Türkiye'nin en önemli teknoloji projelerinden biri olan milli muharip uçak KAAN, bugün ilk uçuşuyla heyecan yarattı. Türkiye'nin dünyada 5. nesil uçaklar üretebilen beş ülkeden biri olmasını sağlayacak olan KAAN, başarılı bir şekilde tamamlanan testlerin ardından Mürted Hava Meydanı'nda havalanarak tarihi bir adım attı. Peki, Milli muharip uçağı KAAN'ın özellikleri neler? KAAN TSK envanterine ne zaman girecek? İşte detaylar...
Milli muharip uçağı KAAN'ın özellikleri neler?
KAAN'ın bugüne kadar yapılan testler arasında fırlatma koltuğu, tam boy statik, kontrol yüzeylerinin atalet ve statik testleri, iniş takımı düşürme testleri, sistem entegrasyon laboratuvarında aviyonik sistem testleri ve yakıt testleri bulunuyordu. Bu testlerin başarıyla tamamlanmasının ardından, KAAN sabah saatlerinde Mürted Hava Meydanı'nda pistten kalkarak ilk kez gökyüzüyle buluştu. İlk uçuş sırasında pilot koltuğunda test pilotu Barbaros Demirbaş yer aldı.
Milli muharip uçağın özellikleri arasında kanat açıklığının 14 metre, yüksekliğinin 6 metre ve uzunluğunun 21 metre olduğu belirtiliyor. KAAN, çift motorlu yapısıyla yüksek manevra kabiliyetine sahip olmanın yanı sıra radara karşı düşük görünürlüğü, gövde içi silah taşıma kapasitesi ve elektronik harp kabiliyeti gibi dikkat çeken özelliklere de sahip.
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı tarafından yapılan açıklamada, KAAN'ın Türkiye'nin hava kuvvetlerinin harekat kapasitesini güçlendireceği ve stratejik askeri ihtiyaçlarını karşılayacağı vurgulandı. KAAN, ülkemizi dünyada 5. nesil uçak üretebilen sadece beş ülkeden biri yapacak.
Milli muharip uçak KAAN ne kadar sürede yapıldı?
Türkiye'nin milli muharip uçağı KAAN, 17 Mart 2023'te hangardan çıkarak pist başı yapmış ve yaklaşık 9 aylık bir süreçte Türk mühendisleri tarafından hazırlanmıştı. Bu süre zarfında yapılan testlerin başarıyla tamamlanmasının ardından, bugünkü ilk uçuş görevine hazır hale geldi.
Milli savaş uçağı KAAN TSK envanterine ne zaman girecek?
KAAN, 2028 yılında Türk Silahlı Kuvvetleri'nin envanterine girecek ve hava-hava ve hava-yer hedeflerine stratejik taarruz imkanı sağlayacak üstün kabiliyetleriyle Türkiye'nin savunma gücüne önemli katkılar sağlayacak.





