Em. Bld. Bşk. Yrd. Salih Ertaçoğlu yazdı: “Önüne dökülünce anlarsın" demiş ya berber, bunlar da öyle anlayacaklar.
Ülkemiz yoğun problemlerle boğuşuyor. Milletin geçim derdi birinci sırada, hayat pahalılığı çekilmez boyutlara getirilmiştir. Faiz ödemeleri bütçeyi allak bullak ediyor. Vatandaşlarımızın banka borçları ödenemez boyutlara gelmiş. Ülkeyi yönetenler, halâ borçlu insanlarımıza yeni faizli borçları önermeye devam etmekteler. Parayı kazanan bankalar, borçlanan vatandaşlarımızdır. Kepçeyle al, kaşıkla ver. Artık yemiyor kimseler.
Gündemimizde "Kardeşlik, Milli Birlik, Demokrasi Komisyonu” var.
Adı çok güzel konulmuş, "Demokrasi" sonradan zorla eklense de.
Amacı, aziz milletimiz çok açık ve net görüyor. Çıkar hesabı, koltuk hesabı yapanlar, milletin ferasetini halâ anlamış değiller.
Ülkeyi yöneten siyasi irade; 2023 seçimlerinde, gerek Cumhurbaşkanlığı ve gerekse Milletvekili Genel Seçimlerinde, seçim meydanlarında, mitinglerinde, muhalefet partilerini gösterdikleri montaj videolarda, ‘bebek katilini serbest bırakacaklar, Kandille işbirliği yapıyorlar’ suçlamaları, iftiraları sonucu iktidarı ele geçirdiler, tekrar kazandılar. Yıl şimdi 2025. Aradan sadece 2 yıl geçmiş. Peki bugün ne söyleniyor? Dünkü açıklamalarla bir benzerliği var mı?
Bugün ‘bebek katili meclise gelsin, özgürlük hakkı alsın. Teröristler silah bıraksınlar.’ Kardeşlik olsun. İki sene içerisinde gelinen nokta 180 derece dönüş ve ilk söylenenlerin tersinin yapılmasıdır.
Komisyon kurulmuş ya, Başkanı TBMM Başkanı. Dün Harun gibi geldiler, KARUN gibi oldular, diyendir. Anayasayı tanımayan, Anayasa Mahkemesi kararlarını uygulatmayan sayın NUMAN KURTULMUŞ'tur.
Kardeşlik, Milli Birlik, Demokrasi ne güzel kelimeler. Gelin görün uygulamaları, milletin şerefli oylarıyla seçilmiş, tercih edilmiş muhalefet belediye başkanları, meclis üyeleri tutuklu bulunuyorsa, gizli tanık beyanlarına itibar edilip seçilmişlere her türlü iftira, suçlama, kumpaslar kuruluyorsa, siz hangi kardeşlik, milli birlik, demokrasiden söz edersiniz? Sizce kardeşlik de, milli birlik de, demokrasi anlayışınız da kendiniz içindir.
Milletin % 70’inin desteklediği, seçtiği Başkanları, üyeleri cezaevlerine koyarsanız kimse inanmaz. İnanan da zaten yok. Kaybedilen Belediyelere yargı yoluyla çökmek demokrasiye ihanettir.
Kendi özel koltuk çıkarları için dünden bugüne 180 derece tersini yapanlar, seçim kazandıkları tezlerden vazgeçip tersini uygulayan siyasi irade demokrasiye, milletin egemenliğine zerrecik inanıyorsa, yine milletin iradesine başvurur. Derdini anlatır. Millet neye karar verirse uygulanır. Demokrasi budur. “Ben böyle yaptım, yaparım, millete de sormam.” demek, demokrasiyi, milletin tercihini tanımıyorum demektir.
"Berber, saçım ak mı kara mı?” denince "ÖNÜNE DÖKÜLÜNCE ANLARSIN" demiş ya berber, bunlar da öyle anlayacaklar.
Sevgi ve saygılarımla.
