Türk Eğitim-Sen Tokat Şube’sinin 8. Olağan Genel Kurulu, yoğun bir katılımla İşeri Sosyal Tesisleri Salonu’nda gerçekleştirildi. Başkan Hakan Akkaya başkanlığındaki mevcut Yönetim Kurulu, yapılan oylama sonucunda yeni dönem için güven tazeledi ve görevine devam etme kararı aldı. Genel kurul, şubenin gelecek dönem stratejilerinin belirlenmesi ve demokratik işleyişin gereği olarak gerçekleştirildi.
Siyasi ve Sivil Toplumdan Geniş Katılım
Genel kurula; Tokat Belediye Başkan yardımcıları, Almus Belediye Başkanı Bekir Özer, Erbaa Belediye Başkanı Ertuğrul Karagöl, MHP Merkez İlçe Başkanı Murat Yücel, MHP Meclis üyeleri, STK başkanları ve çok sayıda sendika üyesi katılım sağladı.
Tören, Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk, silah arkadaşları ve şehitler için yapılan bir dakikalık saygı duruşu ve akabinde hep bir ağızdan söylenen İstiklal Marşı ile başladı.
Başkan Akkaya: "Sözümüze Sadık Kaldık"
Türk Eğitim-Sen Tokat Şube Başkanı Hakan Akkaya, yaptığı açılış ve değerlendirme konuşmasında uzun bir dönemi özetleyerek, ilkeli duruşlarını vurguladı. 2007 yılının Aralık ayında göreve başlarken adalet, hak ve doğruluk ilkelerine bağlı kalacakları, kimseye sırf üye yapmak için baskı veya menfaat vaadi sunmayacakları sözünü verdiklerini hatırlatan Akkaya, "Çok şükür 6. dönem 8. genel kurulumuza başlarken hala Tokat'taki okulların tamamına başımız dik gidebiliyorsak, kimseden çekinmeden öğretmenler odasında arkadaşlarımızın dertlerini dinleyip, onlara sendikamızın doğrularını anlatabiliyorsak, bu sözümüze sadık kalındığının en büyük göstergesidir." dedi.
Sendikal Mücadele ve İlkeler
Akkaya, geçmiş dönemlerdeki mücadelelerinden bahsederken iki ayrı evreden söz etti. İlk dönemde, "maalesef belli yapı mensupları ve onlarla iş birliği halinde olan, devletin her kademesine sızmış olanlarla mücadele ettik." ifadelerini kullanarak, bu mücadelede pek çok kapının yüzlerine kapandığını, ancak nefsi aşmanın zorluğunu yaşadıklarını belirtti. İkinci ve daha zorlu dönemi ise son 28 yıl olarak tanımlayan Akkaya, "Pek çoğunda yıllarca omuz omuza mücadele ettiğimiz arkadaşlarımız başta olmak üzere, onlar da öfkeden bizleri duymuyorlar, anlamak istemiyorlar." diyerek yaşanan ayrışmalara değindi.
Bu süreçten çıkardıkları en önemli dersin, özellikle eğitimciler olarak aklın önüne nefsi ve öfkeyi koymamak gerektiği olduğunu vurgulayan Akkaya, "Çünkü ikisi de aynı noktada buluşturuyor, ikisi de maalesef kişiyi yanlışa sürüklüyor." şeklinde konuştu. Kendi değerlerinden başka derdi olmayan Türk Eğitim-Sen'in, başka çevrelerce düşmanca tavırlarla karşılaştığını ancak bunun kendilerini yıldırmadığını ifade ederek, "Canları sağ olsun. Biz mücadele için buradayız zaten." mesajını verdi. Akkaya, ilkeli duruşlarını her dönem anlatmaya çalıştıklarını, nefsini ve öfkesini önceleyenlere belki ulaşamadıklarını ama idealleri ve aklıyla yanlarında olanların kendilerini anladığını ve bugün o delegelerin de salonda olduğunu sözlerine ekledi.
Siyasi Suçlamalara Yanıt ve Milliyetçi Duruş
Son günlerde "terörsüz Türkiye süreci" üzerinden sendikalarına yönelik akla hayale gelmeyecek suçlamalar yapıldığını iddia eden Akkaya, bu saldırıların bir örneği olarak Genel Başkan'ın MHP grup toplantısındaki alkışının bile çarpıtılarak kullanıldığını söyledi.
Genel Başkan'ın kimliğini savunarak, "Genel Başkanımız ülkü ocaklarından yetişmiştir. Türkiye Kamu-Sen'in Türklüğünün son sayfasına bakın. Türkiye Kamu-Sen projesinin kurucu üyesi, çok şükür her şeyine kefil olduğumuz bir genel başkandır." ifadelerini kullandı. Her Öğretmenler Günü öncesi Genel Başkan'ın Meclis'e giderek, özellikle MHP grup toplantısında çalışanların sorunlarını içeren bir dosyayı Sayın Devlet Bahçeli'ye sunduğunu, bunun rutin bir temsil faaliyeti olduğunu belirtti.
