Emekli eğitimci, yazar Hayrettin Koyuncu, Tokat Gıj Gıj Dağı ve Haş Dağı’nın ağaçlandırılmasında öncülük yapan merhum orman mühendisi Sebati Gürgünoğlu’nun adının bilhassa Gıj Gıj ve Haş Dağı Ormanlık alanına verilmesini talep etti.

UNUTULMAMASI GEREKEN İSİMLER VAR

Şehirde unutulmaması gereken isimlerin varlığına dikkat çeken Hayrettin Koyuncu, yazmış olduğu “Unutulan İsimler” makalesinde Vasfi Diren, Sebati Gürgünoğlu ve Vahap Ayhan’ın isimlerini hatırlatmıştı. Rahmeti rahmana kavuşmuş 3 isimden biri olan Sebati Gürgünoğlu, Tokat Orman Müdürlüğünde orman mühendisliği yapmakta iken 1980’li yılların başında Gıj Gıj Dağı ve Haş Dağı’nın ağaçlandırılmasını sağlayan isim olmuştu. Projelendirilmesi, kayaç yapıdaki bölgenin topraklandırılması, çam fidanlarının getirilip dikilmesi, bakım ve muhafazasının yapılmasında bilgisini, emeğini ortaya koyan Sebati Gürgünoğlu o günlerden günümüze dek varan çam ağaçlı ormanlık alanının her gündeme gelişinde hayır dualarıyla anılan isim oluyor.

“AHDE VEFA GÖSTERİLİR, BİLGİ EKSİKLİĞİ GİDERİLİR”

            Emekli eğitimci, yazar Hayrettin Koyuncu, rahmetli orman mühendisi Sebati Gürgünoğlu’nun saygıyla anılan isminin Gıj Gıj ve Haş Dağı Ormanlık Alanı’nda yaşatılması için yetkililere çağrı bulundu ve adının verilmesinin ahde vefa olacağını vurguladı. Koyuncu “Geçtiğimiz günlerde yerel basınımızda Gıj Gıj Çam Ormanlığına dair bir haber okudum. Kışın kar örtüsünün o güzelim alanlarda ortaya çıkardığı güzel görüntülere yer verildi. Ancak ormanlık alanın rahmetli Valimiz Recep Yazıcıoğlu döneminde oluştuğu belirtilmekteydi. Halbuki bu alanın oluşması rahmetli orman mühendisi Sebati Gürgünoğlu’nun çabası ve emeğinin sonucudur. 1980’li yılların başında bu alan oluşturulurken sayın Valimiz Recep Yazıcıoğlu Tokat’ta değildi. Gıj Gıj ve Haş Dağı Çamlıklarının oluşması tamamıyla rahmetli Sebati Gürgünoğlu’nun eseridir. Dönem mühendislerinden Mevlüt Balcı’yı da unutmamak gerekir. O fidanların büyütülmesinde çobanlarla yaptığı sürtüşmeleri, fidanları sulamak için oraya yaptırdığı havuzu, kurumaya yüz tutanları bizzat kendi eliyle suladığını bizatihi kendisi bizlere anlatırdı. Eğer geçmişte önerdiğimiz gibi, o çamlık alana Sebati Gürgünoğlu’nun adı verilerek yaptıranı gösterilmiş ve yansıtılmış olsaydı, bugünlerde dahi yaşanabilen bilgi eksikliği giderilmiş olurdu. Bugün bir daha yineliyorum. Gıj Gıj ve Haş Dağı çamlıklarına Sebati Gürgünoğlu’nun adı verilerek emeğinin, çabasının karşılığında ahde vefa gösterilmiş olsun.” diyerek talebini tekrar gündeme taşıdı.

HAYRETTİN KOYUNCU’NUN İLGİLİ MAKALESİ

            Emekli eğitimci, yazar Hayrettin Koyuncu’nun 2023 yılında ‘Unutulan İsimler’ başlığı ile yazdığı makalesi de şöyle olmuştu:

            “Ülkemizde milli kahramanlarımızın şehitlerimizin, ünlü sporcularımızın, bulunduğu yöreye hizmeti geçenlerin adları çeşitli kurumlara, kuruluşlara, okullara, caddelere, sokaklara verilir.

