Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği (TGSD), Ekim ayında düzenleyeceği 18. İstanbul Hazır Giyim Konferansı öncesinde bir açıklama yayımladı. TGSD Başkanı Toygar Narba imzalı açıklamada tekstil sektöründeki zorluklara dikkat çekilerek şu ifadeler kullanıldı:
“Yılın ilk yarısında hazır giyimde 33 bin 724 kişi, tekstilde 22 bin 116 kişi olmak üzere toplamda 55 bin 840 kişilik istihdam kaybı yaşadık. Yine aynı dönemde hazır giyimde 2.527, tekstilde 496 olmak üzere toplamda 3.023 şirket kapandı. Avrupa şu anda alımlarını yüzde 10’un üzerinde artırmış durumda, dünyadaki toplam hazır giyim ihracatı yüzde 6.5 artmış durumda. Biz yüzde 6.5 küçülüyoruz…”
Avrupa’da büyüyen tekstil sektörünün Türkiye’de küçülmesi karşısında mutlaka tedbirler alınması gerekiyor. İstihdamı, dolayısıyla iş insanlarını desteklemek, kredilere erişimin önünü açmak ve her türlü iktisadi desteği sağlamak, hükümetin görevi.
İş insanları sektörde kısa vadede bir toparlanma beklentisinde değil. Yapılan değerlendirmelerde, “Avrupa pazarında yılın ikinci yarısında dahi talepte kayda değer bir canlanmanın öngörülmediği, tam aksine, maliyet/fiyat makasının daraldığı ve rekabet baskısının arttığı bir dönemin devam etmesi bekleniyor. Uzun vadede çıkış için desteklerin artması, katma değerli ürünlere yönelim, verimlilik artışı ve yeşil dönüşüm şart olsa da mevcut koşullar altında firmaların bu yatırımları yapabilecek finansal gücü bulması giderek zorlaşıyor.” görüşü hakim.
Tokat’ta da durum çok farklı değil. Tekstil firmaları binbir güçlükle ayakta durmaya çalışıyor. Sektör gerçekten büyük bir darboğaz içerisinde. Tokat OSB’de ağırlıklı olarak tekstil firmaları var ve OSB’de çalışan işçi sayısı sürekli azalıyor. Aldığımız duyumlara göre OSB’de 5 bin civarında bir çalışan sayısı var. Kaldı ki bu rakam daha geçen yıl 7 binin üzerindeydi…
Geçen yıl Şubat ayında yayımladığım bir yazıda, işadamı Ahmet Sami Ülkü’nün hatırlattığı Kahramanmaraş OSB örneğini gündeme getirerek şöyle yazmıştım:
“Tokat Organize Sanayi Bölgesi 1979’da Kahramanmaraş ile aynı yıl kuruluyor. Bugün Tokat OSB’de 7200 kişi çalışırken, Tokat ile aynı yıl kurulan Kahramanmaraş OSB’de 89 bin kişi çalışıyor. Neden Kahramanmaraş kadar olamadık? Komşumuz Çorum (deniz ve tren ulaşımı olmadığı halde), bizdeki gibi havalimanına da sahip olmadan 1,5 milyar dolar ihracat yaparken, Tokat’ın 36 milyon dolar ihracatta kalmasını kim, nasıl açıklayabilir?”
O günden bu yana bu soru yanıtsız kaldığı gibi her şey daha da kötüye gitti. Umarım bundan sonrası için umut vardır. Tokat Organize Sanayi Bölgesi’nin yeniden düzenlenmesi, yapısal reformlarla daha rantabl hale getirilmesi ve sistematik bir şekilde yatırımcılar için cazibe merkezi olması için zaman geldi de geçiyor bile.
Özetle, çok derin ve sarsıcı bir kriz tüm Türkiye’de olduğu gibi bu şehirde de tekstil sektörünün canını yakıyor, Tokat OSB’si de gerçek manada bir “zorluklar bütününü” yaşıyor. Tokat öznelinden yola çıkarak ivedilikle hareket etmek ve kalıcı çözümler bularak destek paketleri oluşturmak, bugünün en önemli görevleri arasında.