Nüfusu her yıl düşen ilçe ve beldelerin sırf rakamlar artsın diye dışarıdan “nüfus taşıma” yarışına girdikleri günler “maalesef” başladı.
Aralık ayı sonuna kadar nüfusları azalan ilçe ve beldeler, başka yerlerdeki insanları nüfus taşıması yaparak kendi hanelerine kaydedecekler. Bu tarz yapay nüfus artırma çabalarının beyhude olduğunu artık herkesin görmesi gerekiyor. Nüfusunu koruyamayan yerleşim yerlerinin bu tarz işlerle ayakta durmaya çalışmaları da hiç ama hiç doğru değil.
Adrese Dayalı Nüfus Sayımı verileri belediyelerin alacağı bütçe payını doğrudan etkiliyor. Merkezi bütçeden nüfus sayısına göre gelen pay, “hileli” taşımalarla küçülüyor. Örneğin Tokat merkezde yaşadığı halde sırf başka bir ilçenin ya da beldenin azalan nüfusuna katkı sunmak için nüfus kaydını oralara taşıyanların, her şeyden önce kul hakkına girdiklerini bilmeleri gerekir.
Devletin yerel yönetimlere aktardığı ödenekler, yalnızca 31 Aralık gününe kadar adrese dayalı nüfus sisteminde görünen kişi sayısı üzerinden belirlendiği için, Tokat’ın gerçek hizmet yükü ile aldığı kaynak arasında her geçen yıl büyüyen bir uçurum oluşuyor, makas açılıyor. Şehir nüfusu 200 bin sınırındayken, hizmet verilen yurttaş sayısı 400 bine kadar ulaşabiliyor. Tokat gibi göç veren illerde yaz nüfusunun yüksek olmasına rağmen hizmetlerin kış nüfusuna göre belirlenen ödeneklerle yürütülmesi, büyük sorunlara ve adaletsiz bütçelerin oluşmasına vesile oluyor.
Her türlü belediyecilik hizmetini Tokat’tan aldığı halde başka bir yerleşim yerine nüfus kaydı taşımanın vebali kelimelerle anlatılamayacak boyutta. Şunu herkesin çok iyi idrak etmesi gerekiyor: Nüfus tabelasında eksik görünen her bir kişi, Tokat’ın geleceğiyle oynuyor! Hizmet yatırımları, sosyal projeler, altyapı çalışmaları ve diğer belediyecilik hizmetlerinin temelinde nüfus verileri yer alıyor.
Dolayısıyla, nüfusuna göre bütçeden pay alıyorsan, şehrine de sahip çıkacaksın.
Yurttaşlık bilinci, hemşerilik dayanışması ve memleket milliyetçiliği burada başlıyor işte. Şehirde ikamet ederken, salt başka yerlerin ilgili ilgisiz şekilde nüfusları artsın diye kayıtlarını başka yerlere alanlar, aynı zamanda suç da işlediklerinin farkında değiller. Yapılan hatırlatmalarda 2025 yılı için adres bildirimini zamanında yapmayanlara 649 TL, gerçeğe aykırı beyanda bulunanlara ise tam 13.588 TL idari para cezası kesilecek. Tabi iş bununla da sınırlı değil. 5490 sayılı Kanun’un 67. maddesi uyarınca, yalan beyan veren veya buna tanıklık edenler için de 6 aydan 4 yıla kadar hapis cezası gündemde. Tokat’ın geleceğinin nüfustaki rakamlarla şekilleneceğini herkesin idrak etmesi gerekiyor.
Tokat merkezde yaşayan ancak resmi kayıtlarda başka beldelerin, ilçelerin ya da şehirlerin nüfusunu şişiren vatandaşlarımızın böylesi bir aymazlığa izin vermemeleri en büyük beklentiler arasında yer alıyor. Yurttaşlarımızı bu konuda uyarmak, nüfus ve hizmet ikilisinin birbirinden ayrılmayan bir realite olarak unutmamak günümüzün en önemli görevi.
Unutulmamalıdır ki toplumsal meselelerin çözümünde, yaşadığı şehirlerden hizmet alan fertlerin anlık çıkarlar ve başka siyasi hesaplarla değil, bütüncül yaklaşımlarla şehirlerine katkı sunmaları her koşulda beklenir. Bu beklentinin boşa çıkması da şehrin ve şehirde yaşayan herkesin aleyhinedir.
Velhasıl, takdir de şehirdedir…
