Salih Ertaçoğlu yazdı: “Aziz milletimiz devre dışı bırakılmakta, bir referandum konusu yapılmamaktadır.
Cumhuriyet, demokrasi, hukukun tam bağımsız, tarafsız olması, egemenliğin kayıtsız şartsız milletin olduğu, milletin belirleyip oy verip TBMM’de kendisini siyasi partiler aracılığıyla temsil edildiği, gerçek demokrasinin temel kurallarındandır. Gelişmiş ülkeler yıllardır bu kurallara sadık kalmış, refaha ermişlerdir. Bizde badanaja devam.
Baktığımızda, siyasete güven son derece zayıflamıştır.
Çok çeşitli konularda, vaadler yerine getirilmemiştir.
Siyaset kurumu dürüst, samimi etik olmaktan çıkarılmıştır.
En son canlı örneğini yaşıyoruz. Bu milletten 2023 yılındaki seçimlerde (Milletvekilliği ve Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde) muhalefet kazanırsa (altılı masa) pkkya af çıkacak, Kandil, İmralı teröristleri affedilecek diye propogandalar yapmış siyasi partilerin, bugün iki sene önce seçimi hangi vaadlerle kazandıklarını unuttukları, dün suçlayıp iftira atıp seçmenden pkkya karşı görünerek, hatta mitinglerde sahte film senaryolarını gösterip oy toplayanların bugün pkk ile İmralı ile nasıl mutabık kalıp milleti şaşırttıklarını üzüntüyle izliyoruz.
Etik olan, dürüstçe olan, 2023’te seçimi pkkya karşı durmuş gösterip kazanan koltuklarına kavuşanların, millete dönüp “dün size böyle anlatıp kazanmıştık, şimdi durum değişti. Projemiz budur. Kabul edilirse uygulayacağız, milletin onayına ihtiyacımız var.” denmesi gerekirken, kendi kendilerine ben böyle istiyorum uygulamasının geçerli hiçbir tarafı yoktur.
Bu konuda aziz milletimiz devre dışı bırakılmakta, bir referandum konusu yapılmamaktadır. “BEN YAPTIM OLDUNUN BİR DE KARŞILIĞI OLACAKTIR.”
Siyaset kurumunun millete dayatmasıdır. Asla kabul edilemez. 50 bine yakın canın yok olmasına sebep olanların hiçbir şey olmamış gibi davranmaları asla kabul görmeyecektir.
Şehitlerimizin kemikleri sızlamakta, şehit aileleri perişan edilmektedir. Böyle bir demokrasi anlayışı, egemenliğin millete ait oluşunun bay-pas edilmesi en büyük zararı verecektir.
Bir de şartlı şurtlu, karşılıklı anlaşmalar da yakışıksızdır.
“Şehitler ölmez, vatan bölünmez, bayrak asla inmez, ezanlarımız susmaz.”
Son bir söz “NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE.”
Gerçek milliyetçilik burada aranıyor.
Sevgi ve saygılarımla.