Sağlıkta çalışma alanının doğrudan insan yaşamı ile ilgili olması, hizmeti sunan ile hizmet alan arasındaki etkileşimi (sağlık çalışanları ile hasta ve hasta yakınları arasında) diğer çalışma alanlarına göre daha karmaşık ve hassas bir hale getirmektedir. Sağlık alanında, sağlık hizmeti verilen basamağa göre yeterli nitelik ve nicelikte insan gücünün bulunması ideal koşul kabul ediliyor. Ne yazık ki ülkemizde ve dünyada 7 gün, 24 saat süreyle kesintisiz sağlık hizmeti sunumu, sağlık çalışanlarının çalışma ve yaşam biçimlerini güçleştirmektedir.

Tüm sağlık çalışanları, anksiyete, huzursuzluk, tükenmişlik sendromu, duyarsızlaşma, sosyal ve mesleki ilişkilerde, aile içi rollerde zorlanma, kronik yorgunluk gibi sorunlarla baş etmek zorunda kalıyordu. Korona virüs (Covid-19) salgını ile çok yoğun bir çalışma düzeni içinde olan sağlık çalışanlarının söz konusu sorunlarının çok daha ileri aşamaya geldiğini söyleyebiliriz. Sağlık çalışanlarının uykusuzluk, sirkadyen ritim sorunları, beslenme bozukluğu, metabolik sendrom ve diyabet, hipertansiyon ve ağır seyirli kronik sağlık sorunlarına bir de Korona virüsten kaynaklanan Covid-19 hastalığına yakalanma riski eklenmiştir.

Sağlık çalışanları geçtiğimiz yıllarda defalarca şiddete maruz kalmıştı. Uzun süreli, düzensiz çalışma saatleri ile sosyal ve biyolojik ritmi bozulan sağlık çalışanları, sağlığını, aile ilişkilerinin ve yaşam kalitesinin olumsuz etkileyen koşullarda çalışırken bir de hasta yakınlarının şiddeti ile karşılaşıyordu.

Sağlıkta Şiddet Düzenlemesi

TBMM Genel Kurulu geçtiğimiz hafta, sabaha kadar süren çalışmasında, 5 siyasi partinintak önergesi ile "Sağlıkta Şiddet Yasası"; Yükseköğrenim Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun teklifine eklendi. Genel Kurul'da oylanan düzenlemede 315 milletvekili oy kullandı. 290 milletvekili kabul, 25 milletvekili ret oyu kullandı. Kabul edilen düzenlemeye göre; Kamu ve özel sağlık kuruluşlarında görev yapan sağlık personeliyle, yardımcı sağlık personeline karşı görev sebebiyle işlenen, Türk Ceza Kanunu'nda yer alan "kasten yaralama", "tehdit", "hakaret" ve "görevi yaptırmamak için direnme" suçlarında ilgili kanunlara göre tayin edilecek cezalar yarıanında artırılacak. Söz konusu suçlarda, Türk Ceza Kanunu'nda yer alan hapis cezasının ertelenmesi hükümleri uygulanmayacak.

"Sağlıkta Şiddeti Önleme Yasası" teklifi, sağlık çalışanlarına yönelik cezaları arttırıcı ve caydırıcı içeriği ile önemli bir adım olarak görülmelidir. Sözel hakaret ve tacizin yanı sıra silahla yaralamadan, hekim ve sağlık çalışanı ölümlerine varan üzücü tablolar ne yazık ki ülkemiz gündeminden hiç düşmedi.

Korona virüs salgını nedeniyle büyük bir özveri ile gece gündüz çalışan, bizim sağlıklı yaşamamız için kendi aileleri ile dahi görüşemeyen, başımızın tacı, gözümüzün nuru sağlık çalışanlarımızı bir kere daha hürmet ve saygı ile anıyor, iyi ki varsınız diyoruz. Korona virüs salgınının azaltılması, hastaların izolasyonu ve sağlık çalışanlarının yükünü hafifletmek için;

"Evde Kal Sağlıklı Kal!"