İnanılmaz, etkisi tartışılamaz bir felaketi yaşıyoruz. Adına “deprem” dediğimiz doğa olayı karşısında yine çaresiz, yine perişanız.

Adana’dan Hatay’a, Osmaniye’den Kahramanmaraş’a, Malatya’dan Diyarbakır’a uzanan bir geniş coğrafyada 7,7 şiddetinde yaşanan deprem, binlerce insanımızın hayatına mal oldu. İlk bilgiler, 500 yıldır uyuyan bir fay hattının uyandığını ortaya koyuyordu.

İnşaat Profesörü ve ziraatçı Prof. Dr. İlyas Yılmazer bir TV kanalında, “20 yıldır söylüyorum sadece çürük yapı değil, yumuşak zemindeki, yani ovadaki binalar da yıkılır diye... Dinletemiyorum. Her şeyden önce ovaları her bakımdan korumak gerek. En çok hasar gören yerlere baksınlar, ovaları görecekler” diyordu.

Yılmazer ayrıca iki temel kuralı unuttuğumuzu ama bunların yaşamsal önem taşıdığını vurgulayarak, bize yeniden bu temel kuralı hatırlattı: Ovaları kesinlikle imara kapatmak ve binaları sağlam yapmak… Hiç olmazsa bundan sonra bu iki temel kurala riayet edilmesini umuyoruz.

Deprem sonrasında hemen duruma müdahale eden devlet iradesi hepimizi biraz olsun sevindirdi. Ülkenin her bir yanından deprem bölgelerine yardım konvoyları ve enkaz müdahale ekipleri yollara çıktı. Tokat da bu anlamda iyi bir örnek oldu ve çeşitli STK’lar, sivil girişimciler ve belediyeler eliyle yardımlar toplayıp derhal deprem yerlerine intikal ettirdiler.

Yaşanan depremin sadece bir il ya da ilçe ile sınırlı kalmayıp 6 önemli şehirde yaşanması büyük sıkıntıları da beraberinde getirdi. İlk kez yaşanılan bu yıkıcı deprem karşısında büyük devlet olmanın gereği olarak hemen harekete geçilmesi hepimiz için yegâne tek tesellidir.

Depremin yıkıcı etkisi her geçen gün devam ederken, bir acı haber de Hatay’dan geldi. Önceki İl Müftüsü, şimdiki Hatay Müftüsü Ömer Faruk Bilgili de maalesef enkazdan sağ çıkamadı. Ömer Faruk Hoca ile tanışma, sohbet etme ve dost olma onuruna erişmiş biri olarak acımı tarif edemem. Derinlikli bir Hoca, sohbeti dinlenir bir bilge ve dost canlısı bir büyüğümüzdü. Ömer Faruk Bilgili Hoca’mıza Allah’tan rahmet, ailesine ve sevenlerine başsağlığı diliyorum.

Öte yandan ülke siyasetine yön verenlerin yaşanan büyük deprem karşısında el ele vermesini de önemiyor ve kıymetli buluyoruz. Hep birlikte bu büyük acının içerisinden çıkacak, yaralarımızı saracak ve geleceğe umutla bakacağız.

Ülkemize geçmiş olsun.

Aziz milletimiz var olsun.