Tokat Ticaret ve Sanayi Odası seçim süreci başladı. Görünen o ki şimdilik “resmi aday” statüsünde sadece Ahmet Sami Ülkü var. Mevcut Başkan Dr. Ali Çelik henüz yeniden aday olacağını açıklamadı. Önceki dönem TSO Başkanı Ahmet Arat’tan da ses seda yok. Dolayısıyla TSO’nun “ilk” adayı Ahmet Sami Ülkü oldu.

 

Cesur çıkışlar her zaman önem taşır. Sami Ülkü’nün mazisinde bu vardır mesela. Gerek başarılı iş yaşamında, gerekse de Tokatspor Başkanlığı sürecinde buna hep tanık olduk. Risk alan, doğru yerde doğru adımı atan, yuvarlak cümlelerle sorunları geçiştirmeyen ve tüm bunların devamında her şeyiyle “net” olan bir portre çizdi bize.

 

Sami Ülkü’nün Tokat TSO için ortaya koyduğu çabada da bunu görüyoruz. Gerek Tokat’ın gerekse de Ticaret Odası’nın sorunlarını ortaya koymasında ve çözüm önerilerini sıralamasında son derece objektif değerlendirmeleri var. Ülkü’nün bu özelliği, bugüne kadar sergilediği bakış açısıyla uyumlu. Yani Sami Ülkü yine risk alıyor, doğru yerde doğru adımını yeniden atıyor, yine sorunları ortaya en yalın haliyle koyuyor ve net bir şekilde de çözüm önerilerini sunuyor.

 

Elbette TSO seçim sürecinin başka adayları da ilerleyen günlerde ortaya çıkacak. Onların performanslarını da kamuoyu olarak görüp değerlendireceğiz. Fakat bugün için Ahmet Sami Ülkü dışında bir isim yok ve onunla ilgili de neleri düşündüğümüzü zaten daha önce de kaleme almıştık. Mesela 2018 yılındaki adaylığında, “Ülkü’nün sosyal medya başta olmak üzere, yazılı ve görsel basında yapacağı işleri oldukça güzel ve profesyonelce anlatımı dikkatlerden kaçmazken, ekip olarak sahada her yerde olmaları da, artı hanelerine yazılacak olumlu özellikler olarak gösterilebilir. ‘Girişim, Gelişim, Üretim, İstihdam’ parolasıyla TSO üyelerinin karşısına çıkan Ülkü, ‘Daha çok üretim, daha çok Pazar’ sloganıyla işadamlarının gönlüne giriyor. Vaat ettiği her şeyin altını somut gerekçelerle dolduran Ahmet Sami Ülkü’nün çıkışları, elbette TSO üyelerinde de bir karşılık bulmakta.” diye yazmıştım. (21 Mart 2018)

 

Yine 21 Mart 2018 tarihli köşe yazımda “Kapanan Tokat Gümrüğü’nü geriye getirmenin sözünü veren Ülkü’nün, mevcut havaalanının yenisi yapılana kadar tekrar aktif hale getireceğini söylemesi ise ayrı bir heyecan kattı seçim sürecine. TSO üyelerinin Belediye, Defterdarlık, Gıda-Tarım İl Müdürlüğü gibi kamu kurumlarında karşılaştıkları sorunlar ve bu sorunların çözümü noktasında takibi için TSO bünyesinde profesyonel destek ve danışmanlık birimi kuracağını söyleyen Ahmet Sami Ülkü’nün bu vaadinin de, TSO üyelerini heyecanlandırdığını söyleyebiliriz.” ifadelerini kullanmıştım.

 

Aradan geçen 4 yılda, Sami Ülkü’nün vaat ettiği her şeye hâlâ muhtaç olduğumuzu görüyorum…

 

Sami Ülkü’nün bu yılın Nisan ayında gazetecilerle olan buluşmasına da katılarak orada, “Sami Ülkü ismi Tokat’ta karşılığı olan, gerek ticarette gerek STK’lar nezdinde, gerekse Tokatspor’un tarihinde önemli bir yere sahip bir isimdir. Sami Bey’in Tokat için taşıdığı anlam, Tokat siyaseti, Tokat STK’ları, Tokat’ın spor hayatı ve iş dünyası anlamında çok önem arz etmektedir. Kendisinin ticareti ve Tokat’ı çok iyi tanıyor olmasının memleketimiz için büyük bir kazanç olduğunu düşünüyorum. Olur da TSO başkanlığında bir adaylık süreci yaşanırsa, bunun da memleketimiz için büyük bir kazanç olduğunu altını çizerek ifade etmek istiyorum” demiştim…

 

Evet, Ahmet Sami Ülkü’nün “Tokat ülküsü” yürüdüğü yolun işaret fişeğidir. Amacı memlekete hizmet olanın mevziisi halkın yanında durmaktan geçer. Ülkü’nün ortaya koyduğu irade, bu anlamda yalnız Tokat Ticaret ve Sanayi Odası için değil, bir bütün olarak Tokat halkı için önem taşıyor.

 

Dolayısıyla, verdiği her mesajın rasyonel bir karşılığının olduğunu ve kurduğu her cümlenin analitik bir çözümü barındırdığını rahatlıkla söyleyebiliriz…