Son dönemde dolandırıcıların en sık kullandığı yöntemlerden biri, halka açık alanlarda sunulan ücretsiz Wi-Fi ağları oldu. Hastaneler, parklar gibi yerlerde anonim kişiler tarafından sağlanan bu internet erişimi, birçok kullanıcıya büyük zararlar verebiliyor. Özellikle mobil bankacılık kullanan, kart bilgilerini uygulamalara kaydeden ve internet üzerinden alışveriş yapan kişiler, dolandırıcıların hedefi haline gelebiliyor.
Kredi Çekilme Olayları Artıyor
Son zamanlarda basına yansıyan dolandırıcılık vakaları, mağdurların adına habersizce kredi çekilmesiyle sonuçlanıyor. Örneğin, bir kişinin gece saatlerinde farkında olmadan adına 300 bin TL kredi çekildiği ve 433 bin TL'nin iki ayrı hesaba aktarıldığı bildirildi. Bu tür olaylar, özellikle ortak Wi-Fi ağları kullanılarak gerçekleştirilen bankacılık işlemlerinin risklerini gündeme getiriyor.
Ortak Ağlarda Bankacılık İşlemi Yapmak Tehlikeli
Uzmanlar, ortak kullanım alanlarındaki Wi-Fi ağlarının denetimsiz olduğunu ve bu nedenle dolandırıcıların bu ağlar üzerinden kişisel verilere ulaşabileceğini belirtiyor. "Ortak ağlar üzerinden internet kullanırken SSL sertifikası olmayan sitelerde işlem yapmamak çok önemlidir. Aksi takdirde, trafiğiniz izlenebilir ve verileriniz çalınabilir" şeklinde uyarıyorlar.
Bankaların Sorumluluğu Nedir?
Türkiye'de bankacılık işlemleri sıkı güvenlik önlemleri ile denetleniyor olsa da, bazı mağduriyetler yaşanabiliyor. Bankalar, kredi çekme veya para transferi süreçlerinde gerekli güvenlik önlemlerini almazsa, sorumluluk onlara ait oluyor. Ancak eğer dolandırıcılık kullanıcı hatasından kaynaklanıyorsa, bu durumda sorumluluk kullanıcıya kalıyor.
Dolandırıcılıklardan Nasıl Korunabilirsiniz?
Kullanıcıların, mobil bankacılık işlemlerini ortak Wi-Fi ağlarında yapmamaları ve internet alışverişlerinde güvenli siteleri tercih etmeleri öneriliyor. Ayrıca kart bilgilerini güvenilir olmayan uygulamalara kaydetmemek ve bankalar tarafından sunulan iki aşamalı doğrulama gibi güvenlik önlemlerini kullanmak, dolandırıcılık riskini azaltabilir.