Salih Ertaçoğlu yazdı.

Güzel ülkemizde hiç hak etmediği bir şekilde sıkıntılar içerisinde, sorunlarla mücadele ederek yaşamaya çalışan bir millet olduk.

Yıllar süren krizler, sıkıntılar, ekonomik sıkıntılar, enflasyon canları yakıyor. Bunu da canı yanan yaşayanlar görüyor. Bütün bu olumsuzluklar yetmezmiş gibi bu ülkede iki dönem Çevre ve Şehircilik Bakanlığı görevini yapmış, halen de bu görevdeki Bakan dün Kayseri'de açıklama yapıyor. "Zümrüt gibi yemyeşil Anadolu topraklarımızı talan ettik, ağaçları yok ettik." itirafında bulunmuş. Sayıları on binleri geçen maden arama ruhsatını, ÇED Raporunu veren kurumun Bakanı açıklıyor bunu.

Göreve geldiklerinden bugüne 406 bin hektar ormanı yok edenler 63900 tahsis belgesi verip ormanı, zeytinlikleri, yaylaları tahrip ettirip kel hale getirenler ihanetlerini de kabul etmek mecburiyetinde kaldılar.

Yer altı zenginliklerimizi yabancılara teslim edenlere "Türkler çok güzel taş toprak taşıyor" diye milletimizi rencide ettirenlere yazıklar olsun!

Hazine ve Maliye Bakanı da açıklamış " YEREL HALKI ENFSLASYON İLE MÜCDALEYE İKNA ETMEK GEREK." T.C Devletini, Türk Milletini tanımayan kafaların hakaretlerini reddediyoruz, kınıyoruz.

Enflasyonu yaratan kötü yönetim, yanlış alınan kararlar ve uygulamalar sonucunda paramızın değersizleşmesi, işsizlik, adaletsizlik, ehliyetsizliktir. Sayın Hazine ve Maliye Bakanı gerçek sebebi bile anlamış değil. Devlet kurumlarının, yargının da siyasi etkilere kurban edildiği de unutulmakta. Anayasa Mahkemesi kararlarının uygulanmadığı ülkede hukuktan söz edilemez. Hukuk keyfe, isteğe göredir. Bu ülkeye hiç gerekmediği halde yanlış siyasetlerinin sonucu on milyona yakın Suriyeli, Afganlı vs. sığınmacı gelmiş yerleştirilmeye çalışılıyor. Vatandaş da yapılabiliyorsa yerel halktan söz edenlerin, ettirenlerin eseridir.

Aziz Türk Milleti hak etmediği bir yönetimle idare ediliyor. Sonra da "ihanet ettik, talan ettik." açıklamalarını yapabiliyorlar.

Yalan, yalan, yalan.

Sevgi ve saygılarımla.