Akademik, Araştırma - İnceleme, Başvuru Kitapları kategorilerinde eserler yazmış popüler bir yazarlardan Prof. Dr. Mustafa Balcıoğlu’nun Osmanlı modernleşmesinde Rüşdiye Mektebleri doktora çalışmasında Tokat’taki Askeri Rüşdiyesi de yer alıyor. Söz konusu çalışmada Birinci Dünya Savaşı şartlarının bir sonucu olarak kurulan Tokat Askeri Rüşdiyesi’den söz ediliyor.
Tokatlıların fark ettiği çalışmada Tokat Askeri Rüşdiyesi için yazılanlar dikkat çekiyor. Tarihçesinde Anadolu’nun ortasında, Tokat’ta kurulan Askeri Rüşdiye Mektebi’nin Türk’ün ruh asaletinin, hamiyetinin ve ilme olan sevgisinin dikkate değer bir göstergesi olduğu vurgulanıyor.
Prof. Dr. Mustafa Alkan’ın çalışmasında Tokat Askeri Rüşdiyesi için yazılanlar şöyle:
TOKAT ASKERİ RÜŞDİYESİ TARİHÇESİ
“Tokat Askeri Rüşdiyesi, Kafkas Cephesi Komutanlığı’nın 13731 numaralı emriyle, “Küçük Zabit İhtiyat Mektebi” adı ile 13 Aralık 1917’de kurulmuştur. Okul öğrencilerinin büyük kısmı Kafkas cephesinde şehid olan asker çocuklarındandır. Bunlar, Rus taarruzu sırasında ordu ve nakliye birlikleri tarafından yollardan toplanmışlardır. Bir kısmı da muhacir kafileleri arasında gelenlerden olup, anasız babasız çocuklardır. Tokat’ın yanısıra Zile, Amasya, Sivas, Kayseri, Samsun gibi beş merkezde kurulan askeri okullar, dörder sınıflıdır. Mevcutları, ilk kuruldukları sırada beşyüz kadar olan bu okulların öğrenci sayıları, daha sonra iki bine kadar çıkarılabilecektir.
Söz konusu okulların adı, 1918 Temmuz’unda “Leyli ve İhtiyat Rüşdiye-i Askeriyesi” ne çevrilmiştir. 1 Ekim 1919’da Harbiye Nezareti bu ad üzerinde de değişikliğe giderek, bu defa okulların adı “Leyli Eytam İbtidai Askeriyesi” olmuştur 5. Mondros Mütarekenamesinin imzalanmasından sonra İtilaf devletleri, diğer alanlarda olduğu gibi askeri eğitim kurumlarıyla da ilgilenmişlerdir. Onların baskılarıyla, Harbiye Nezareti bu okulların birçoğunu kapatmak zorunda kalmıştır. Bu okullardan, Dersaadet, Edirne, Amasya, Tokat “Leyli Eytam İbtidai Askeriyeleri” kapatılmamıştır. Kapatılan okullardan Şuşehri, Koyulhisar, Artova Çiftliği, Sivas, Zile mekteplerinin bir kısmı Tokat’a katılmıştır. Öğrencilerin bir kısmı Tokat’taki okula katılmayıp sokaklara düşmüşlerdir.
16 Mart 1920’de İstanbul’un işgaliyle birlikte buradaki askeri okullar binalarından çıkarılmışlar yerlerine Ermeni muhacirler yerleştirilmiştir. Bu sırada Amasya’daki okul da lağvedilerek öğrencileri Tokat’taki okula katılmıştır. 1920 Temmuz’unda Doğu Trakya’nın Yunanlılar tarafından işgal edilmesi ile
birlikte Edirne mektebi de kapatılmıştır. Bu tarihten sonra ülkede, düşman etkisinden uzak bir halde sadece Tokat mektebi kalmıştır.
Anadolu’nun Ankara Hükümeti’nin kontrolüne girmesiyle, Erkan-ı Harbiye-i Umumiye Riyasetine (Genelkurmay Başkanlığı) bağlanan mektebin ismi bir kere daha değiştirilmiştir. 18 Ekim 1921 tarihli emirle okulun adı “Tokat Leyli Rüşdiye-i Askeriyesi” olmuştur. Bu okul öğrencileri, Milli Mücadele’de çeşitli yararlılıklar göstermişlerdir. Daha Sivas Kongresi sırasında, Mustafa Kemal Paşa, Sivas Eytamı Askeri Okulu öğrencileri tarafından korunmuştur. Silahlı olarak Atatürk’ün korumasında bulunan öğrenciler böylece birinci nöbetçilik şerefini kazanmışlardır. Bu okul öğrencileri daha önce de görüldüğü gibi Tokat’taki okula katılmışlardır. Ayrıca bu öğrenciler, 1920 Mayıs’ında Zile ve Artova’da meydana gelen isyan sırasında, Tokat’ın korunmasında silahlı olarak görev almışlar ve küçük yaşlarında üzerlerine düşen bu önemli görevi başarıyla yerine getirmişlerdir.
