MHP’li Belediye Başkanı Ertuğrul Karagöl tarafından son 5 yıldır yönetilen Erbaa Belediyesi, boyunu aşan borçları, usulsüzlükleri, adam kayırmaları, ihalelerdeki soru işaretleri ve 1500’ü geçen personel sayısı ile bölgemizdeki en borçlu ve sorunlu bir belediye olarak zirvede.
Erbaa Belediyesi’ndeki kaotik durumun bir benzerini Tokat’ta da gerçekleştirmek isteyenlere karşı dikkatli olmakta fayda var. Çünkü bildiğimiz gerçekler doğrultusunda düşündüğümüzde, Tokat Belediyesi’nde de (Allah muhafaza) böyle bir durumla karşılaşmayı hayal bile edemiyoruz.
Birkaç gün önce sosyal medya hesaplarından bir görselle karşılaşınca, yeniden bu “tehlikeyi” hatırladık. Erbaa Belediyesi tarafından “Güncel Borçlarımız” başlığıyla bir görsel paylaşıldı. Görselde belediyeyi 112 milyon lira borçla devralan Ertuğrul Karagöl’ün borçları 1 milyara (eski parayla 1 katrilyona) ulaştırdığı yazıyordu.
“Malumun ilamı” gibi bir durum ortaya çıktı. Zaten şehir efsanesine dönüşmüş borç durumu ile Erbaa Belediyesi’nin içerisinde bulunduğu durum, söz konusu görselle ortaya çıkmış oldu. Akabinde Erbaa Belediyesi tarafından bir açıklama yayımlandı.
Paylaşılan borç bilgilerinin gerçeği yansıtmadığı ve görselin belediye ile ilgisinin olmadığı belirtilen açıklamada, “Erbaa Belediyesi Güncel Borçlarımız başlığı altında sahte bir afiş hazırlanmıştır. Bu afişte Erbaa Belediyesinin sözde borçlarına yönelik bir takım asılsız veriler Sosyal medya platformlarından paylaşılmıştır. Erbaa Belediye Başkanlığı ile hiçbir ilgisi olmayan Belediyemizin ismini ve logosunu kullanarak haksız, hukuksuz ve sahte şekilde hazırlanmış bu afişle ilgili olarak Belediyemizce Türk Ceza Kanunu kapsamında suç duyurusunda bulunulacaktır.” ifadeleri yer aldı.
Aynı açıklamada “belediyenin gerçek borcu şu kadardır” diye net bir ifade de yer almadı. Dolayısıyla bu açıklama havada kaldı. Madem borcunuz 1 milyar lira değil, gerçeği ne kadar? Net rakamları yayımlamaktan imtina ediyorsunuz, yayımlanan rakamları da inkâr ediyorsunuz. Kurumsal bir yerin borcunu- alacağını bilmemesi mümkün mü?
Değil elbette.
Bakın Tokat Belediyesi her alacağını-vereceğini, borcunu-harcını nasıl açıklıyor. En borçsuz belediyeler arasında yer aldığını açıkça söylüyor.
Tıpkı Zile Belediyesi gibi. Zile’de belediye mucizeler yaratıyor; kısıtlı imkanlarıyla borçsuz bir şekilde Zile’ye hizmet ediyor. Daha dün 2 kamyon ve 2 yeni otobüs aldı belediye, kendi öz kaynaklarıyla ve borçsuz bir şekilde hem de.
Yani demem o ki sevgili okurlar, bir yerde yanlış var. 27 Şubat’ta yayımladığım köşe yazımda, “Erbaa’da sergiledikleri kötü yönetim ortadayken, Tokat il merkezindeki seçim stratejilerine baktığımızda aslında neyin ne olduğuna tanıklık edebiliyoruz. Erbaa Belediyesi’ni yakın merceğe aldığımızda bütün taşlar yerine oturuyor, Erbaa’yı yönetemeyenlerin Tokat sevdasını (!) anlayabiliyoruz.” diye yazmıştım. Kaymak gibi bütçe, paralı bir belediye ve sıfıra yakın borç var burada. Amaç hasıl olduğunda nelerin olabileceğini bir düşünün bakalım.
Öte yandan seçim çalışmaları kapsamında konser düzenleyenlere de bir çift sözümüz var: Yanı başımızda Gazze’de her gün binlerce insan ölüyor. İsrail Gazze’yi bombalayıp çocuk-kadın demeden mazlum sivilleri öldürürken, sizin konser düzenlemeniz doğru değil. Üstelik israf.
Seçimdir, gelir geçer. Birileri kazanır birileri kaybeder, yaşanan tatlı rekabetler unutulur gider ya da çerezlik anılar demeti haline gelir. Ama yalanlar, algılar, iftiralar, kumpaslar, şovlar ve israflar unutulmaz; üstelik bıraktıkları derin izler seneler geçse de hep anlatılır.
İşin doğru tarafında olalım, gerisi gelir…
