Emekli öğretmen Rasim Canbolat ‘Düzey’ köşesinde yazdı: “Çocukluk yıllarımda iki çeşit buğday anımsıyorum…”
Face arkadaşım, emekli müfettiş, yeteri kadar buğday aldığını, bir de eski tip su değirmeni bulduğunu, buğdaylarını orada öğütüp kışlık ekmeğini o unla yapacağını paylaştı.
Bu paylaşım beni çocukluğuma götürdü:
Arazimiz kırsaldı. Daha çok buğday, arpa, yulaf, mercimek ve burçak yetiştirilirdi. Az miktardaki su altı tarlalarda ise sebze.
Çocukluk yıllarımda iki çeşit buğday anımsıyorum: Üveyik iri buğday ve kılçıksız, gürük denilen ufak buğday. Harman kalkıp, bekçiler, çobanlar ve hocanın hakkı dağıtıldıktan sonra iri buğdaydan önce tohumluk, sonra bulgurluk ayrılır. Ekmeklik buğday hangisinden olursa olsun. En sonunda pazara gidecekler ayrı çuvallara konurdu.
Ekmeklik buğday özde yıkanıp kendir çullarda kurutulduktan sonra onun evdeki hizmeti bitmiştir. Değirmene götürüp keşik beklenecektir artık.
Bulgur ve yarmalık buğday da özde yıkanıp çulda kurutulduktan sonra yarmalıklar ayrılır, bulgurluklar (Çay kazanı) dediğimiz büyük kulplu kazanlarda kaynatılıp tekrar serilir.
Kuruyan bulgurluklar, tek tek ayıklanır, soku ya da setten de dövüldükten sonra taşlarda (ev- el değirmeni) çekilerek bulgur haline getirilirdi.
Bir anı:
Buğday özde yıkanıp harman yerine serildiğinde akşam olmuş hava kararmıştı. Sergiyi beklemek üzere yanına bir yatak serildi. Dokuz yaşımdayken rahmetli olan babam orada yatacaktı. Ben de yattım onunla. Hava açık, gökyüzü yıldız doluydu. Aralarında bir de yola benzer bir beyazlık görünüyordu. Onu sordum babama.
“O, kâbe yoludur. Hacca gidip dönen ve yolunu kaybeden hacılara yol gösterir.” demişti.
Bir gece de yine babamla Büyük Camili köyünde gelin olan ablamlardan evimize dönüyorduk, O, eşeğin üstünde ben kucağındayım. Ay ışığında yokuşları tırmanırken, “Aşan bilir, karlı dağın ardını / Çeken bilir ayrılığın derdini”… Türküsünü mırıldandığını anımsıyorum.
Beni severken babam, beş yaşımdayken vefat eden annemi çağrıştıran “Gocağrının (Koca Karı) bergüzarı (hediye)” derdi.
Salih Söylemez’in paylaşımıyla nerelere gittim. Başta annem ve babam olmak üzere dünyasını değiştiren insanların tümüne rahmetler dilerim…