3 Mart 1924 tarihli Tevhid-i Tedrisat Kanunu ile Tokat’taki okul, mevcut durumuyla Maarif Vekaleti’ne devredilmiş ve “Tokat Birinci Lisesi” adını almıştır. Bu askeri okul 1927 yılına kadar Tokat’ta kalmış bu tarihten sonra lağvedilerek öğrencileri Maltepe, Hacıoğlu ve Kuleli Askeri liselerine aktarılmışlardır.
İDARİ FAALİYETLER
Tokat Askeri Rüşdiyesi kurulduğu tarihten itibaren okul idaresi, sözü edilen binalarda ve okulun ihtiyaç alanlarında birtakım düzenlemelerde bulunmuştur. 1917 tarihinden itibaren yapılan ve devrine göre modern sayılabilecek düzenlemeler şunlardır:
* Camsız olan mektep yatakhane ve dersaneleri camlatılmış ve kısmen tahtalanmıştır.
* Erzak anbarının taban tahtaları ve evrak kasaları inşa ve tamir ettirilmiş ve çuvallara ızgaralar yaptırılmıştır.
* Gerektiğinde piyes dahi oynanabilecek, bir konferans salonu yaptırılmıştır.
* Mektebin bütün müşkilatının kiremitleri aktarılmıştır.
* Mektep hamamı tanzim ve tamir ettirilmiştir.
* Okula nizamiye kapısı yaptırılmış, yanında kapıcı odası inşa ettirilmiş ve kapı üzerine büyük bir levha konulmuştur.
* Su ve lağım yolları tamir ettirilmiştir.
* Harap bulunan mutfak yeniden inşa olunmuştur.
* Kısmen, rahleler tamir ettirilmiştir.
* Yeniden bir fırın inşa ettirilmiş ve okulun ekmek ihtiyacı bu fırından karşılanmıştır.
* Yemekhane yanında dokuz musluk sıra çeşmeler yaptırılmıştır.
* Okul içerisindeki kaldırımların bir kısmı tamir ve inşa ettirilmiştir.
* Tavan aralarında sınıflar için boş depo inşa ettirilmiştir.
* Yeniden revir açılmış ve her türlü eksiği temin olunmuştur.
* Bir resimhane açılmıştır.
* Çok eski olan talebe yemek masaları tamamen ve yeniden yaptırılıp üzerleri örtüyle kaplanmıştır.
* Bütün idareci ve öğretmen odaları tanzim ve yeniden masalar inşa ettirilmiştir.
* Gençleri atışa teşvik için hava tüfeğiyle atış yaptırmak için bütün teferruatıyla bir atış poligonu yaptırılmıştır.
Okulda 1924 yılında, 301 yatılı 22 gündüzlü olmak üzere toplam 323 öğrenci vardır. Yaşları 8 ile 20 arasında değişen bu öğrencilerin 1923 yılına kadar hiç birinin nüfus hüviyet cüzdanları yoktur. Okul idaresinin bu tarihte nüfus müdürlüğüne yaptığı başvuru üzerine, öğrencilerin büyük bir çoğunluğuna yeni nüfus hüviyet cüzdanları düzenlenmiştir. Kalanlarının da çoğunluğunu, çok küçük yaşlarda memleketlerinden, ailelerinden ayrılanlar oluşturmaktadır. Bunlar, ailelerinden kimseyi tanımadıkları için hüviyet cüzdanı alamamışlardır. Okulda mevcut yatılı öğrencilerin 275’i babasızdır. Babasızların 94’ü şehid çocuğudur. Bunların 20 kadarı asker oğludur.
Okulun kuruluşundan 1924 yılına değin ders verecek öğretmen bulmakta karşılaşılan güçlüğe rağmen eğitim-öğretim imkanlar ölçüsünde devam ettirilmiştir. Dokuz sınıflı olan okulda 1924 yılında yedi öğretmen vardır. Bu sayı derslere yetmediği için bazı derslere sınıf subayları girmişlerdir. Yine fahri olarak, yöredeki bazı münevver kimselerin bilgilerinden öğrencilerin istifadesi sağlanmıştır.
Okulda okutulmakta olan kitaplar satın alma yoluyla temin edilmiştir. Yatılı öğrenci maaşlı olduğundan, kitap ücretlerini ödemekte güçlük çekmezken, gündüzlü öğrenci için kitap ücretini ödemek önemli bir sorun olmuştur.
