Değerli milletvekilimiz, sevgili hemşehrimiz Prof. Coşkun Çakır 2018 bütçesinde en büyük payın eğitime ayrıldığını söylemiş .

Ellerine sağlık gayet güzel etmişler.

Güzel etmişler de şu ülkedeki eğitimi bir gözden geçirsek. Çok yazdık çok söyledik değişen hiçbir şey olmadı.

Altı milli eğitim bakanının 6 ayrı görüşünün yer aldığı bir eğitim tablosu. Ne önü belli ne sonu .

Son günlerdeki sınav değişiklikleri de bu karmaşanın en belirgin örneği. "Ben yaptım oldu" donanımlı .

Eğitimin bir ilkesi olur. Bu ilke genelde toplum çıkarını ve ülke çıkarını öne alır.

Son müfredat programına baktığımızda bu proje eğiten değil "öğüten" projedir.

Mecburi istikamet imam-hatip göstergeli , medrese tandaslı, Cumhuriyet'ten uzak, demokrasi ve insan hakları silinmiş, Atatürk ilkeleri ve Türklük rafa kaldırılmış, bilim çağdaşlık uzağa atılmış, laiklik hep, yok sayılmış, karmaşa yumağı bir sistem .

Hemen söyleyeyim imam-hatip okullarına elbette ihtiyaç var. Ama, gereği kadar. Diğer meslek okulları ne ise oda o olacak.

Son günlerde yine gündemde, çalınan sorular .

Yapılacak bir iş var bu soru hırsızlığı ile bir yere gelen onbinler hemen bulunsun, bugüne kadar aldıkları maaşlar ellerinden faizleriyle birlikte (17-24 aralık paraları gibi ) geri alınsın, ayrıca haklarında adli işlem başlatılsın, geldikleri yerlere gönderilsinler .

Yapın bunu alnınızdan öpeyim . Nerede o yiğit?...

Eğitim sil baştan yapılmak ve kurumları ile yeniden yapılandırılmak zorundadır.

Sözleşmeli öğretmen, ücretli öğretmen cart curt la bu iş olmaz .

Çocuk okumuş öğretmen olma yetki diplomasını almış. Bunu hemen atayacaksın kadro buna benzer oyalamalarla öğretmeni bayatlatmayacaksın.

Bir sözleşmeli öğretmen tv'de "biz sözleşmeli köleyiz" dedi. Yorumu yetkililere bırakıyorum.

Öğretmeni okul yetiştirmez, yıllar yetiştirir. Bütün meslekler böyledir.

Mezun et yüzbinleri, yığ kapıya, sonra deki seni bir sözlü sınavdan geçireceğim ona göre atama yapacağım deyiver.

Ne soracaksın yahu sen bu adama? Genel kültürse başarmış diploma almış. Öğretmenlik soramazsın daha göreve başlamamış.

Ben söyleyeyim. Koku soruları sorulacak. Bu adamın siyasi kokusu bizden yana mı değil mi? Bizden olanlara geç, olmayanlara dön geri denilecek.

Beyler !... Eğitim yandaşlık için değil, vatandaşlık için yapılır. Servet adamı değil devlet adamı yetiştirmek için yapılır.

İlkeni belirleyeceksin, hak yemeyen hakkını yedirmeyen, ülkesini seven ülkesini sevdiren, insan haklarına saygılı, Ulu Önder'in dediği gibi " fikri hur vicdanı hur" kuşaklar yetiştireceksin.

Bugünkü çoğunluğu, sendika sarılmışı, politika yaftalısı öğretmenle de bu olamayacağına göre öğretmen okulları veya fakülteleri hemen açılmalıdır. Yukarda saydığım özellikleri olan kuşaklar yetiştirmeye hemen başlanmalıdır.

Buna bugün başlansa en erken sonuç 30 yılda alınır. O bile yararımıza olur.

Bunlar yapılır mı dersiniz?

Çocuk babasına " baba bu gece rüyamda sen cennete gittin" demiş adam "umamıyom oğul umamıyom oğul" demiş.

Altı yaşındaki kız çocuğuna evlilik reva gören, milli mücadeleyi "keşke Yunanlılar kazansaydı" diyen kızıl fesliyi, Ermenilerin baskıları ile idam edilen Boğazlayan Kaymakamı Kemal Bey'in idamını padişah red ederken İngiliz yandaşı olan ve fetva vererek bu idamı imzalayan ve Yunan uçaklarına Kuvai Milliye aleyhinde bildiri hazırlayıp veren, şeyhülislam Mustafa Sabri'yi ödüllendiren bir ülkede ben de yukarda özlemini duyduğum eğitim sistemini umamıyorum .

Ama bu sözüm bugün için. Yarından umutluyum.

Bütçenin çokluğu önemli ama eğitimin yönü ve geleceği, getireceği daha çok önemli sevgili Çoşkun Bey kardeşim .