimize yakışan bu büyük haksızlığı ve mağduriyeti sona erdirmektir.

Saygılarımızla.”