İnsanlar çoğu zaman başına bir iş geldiğinde gene birisinin nazarı değdi diye serzenişte bulunur. Elbette her şeyi nazara bağlamak doğru değildir ancak nazarın varlığına da inkar edemeyiz. Hem dinimizde hemde insanların adet olan kendine has inançlarında nazardan korunma veya nazarın etkilerini azaltma için duaları ve uygulamaları, özellikle bazı kültürlerde yaygındır, Ancak bilimsel bir dayanağı yoktur. "Nazar" genellikle olumsuz enerjilerin veya kötü niyetli bakışların kişiye veya nesnelere zarar verdiğine inanılan bir kavramdır. Bu nedenle, "ağır nazar belirtileri" olarak adlandırabileceğimiz somut bir tıbbi veya bilimsel tanı yoktur. Bununla birlikte, kişinin kendini kötü hissetmesi veya psikolojik olarak rahatsız hissetmesi durumunda, bu durum nazardan kaynaklanan bir etki olarak algılanabilir.

Ağır nazar belirtileri

Aşağıda, nazara inanan bazı kültürlerde sıkça bahsedilen yaygın nazar belirtilerinden bazıları verilmiştir:

  • Ani ve beklenmedik sağlık sorunları: Kişi veya aile bireyleri beklenmedik sağlık sorunları yaşayabilir.
  • Kötü şans ya da ani sorunlar: Nazarın olduğuna inananlar, kişinin işlerinin aniden kötüye gitmeye başlaması ya da bir takım sorunlarla karşılaşması durumunda bunu nazarın etkisi olarak yorumlayabilirler.
  • Huzursuzluk ve uyumsuzluk: Kişi kendini aniden huzursuz veya depresif hissedebilir, bu da nazarın etkisi olarak yorumlanabilir.
  • Görünmez enerji kaybı: Nazardan etkilendiğini düşünenler kendilerini zayıf ve enerjisiz hissedebilirler.
  • Göz ağrısı veya sık göz yanması: Göz ağrısı veya yanma hissi, nazara inanan bazı kişiler tarafından nazarın neden olduğu bir belirti olarak değerlendirilebilir.
  • Tedavisi mümkün olmayan hastalıklar: Nazarın etkisine inananlar, tedavisi mümkün olmayan veya uzun süre devam eden hastalıkları nazarın etkisi olarak görebilirler.

Bu semptomların tıbbi veya bilimsel bir temeli olmadığını ve çoğunlukla psikolojik veya sosyal faktörlerden kaynaklanabileceğini unutmayın. Kendinizin veya bir başkasının nazardan etkilendiğini düşünüyorsanız, bir doktora veya psikoloğa başvurmanız ve tıbbi açıklama için profesyonel bir değerlendirmeyi düşünmeniz önemlidir. Kişisel refahınızı iyileştirmek için olumlu düşünce ve davranışları benimsemek de yararlı olabilir.

Nazardan nasıl korunulur, nazar duası var mıdır?

Nazarın özelliği ve nasıl olduğu kesin olarak bilinmemekle beraber, bazı şahısların bakışlarıyla olumsuz belirtiler meydana getirebildikleri dinen de kabul edilmektedir. Nitekim Kur’ân-ı Kerîm’de, “İnkâr edenler Kur’ân’ı dinlediklerinde, neredeyse seni gözleriyle yıkıp devireceklerdi.” (el-Kalem, 68/51-52) buyrulmaktadır. Hz. Peygamber (s.a.s.), “Göz değmesi (nazar) haktır.” (Buhârî, Tıb, 36 [5740]; Müslim, Selâm, 41 [2187]) buyurmuş; yüzünde sarılık gördüğü biri için; “Bunun için dua edin, çünkü kendisinde nazar var.” (Buhârî, Tıb, 35 [5739]; Müslim, Selâm, 59 [2197]) demiştir.

Nazar Duası

Resûlullah’ın (s.a.s.) nazar değmesine karşı Muavvizeteyn (Felak ve Nâs) sûrelerini okuduğu; ashabına da bunları okumalarını tavsiye ettiği rivâyet edilmektedir (Tirmizî, Tıb, 16 [2058]; Nesâî, İsti‘âze, 37 [5494]). Bunların yanında büyüye ve nazara karşı birden çok dua okunabilir. Hz. Peygamber (s.a.s.) torunları Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin’i nazar ve benzeri olumsuzluklardan korumak için onlara şu duayı okurdu:
أَعُوذُ بِكَلِمَاتِ اللَّهِ التَّامَّةِ، مِنْ كُلِّ شَيْطَانٍ وَهَامَّةٍ، وَمِنْ كُلِّ عَيْنٍ لاَمَّةٍ.
Her türlü şeytan ve zehirli hayvanlardan ve bütün kem gözlerden Allah’ın eksiksiz kelimelerine sığınırım.” (Buhârî, Ehâdîsu’l-enbiyâ, 10 [3371]).

Yine Resûl-i Ekrem (s.a.s.), “Kim hoşuna giden bir şey görür de; ‘Mâşâallah lâ kuvvete illâ billâh’ (Allah’ın dilediği olur. Ondan başka kuvvet ve kudret sahibi yoktur) derse, ona hiçbir şey zarar vermez.” (Beyhakî, Şu‘abü’l-îmân, 4/212-213 [4060]) buyurmuştur.

Kaynak: HABER MERKEZİ