"Kimseden milliyetçilik dersi almıyoruz. Kimse Türk milliyetçiliğiyle Türk Eğitim-Sen yarışamaz." diyen Akkaya, geçmişte Andımız'ın kaldırılmasına karşı dava açan ve eylem yapan tek sendika olduklarını hatırlattı. Mahkeme sürecine saygı duyduklarını, kararı kabullendiklerini ancak ileride tamamen serbest hale gelmesini umut ettiklerini söyledi. Akkaya, konuya ilişkin tartışmalara da değinerek, "Şu anda velilerin izin verdiği takdirde isteyen öğretmenimiz okutabilir. Ama Selahattin Demirtaş gibi zihniyetler, 'ben çocuğumun Türk'üm demesinden rahatsızım' diyenler okumak istemiyorsa, onların çocuklarını okutamazsınız." şeklinde konuştu.
Bayrak şiiri yasaklandığında okullarda eylem yaptıklarını, Türkiye Kamu-Sen'in kuruluşunda önlerine çıkarılan engelleri aştıklarını anlatan Akkaya, "Dün de yapıyorduk, bugün de yapıyoruz." mesajını verdi.
Kendilerine "neredesiniz?" diye soranlara ise, "Dün kimlerin yaptırdığını biz çok iyi biliyoruz. Hangi yapının yanında olduklarını, hangi yapıların projesi olduklarını çok iyi biliyorduk. Biz pişman değiliz." cevabını verdi.
Atatürk ve Bayrak Vurgusu ile Son Söz
Sosyal medyada artan ve kendince kabul edilemez bulduğu bir trende dikkat çeken Akkaya, "Başta pek çok troll hesap, belli maskelerle Mustafa Kemal Atatürk'e saldırıyor. Belli maskelerle de Abdülhamit'ten tutun başka değerlerimize, inançlarımıza saldırıyor." dedi. Bu oyunun farkında olduklarını belirterek, her şeyi mubah görerek eski güçlerine ulaşmak isteyenlerin karşısında her zaman Türk devleti ve onun sevdalılarını bulacaklarını ilan etti.
"Başöğretmenimiz Mustafa Kemal Atatürk" diyerek sözlerine devam eden Akkaya, "Bizim bakışımız, sadece ülkemizin kurucusu, devletimizin, Türkiye Cumhuriyeti'nin, ordularımızın komutanı olarak değil. O bizim için Başbuğ'dur. Öyle de kalacak." ifadelerini kullandı.
Kıbrıs'ta Türk bayrağını indirmeye kalkan bir Rum'a müdahale eden askeri örnek göstererek, "O asker; dindar mıydı, dinsiz miydi? Kürt mü, Laz mı, Çerkez mi, Türk mü bilmiyoruz. Ama o bayrağa el sündürmedi." diyen Akkaya, bu ülkede Türk kimliğine yapılan her türlü saldırıya karşı olduklarını vurguladı. Konuşmasını, "Şehitlerimizin kemiklerini sızlatmadan, hatırasına zarar gelmeden yapılacak her şeyin destekçisiyiz." diyerek tamamladı.
Katılımcı Belediye Başkanlarının Konuşmaları
Erbaa Belediye Başkanı Ertuğrul Karagöl: "Sekizinci olağan genel kurulumuz inşallah hayırlı olsun. Hakan Başkan süreci ve sendikanın durumunu çok güzel ifade etti." diyerek sözlerine başladı. Kendisini de sendikanın bir üyesi olarak gördüğünü belirten Karagöl, "Rahmetli babam da bu ailenin bir parçasıydı, yöneticisiydi. Onun mirası olarak burada bulunmak bana ayrı bir şeref, ayrı bir gurur veriyor. Biz sizlerin evladı olmaktan, sizlerin fikrini yansıtmaya çalışmaktan, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün izinde, liderimiz Sayın Bahçeli'nin emrinde çalışmaktan gurur ve şeref duyuyoruz." ifadelerini kullandı.
Soru işaretlerinin olduğu süreçlerde dün olduğu gibi gelecekte de alınlarının akıyla, başları dik bir şekilde çıkacaklarına inandığını söyleyen Karagöl, Hakan Akkaya'ya altıncı döneminin tekrar hayırlı olmasını diledi.
Almus Belediye Başkanı Bekir Özer, sendikaların toplum için önemine vurgu yaparak, "Her daim olduğu gibi bizi kamusal alanlarda, okullarda temsil eden sendikalarımızdır. Bu sendikalarımız ne kadar güçlüyse biz o kadar güçlüyüz. O yüzden bu bizim için çok önemli, gücümüzü buradan alıyoruz." dedi. Coşkulu bir şekilde, "Bin yıllardır, yüzyıllardır burası Türk yurdu, sonuna kadar da Türk kalacaktır. Allah'ın izniyle. Elbette mahşere kadar bu Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır" diye haykıran Özer, Türk milliyetçiliği vurgusu yaptı. Özer, heyecanlandığını belirterek sözlerini, genel kurulun ve Tokat'ın ülkeye hayırlar getirmesini dileyerek tamamladı.
Kurul Sonrası İkram
Tüm konuşmaların ardından, genel kurula katkı sunan ve katılım sağlayan konuklara teşekkür plaketleri takdim edildi.
Yönetim ve denetim kurulu seçimleri için yapılan oylama işlemleri tamamlandıktan sonra, salonda bulunan tüm misafirler, delegeler ve üyeler için kapsamlı bir yemek ikramı yapıldı. Yemekte, hem sendika içi dayanışma pekiştirildi hem de misafirlerle olan ilişkilerin geliştirilmesi için samimi bir ortam oluşturuldu.
