İhsan Uluözlü, Tokat'ta deprem gerçekliği üzerine yapılması gerekenleri, beklentileri yazdı.

Yine bir doğal afetle karşı karşıyayız. Türkiye'nin deprem kuşağında bir ülke olduğu gerçeğini unutmayalım.

Yüzyılın felaketiyse, yüzyılın çözümünü bulalım.

Dün dün de kaldı demeyelim.

1999 İzmit ve Düzce Depremi’nin üzerinden tam 25 yıl geçti. 20.000 civarında canımız hayatını kaybetti.

6 Şubat 2023 yılı depremini yaşadık, 50,000 canımızı kaybettik.

2021 Türkiye yangınında 150.000 bin hektar alanımız yandı.

Dün dün de kalmasın…

O günden buyana ne yaptık?

Deprem riski bulunan yerlerde , jeoloji mühendisleri ve yer bilimcileri çalışma yaptı mı?

Valiliğimiz, Belediyemiz, sivil toplum örgütlerimiz, milletvekillerimiz gerekli önlemler için ne gibi bir çalıştay yapacaklar?

Deprem yönetmeliği ile ilgili kararlar alındı mı?

Yapı denetim tedbirleri alındı mı?

Riskli binalar, alanlar kontrol  edildi mi?

Olası bir depremde vatandaşlar evlerinin durumunu biliyor mu?

Depreme dayanıksız yerleşim yerleri kentsel dönüşüme girecek mi?

Kent içinde doğal afetlerden sonra toplanabileceği güvenli bölgeler oluşturulacak mı?

Olası deprem sonrası hayat kurtarma, asayiş, ulaşım, beslenme ve sosyal rehabilitasyon konularında tek tek planlama yapılacak mı?

Fay hattı üzerinde bulunan illerimizde, yer bilimcilerinin depremle ilgili bilgiler ve konferanslar verilecek mi?

Haklı olarak bunca soruya cevap arıyoruz. Yaşanan bunca sıkıntılara tekrar maruz kalmamak için!

Ümit ederim ki, Türkiye’de yaşadığımız bu afetlerden yeterince ders çıkartırız ve tedbirlerimizi alırız.

Sevgi ve saygılarımla.