Senenin bazı mevsimleri istisna edildiği takdirde subaylar, öğrenciler, erler ve hizmetliler gecikmeyle de olsa maaşlarını almaktadırlar. Öğrencilerin maaşı 150 kuruştur. Öğrenciler bu ücretle kırtasiye ve şahsi ihtiyaçlarını gidermektedirler.
SAĞLIK İŞLERİ
Her dört ayda bir, yani senede üç defa öğrenciler okul doktorunun genel bir kontrolüne tabi tutulmaktadır. Her öğrenicinin sağlık durumu ve gelişimi daima göz önünde bulundurulmakta ve gerek görülen hallerde tedbirler alınmaktadır. Sağlığı düzelmeyecek kadar bozuk olanlar ebeveynlerine teslim edilmektedir. Açıldıktan 1924 yılına değin okulda dört öğrenci vefat etmiştir. Bunlar, Birinci Dünya Savaşı ve onu takip eden mütareke senelerinde uzun müddet gıdasız kalmak yüzünden hastalanmış ve vefat etmişlerdir. Öğrencilere tifo ve dizanteri aşısı vurulmuştur. Okulun yirmi yataklı ve muntazam bir reviri vardır. 1924 yılında bir doktor binbaşı bir eczacı yüzbaşı ve kalfası, bir erkek hastabakıcı, bir kadın müstahdem ve bir asker hizmetli revirde görev yapmaktadırlar. Tıp aletleri yeni, revirin bulunduğu bölge havadar, binası muntazamdır.
LOJİSTİK İŞLERİ
Okulun ihtiyacı olan gıda maddeleri ile diğer ihtiyaçlar ihale yoluyla temin edilmektedir. Taze sebzeler, patates, şeker, sabun, zeytinyağı, zeytin gibi maddeler piyasadan karşılanmaktadır. Okulun ısınma malzemesi eksiksizdir. Soba, mangal, maşa, kürek yeteri kadar vardır. Okulda aydınlanma gaz lambalarıyla yapılmaktadır. Günde bir teneke gaz sarf edilmekte olup, piyasadan sağlanmaktadır.
Dershanelerde otuz numaralı askı lambaları vardır. Teneffüshane ve okul parkında üç yüz mum kuvvetinde üç adet lüks lambası kullanılmaktadır. Belediyenin elektrik tesisatı mevcutsa da bu tesisatı işletecek uzman bulamadıklarından işlemez duruma düşmüştür. Dolayısıyla okul bu imkandan mahrum kalmıştır.
Öğrenci başına kalori, önceleri 2500 miktarında iken 3400’e kadar çıkarılmıştır. Nakliye aracı olarak, on beş hayvan vardır. Gündelik erzak, yakacak su ihtiyacını nakle kafi gelebilmektedir. 1924 yılında, okulda beş adet nakliye ve bir hasta arabası işler durumda bulunmaktadır.
Çeşitli ad ve şekillerde idare olunan Tokat mektebi, 18 Ekim 1921 tarihinde “Rüşdiye-i Askeriye” haline getirilmiştir. Bu tarih okulun kuruluş yıldönümü olarak kabul edilmiş ve 18 Ekim tarihi kuruluş günü olarak kutlanmaya başlanmıştır.
Bu yıldönümünde konferans salonunda öğrenci tarafından hissi ve milli piyesler oynanmaktadır. Yine 1922 yılı Mart ayı Tokat’ta ağaç bayramı olarak kutlanmakta ve okul bu törenlere iştirak etmektedir.
Okulun kuruluşundan beri öğrenci izci teşkilatı faaliyette bulunmaktadır. 1923 - 1924 Eğitim - Öğretim yılı sonunda izciler Sivas’a bir gezi tertiplenmişlerdir. Burada oynadıkları üç piyesle takdir kazanmışlardır. İzcilerin futbol müsabakası isteğine karşı rakip çıkmamıştır. Tokat’ta futbola ilgi olmadığı gibi bu sporu yapacak olan da yoktur. Buna karşılık, askeri okulun öğrencileri arasında futbol sporu yaygındır.
Anadolu’nun ortasında, Tokat’ta kurulan Askeri Rüşdiye Mektebi, Türk’ün ruh asaletinin, hamiyetinin ve ilme olan sevgisinin dikkate değer bir göstergesidir. Bu okul, 1928 yılına kadar yüzlerce yetim çocuğa sıcak bir yuva olurken, bunun yanı sıra Türk Ordusu’na pek çok subay adayı yetiştirmiştir. / (Prof. Dr. Mustafa Balcıoğlu)”
Kaynak: https://www.academia.edu/35722901/TEVH%C4%B0D_%C4%B0_TEDR%C4%B0SATA_GE%C3%87%C4%B0%C5%9E_D%C3%96NEM%C4%B0NDE_TOKAT_ASKER%C4%B0_R%C3%9C%C5%9ED%C4%B0YES%C4%B0