Demokrat Parti Türk siyasi hayatına 1946da girmiş, 1950de seçim kazanarak iktidar olmuş. 10 yıl iktidarda kalmış, 1960 darbesi ile siyasetten uzaklaştırılmıştır.
Yerine Adalet Partisi kurulmuş, başına Ragıp Gümüşpala getirilmiştir.
Ragıp Gümüşpalanın ölümü ile partinin başına Süleyman Demirel gelmiş, 12 Eylül 1980de de, Adalet Partisi de kapatılmış, yerine Doğru Yol Partisi kurulmuş ve başında yine Demirel var.
Yani Demirelin başında bulunduğu partiler, Adnan Menderesin bıraktığı partinin devamıdır.
Demirel, Türk siyasi hayatında çeşitli yönleriyle ilgi odağı olmuş, bu ülkede defalarca başbakanlık yapmış, ardından da cumhurbaşkanı olmuş biridir. Birçok lider gibi Demirelin adı da bazı yerlere verilmiştir.
Bu arada Tokatta yapılan 26 Haziran Atatürk Kültür Sarayında bir salona da Demirel Salonu adı verilmiş.
Ama İl Genel Meclisinin AKPli oylarıyla bir değişiklik yapılmış ve Demirel adının yerine, salona Adnan Menderes adı verilmiş.
İşin dikkat çeken yanı Menderesle Demirel arasında siyasi bir nüans farkı bile yokken, Demirelin adı neden kaldırıldı?
Akla yakın gelen, son günlerde Süleyman Demirel, AKP iktidarını pek okşamayan sözler etti. Hatta Başbakanın da bu tavırlara sert çıkışları oldu.
Demirel, acaba bu tutumundan mı salon ismi kaybına uğradı?
Bazı yerel gazeteler bu konuda Vali Beyiin tutumu ne olacak? gibi görüşler sergilediler.
Vali Beyin bu konu ile ilgisi ne olabilir?
Böyle bir isim değişikliğini Vali Beyin gündeme getirmesi söz konusu olamayacağına göre, durdurun bu değişikliği diyebilmesi de düşünülemez. Dese bile böyle bir şeyi, bu konuda yetki tamamıyla İl Genel Meclisindedir. Konuyu gündeme getiren kararı alan İl Genel Meclisi. Olay tamamıyla siyasi girişim.
Bunca sıkıntının içinde bu bir küçük oynama olmuş. Dileriz İl Genel Meclisi dönüşünü yapar. Yanlışlıktan döner.
Çünkü Menderesle Demirelin düşünsel yönden birbirlerinden pek farkları yoktur. Eğer Menderesin adı da bir yere konulmak isteniyorsa, ona da, hatta o bina içinde bile yer bulunabilirdi.
Karpuz kesmekle, yürek ferahlatılmaz.