Tüm Eğitim Çalışanları Sendikası (Teç-Sen) Tokat Şube Başkanı Uğur Yeldiren, sosyal medya üzerinden yaptığı yazılı basın açıklamasıyla, kamu çalışanlarının özgür sendika seçme hakkının "gasp edildiğini" iddia etti. Anayasa ve uluslararası sözleşmelerle güvence altına alınmış bu hakkın hiçe sayıldığını belirten Yeldiren, bu durumun sadece bireysel bir hak ihlali değil, aynı zamanda tarafsız ve liyakate dayalı kamu yönetimi ilkesine vurulmuş ağır bir darbe olduğunu ifade etti.
Baskı ve Bezdirme Politikaları
Yeldiren açıklamasında, uzun süredir bazı sendikaların kamu gücünü arkasına alarak baskı ve yıldırma politikaları yürüttüğünü öne sürdü. Bu politikaların kamu görevlilerinin özgür iradeleriyle sendika tercihi yapmalarını engellediğini vurgulayan Yeldiren, başlıca baskı araçlarını şöyle sıraladı;
• Yer Değiştirme Baskısı (Sürgün Tehdidi): Farklı sendikaya üye olan veya üye olmayı reddeden personelin, aile düzeni ve kariyeri hiçe sayılarak uzak yerlere atanmasının "açıkça gücün kötüye kullanılması" olduğunu belirtti.
• Ücret Kesintisi ve Maddi Kayıp Tehdidi: Memurların, ek ödeme ve sosyal haklardan mahrum bırakılma korkusuyla, kendi tercihleri olmayan sendikalara yönlendirildiğini iddia etti.
• Torpil ve Kayırmacılık: Atama, terfi ve görevde yükselmede sendika üyeliğinin liyakatın önüne geçtiğini, "Bizim sendikamızdan olursan işin görülür" anlayışının adil rekabeti yok ettiğini savundu.
• Mobbing (Psikolojik Taciz): Farklı sendikaya üye memurlara yönelik görev tanımı değişikliği, yetki azaltma, izolasyon ve önemsiz işlere yönlendirme gibi uygulamaların, kişiyi bezdirme ve istifaya zorlama amacı taşıdığını ifade etti.
Yeldiren, bu uygulamaları "ahlaki ve hukuki temelden yoksun bir politika" olarak nitelendirdi.
"Anayasal Bir Hak İhlali Yaşanıyor"
Açıklamasında Anayasa'nın 51. maddesine atıfta bulunan Yeldiren, "Hiç kimse bir sendikaya üye olmaya ya da üyelikten ayrılmaya zorlanamaz" hükmünün ruhuna ve lafzına aykırı politikalar yürütüldüğünü öne sürdü. Kamu görevlilerinin korku, tehdit ve baskı olmaksızın tercih yapabilmesi gerektiğinin altını çizen Yeldiren, "Bir sendikanın gücünü, idari ve siyasi baskıdan alması, sendikacılık ilkesinin en temelden reddidir." ifadelerini kullandı.
Çağrı: "Onurlu ve Tarafsız Sendikacılığa Dönüş"
Uğur Yeldiren, tüm siyasi partilere yakınlığı ile bilinen sendikalara bir çağrıda bulunarak şu talepleri sıraladı;
• Baskı ve Mobbinge Son Verin: Yer değiştirme, ücret kesintisi ve terfi engelleme gibi zorlayıcı politikalara derhal son verilmesi.
• Liyakati Savunun: Kamu yönetiminde liyakat ve adil rekabetin önünün açılması, torpil ve kayırmacılığın reddedilmesi.
• Özgür İradeye Saygı Gösterin: Sendika seçme özgürlüğünün tartışılmaz bir hak olduğunun kabul edilmesi ve üyeliğin gönüllülük esasına dayandırılması.
• Siyasetten Bağımsızlaşın: Sendikaların siyasi partilerin bir kolu olmaktan çıkarılarak, üyelerinin gerçek sorunlarına odaklanan bağımsız sivil toplum kuruluşları haline gelmesi.
"Kamu görevlileri olarak bizler, onurlu bir çalışma hayatı talep ediyoruz." diyen Yeldiren, "Unutmayınız ki, bir memurun zorla alınan imzası, sendikanıza güç değil, leke getirir. Asıl güç, memurun özgürce ve inanarak verdiği destekte gizlidir." mesajını verdi.
Yeldiren, bu uygulamaların son bulmasının, hem memurların hakkının iadesi hem de Türkiye'deki sendikal hareketin saygınlığının yeniden tesis edilmesi için hayati önem taşıdığını sözlerine ekledi.
Haber Merkezi


