Eğitim ve Bilim İşgörenleri Sendikası (Eğitim-İş) Tokat Şube Başkanı Fatih Yüce, Tokat Milli Eğitim Müdürlüğü önünde yaptığı basın açıklamasıyla Milli Eğitim Bakanlığı'nın (MEB) norm fazlası re'sen atama ve alan dışı görevlendirme politikalarını sert bir dille eleştirdi.
Yüce, yaptığı açıklamada, MEB'de "adaletsizlik ve keyfiyetin kural haline geldiğini" öne sürerek, "Norm fazlası re’sen atamalar ve alan dışı görevlendirmeler derhal durdurulmalıdır!" ifadelerini kullandı.
"Açık Bir Sürgün Politikası"
"Norm fazlası" gerekçesiyle yapılan uygulamaların, öğretmenlerin mesleki ve insani haklarını hiçe sayan "açık bir sürgün politikası" olduğunu savunan Yüce, "Yusuf Tekin döneminde MEB, öğretmeni koruyan değil cezalandıran bir kuruma dönüşmüştür." iddiasında bulundu.
Mağduriyet Örnekleri ve "Aile Yılı" Eleştirisi
Uygulamalara somut örnekler veren Yüce, Seydikemer'den Bodrum'a (266 km) hamile bir öğretmenin, Isparta'da ise 179 km mesafeye, ulaşımı zor bir köye atanan ve üç vasıta değiştirip yürümek zorunda kalan öğretmenin durumunu paylaşarak, "İşte AKP’nin ‘Aile Yılı’! Sözde aileyi kutsuyorlar, gerçekte aileleri parçalıyorlar." dedi.
Hukuka Aykırılık İddiaları
Yüce, mevzuatta yeri olmadığını öne sürdüğü "ilçe grubu" uygulaması ile öğretmenlerin birbirinden uzak ilçelere gönderildiğini belirterek, Öğretmenlik Meslek Kanunu'nun (ÖMK) 6. maddesine göre il içinde tercih hakkı tanınmadan re'sen atama yapılamayacağını, bakanlığın bu hükmü çiğnediğini iddia etti. Ayrıca, sözleşmeli öğretmenlere ait bir yönetmeliğin kadrolu öğretmenlerin atamalarında kullanılmasını "tamamen hukuksuz" olarak nitelendirdi.
Danıştay Süreçleri ve Yasal Mücadele
Eğitim-İş'in benzer hukuksuz uygulamalara karşı daha önce Danıştay'da yürütmeyi durdurma ve iptal davaları kazandığını hatırlatan Yüce, "Kasım 2024 sürecinde kazanılan davalar bunun en açık örneğidir. Nisan 2025 ve sonrası düzenlemelere, ilçe grupları uygulamasına ve kılavuza karşı da davalarımız devam ediyor" ifadelerini kullandı.
Plansızlık ve Eğitimde Kalite Endişesi
Norm güncellemesi yapılmadan yapılan atamaların, hem öğretmenleri mağdur ettiğini hem de aynı branşta hem norm fazlası yarattığını hem de öğretmen ihtiyacı doğurduğunu vurgulayan Yüce, "MEB’in plansızlığı yalnızca öğretmenleri değil, eğitim sistemini de çıkmaza sürüklemiştir" değerlendirmesinde bulundu.
Alan Dışı Görevlendirmelere Tepki
Norm fazlası öğretmenlerin branşları dışında, örneğin lise İngilizce öğretmeninin anaokuluna, lise edebiyat öğretmeninin ilkokula gönderildiğini aktaran Yüce, bu uygulamaların öğretmenliğin uzmanlık alanını yok saydığını, mesleki itibarı zedelediğini ve eğitimin niteliğini düşürdüğünü söyledi.
Çağrı ve Mücadele Kararlılığı
Eğitim-İş olarak tüm bu hukuka aykırı sürecin derhal sonlandırılması ve mağduriyetlerin giderilmesi çağrısını yineleyen Fatih Yüce, "Eğitim-İş olarak kılavuzlara dava açtık, bireysel davaları başlattık ve MEB geri adım atana kadar tüm hukuki yollara başvuracağız. Dün olduğu gibi bugün de öğretmenlerimizin yanında olacağız, hukuksuzlukları ifşa edecek ve mutlaka durduracağız." sözleriyle açıklamasını sonlandırdı.