Tokat’ta da böyle isimler vardır. Ancak verilmesi gereken isimlerde eksiklik vardır Tokat’ta.

Bu eksikliklerde üç isim aklıma gelir. Birisi Vasfi Diren, birisi Sebati Gürgünoğlu diğeri ise Vahap Ayhan.

Hizmet verdiği yere kişinin adının verilmesi büyük gururdur. Geride kalanlarına da bir gurur armağanıdır.

Vasfi Diren Tokat ile özdeşleşmiş bir isimdir.

Vali konağının bayrak direği binanın girişinde, merdivenlerin bitişiğindeydi. Direk takribi 30 derece eğri duruyordu. Zaten çok görkemli de bir direk değildi. Buradan vali dahil herkes geçiyordu. Direğin eğriliği kimsenin dikkatini çekmiyordu.

Ben milli eğitim müdürü yardımcısıydım. Odam da giriş merdiveninin üstündeki odaydı.

Av. Serdar Han, Anahtar Parti Pazar İlçe Başkanı Oldu Av. Serdar Han, Anahtar Parti Pazar İlçe Başkanı Oldu

Vasfi Diren bir gün odama geldi. Buyur ettim ‘Oğlum fabrikaya bir telefon edebilir miyim?’ diye sordu. Hay hay ağabey dedim.

Fabrikaya telefon açtı, bir usta çağırdı. Ona talimat verdi. Biraz sonra bir pikapla, bazı cihazlarla usta geldi. Vasfi Ağabey başlarında durdu, direği söktürdü, doğrulttu ve yerine taktırdı. Bana uğradı, ‘Bayrağının direği eğri olan devletin doğru işi olmaz oğul’ dedi ve gitti.

Atatürk heykelinin yanındaki büyük direği de rahmetli Mehmet Gündoğdu diktirdi.

48. Piyade Alayı’nın Tokat’a getirilmesinde Vasfi Diren ile Vahap Ayhan’ın katkıları çoktur. Alay Tokat’tan alınmış, kışla boş duruyordu. Nazmi Karakoç da kara kuvvetleri komutanı idi. Onun Amasya’ya geldiğini duymuşlar. Vasfi Diren ile Vahap Ayhan, Nazmi Karakoç’u Amasya’da yakalamışlar.

Vahap Ayhan ‘Askerin postal sesine hasret kaldık paşam’ diyerek Nazmi Karakoç’a sarılmış.

Nazmi Karakoç’a hamasi yaklaşımlarda bulunmuş. Duygusal anlar yaşanmış. 11 Eylül 1980’de alay Tokat’a geldi.

Nahiye Müdürü iken Almus’a vişneciliği getiren de Vahap Ayhan’dır. En azından Almus vişne festivaline ‘Almus Vahap Ayhan Vişne Festivali’ denilmelidir.

Sebati Gürgünoğlu’nun yeri çok ayrıdır bu ilde.  Sebati Gürgünoğlu orman mühendisidir. Mesleği ile ilgili çeşitli görevlerde bulunmuş. Onun asıl eseri Gıjgıj Çamlığı ve Haj Dağı Çamlığı’dır.

Sebati Gürgünoğlu Gıjgıj kayalıklarını ve Haj Dağı tepelerini çam ormanlıklarına çeviren, bu işe çok emek veren bir orman mühendisidir. Bu çamlıklar Sebati Gürgünoğlu’nun eseridir. Nice yerlere nice isimler verilirken kendini Tokat’a adayan bu isimleri neden unutuyoruz?

Siz unuttunuzsa da ben hatırlatıyorum. Vasfi Diren adı bir bulvara, bir caddeye, Vahap Ayhan’ın adı Almus’ta bir yere verilmelidir. Gıjgıj çam ormanının adı ‘Sebati Gürgünoğlu Çamlığı’ veya ‘Sebati Gürgünoğlu Ormanı’ olmalıdır. İlgililere sunulur.”

Muhabir: Mustafa Işık