Sağlık-Sen Tokat Şube Başkanı Suat Mantar, 5 Mayıs Ebeler Günü ve 12 Mayıs Hemşireler Haftası dolayısıyla yazılı yaptığı basın açıklamasında, sağlık sisteminin bel kemiği olan ebe ve hemşirelerin yaşadığı sorunları masaya yatırdı. Yaptığı kapsamlı açıklamada, hem mevcut durumu eleştirdi hem de somut çözüm önerileri sundu.
"Ebe ve Hemşireler Sağlık Sisteminin Omurgasıdır"
Mantar konuşmasına, "Hemşirelerimiz ve ebelerimiz, sağlık hizmetlerinin vazgeçilmez unsurlarıdır. Hastanelerin her biriminde, günün her saatinde fedakarca çalışıyorlar. Ancak bugün maalesef birçoğu asgari geçim sıkıntısıyla mücadele ediyor. 'Geçim mi sağlasam, çocuğuma mı baksam, kendi sağlığıma mı zaman ayırsam?' ikilemiyle karşı karşıyalar." diyerek başladı.
Sağlık çalışanlarının bu zorlu koşullarda hizmet vermeye çalıştığını vurgulayan Mantar, "Ebe ve hemşire ayakta kalmazsa, sağlık sistemi nasıl ayakta kalır? Bu sorun artık ertelenemez bir noktaya geldi." ifadelerini kullandı.
Eğitimde Plansızlık ve Mevzuat Sorunları
Hemşirelik eğitimindeki ciddi sorunlara dikkat çeken Mantar, "Son yıllarda plansız şekilde artırılan kontenjanlar nedeniyle sınıflar tıklım tıklım dolu. Öğretim elemanı eksikliği ise eğitimin kalitesini düşürüyor. Bir de buna YÖK'ün alan dışı atamaları eklenince, durum daha da vahim hale geliyor." dedi.
Mevzuat konusundaki eksikliklere de değinen Mantar, "Hemşirelerimizin görev ve yetkilerini düzenleyen yasalar yıllardır güncellenmedi. Kâğıt üzerindeki tanımlarla sahada yaşananlar birbirini tutmuyor. Hemşireler, asli görevlerinin yanında birçok farklı işi de üstlenmek zorunda kalıyor." şeklinde konuştu.
Personel Eksikliği ve Ağır Çalışma Koşulları
Hastanelerdeki kronik personel açığına vurgu yapan Mantar, "Uluslararası standartlara göre bir hemşireye en fazla 6-8 hasta düşmesi gerekirken, ülkemizde bu sayı çok daha yüksek. Bir hemşire, üç hemşirenin işini yapmaya çalışıyor. Bu durum hem hizmet kalitesini düşürüyor hem de çalışanları tüketiyor." dedi.
Atama bekleyen binlerce hemşire olduğunu hatırlatan Mantar, "Acilen kadrolu atamalar yapılmalı ve istihdam politikaları yeniden düzenlenmeli. Aksi takdirde mevcut çalışanların yükü daha da artacak." uyarısında bulundu.
Kariyer Basamakları ve Ücret Adaletsizliği
Meslekte kariyer ilerlemesinin belirsiz olduğunu ifade eden Mantar, "Yüksek lisans, doktora yapmış hemşireler bile 'uzman hemşire' statüsüne kavuşamıyor. Liyakata dayalı bir terfi sistemi acilen hayata geçirilmeli." çağrısında bulundu.
Ücret politikalarındaki adaletsizliğe de değinen Mantar, "Performans sistemi, hemşirelerin emeğini karşılamıyor. Özveriyle yapılan çalışmalar maaşlara yansımıyor. Temel maaşlar insani seviyeye çekilmeli, nöbet ücretlerine en az %100 zam yapılmalı." dedi.
Sosyal Haklar ve Ek Destekler
Ebe ve hemşirelerin yaşam standartlarını yükseltecek önlemlerin şart olduğunu belirten Mantar, şu talepleri sıraladı;
• Ücretsiz ulaşım hakkı: Toplu taşıma ve şehirlerarası seyahatlerde indirim sağlanmalı
• Kreş desteği: Özellikle kadın çalışanlar için sağlık tesislerine yakın kreşler açılmalı
• Konut yardımı: Büyükşehirlerde kira desteği verilmeli, uygun fiyatlı kamu lojmanları sağlanmalı
• Ekipman desteği: Yıllık forma, ayakkabı ve koruyucu malzeme temini devlet tarafından karşılanmalı
• Beslenme yardımı: Hastanelerde kaliteli ve ücretsiz yemek hizmeti verilmeli
"Toplu Sözleşme Sürecinde Taleplerimizin Peşindeyiz"
Önümüzdeki toplu sözleşme görüşmelerine hazırlandıklarını belirten Mantar, "Bu önerilerimizi Cumhurbaşkanlığı, Sağlık Bakanlığı ve YÖK başta olmak üzere tüm ilgili kurumlarla paylaştık. Takipçisi olmaya kararlıyız. Güçlü bir hemşirelik camiası, güçlü bir sağlık sistemi demektir." diye konuştu.
"Yetkililer Harekete Geçsin"
Mantar, "Artık sözün bittiği yerdeyiz. Sağlık Bakanlığı, YÖK ve ilgili tüm kurumları göreve davet ediyoruz: Gelin, bu önerileri birlikte hayata geçirelim. Unutmayın ki emeğe değer verildiğinde, sağlık sistemi güçlenir! Ebelerin sesine kulak verin, hemşirelerin emeğini görün!" sözleriyle çağrıda bulunarak açıklamasını tamamladı.
Sağlık-Sen, hemşire ve ebelerin hak mücadelesinde çözümün adresi olmaya devam edeceğini vurgularken, önümüzdeki süreçte eylem ve kampanyalarla seslerini daha gür çıkaracaklarını duyurdu.
