Entelektüel tarafını çok iyi bildiğimiz Yücel Bulut, temsil ettiği siyasi iradeyi anlatırken de sözcükleri çok iyi kullanıyor.

Bu özellikleri hitabet yeteneğiyle de birleşince, ‘ideal politikacı’ tanımlamasının vücut bulmuş hali ortaya çıkıyor. MHP’nin Türk siyasetindeki özgül ağırlığının tartışmasız nedeni olan “Türk Milliyetçiliği”, dün, bugün ve yarın da bu ülkenin “sigortası” olacak. Bu realite doğrultusunda güncel politikalarını belirleyen MHP, Yücel Bulut gibi entelektüel, donanımlı, fikri ve iktisadi görüşlerini anlatma kabiliyeti olan siyasetçilerle yeni kuşaklara da erişim sağlıyor.

Özellikle 2000 yılından sonra doğan gençlerin Türk siyasetine olan ilgileri şaşırtıcı derecede yüksek. Gençler sorguluyor, araştırıyor ve cesurca sorular sorarak ülkelerinin ve dünyanın meselelerine yönelik çözümleri kendi aralarında tartışıyorlar. Yeni neslin gelişen dünyanın teknolojileriyle buluşması da bu özgüvenlerinin tavan yapmasına neden oluyor.

Yani bizim gençliğimizin ‘saygıyla örülü’ içe kapanık anlayışı yok artık.

Tam da bu noktada gençlere, “2000 yılı öncesini” anlatacak isimler önem kazanıyor. Türkiye’nin kuruluş sürecinden bugünlere hangi zorluklarla geldiğini, istikrar ve istikrarsızlığın bu ülkeye neleri kazandırıp kaybettirdiğini, emperyalizmin ayak oyunlarının her dönem aramıza nifak sokmak istediğini anlatmak gerekiyor.  Ve pek tabidir ki bunları anlatırken onları yargılamadan, düşüncelerine ket vurmadan, adeta “onların diliyle” konuşmak şart.

İşte burada Yücel Bulut ismi bir kez daha öne çıkıyor…

Hitabet yeteneğini konuşturacak isimlerin başında gelmesi sebebiyle Yücel Bulut’un gençlerle daha çok buluşması sağlanmalı. Çünkü bugün bazı gençler “İşsizlik Sigortası”nı bile AK Parti’nin yasalaştırdığını iddia edecek kadar da bilgi yoksunu. Çocukları yargılamıyor ve kızmıyorum; lakin yukarıda değindiğim “özgüven” sorunları “bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olmalarının” önünü açıyor. Gençlere bunları anlatmamız, ülkenin reel tarihini yetkin isimlerden öğretmemiz gerekiyor.

MHP, Türkiye’nin “sigortası” olma özelliğiyle bugün de üzerine düşeni yapıyor...

AK Parti hükümetlerinde bakanlık yapmış ve sonrasında partisinden ayrılarak kendilerine parti kurmuş Ali Babacan ve Ahmet Davutoğlu gibi isimlerin “özerklik”ten bahseden ittifakları ortadayken, CHP’nin de genel başkan yardımcıları ve danışmanları aracılığıyla “aynı paralelde” politik söylemleri üst perdeden duyuluyorken, MHP’nin önemi ve değeri daha da anlaşılıyor.

Gençlerin “özerklik” gibi siyasi zehirlerden uzak tutulmalarının öncü görevini de yine MHP yapacak. Dolayısıyla genç, dinamik ve üslubundaki naiflik ile Yücel Bulut gibi siyasetçilere çok, ama çok iş düşüyor. Yücel Bey’i gençlerle daha çok buluşturmalı; onların biraz bilgiyle, biraz da az bilgiyle yoğrulmuş yanılgılarını düzeltecek aydınlatıcı konuşmalarının sayısı artmalı.

Yücel Bulut’un şu ifadeleri de zaten, umudumuz olmuştu:

“İçi boş bir özgürlük masalıyla Türk gençliğinin zehirlenmesine, bizzat Türk gençliği müsaade etmeyecek. Bu topraklardaki en büyük özgürlüğü kendi değer yargılarıyla, imanıyla, kendi hür iradesiyle yaşama olduğunu bilecek. Daha iyi bir Türkiye iddiasıyla sizi tuzağa çekmek isteyenler, sizi Kandil'in masasına meze yapmak isteyenler, Türkiye Cumhuriyeti'nin anahtarını sizlerin elinden alıp tüm emperyalist hedeflerin önünde bu anahtarı fırlatıp onların planları için Anadolu'yu bir eylem sahası haline getirmek isteyenlere hep birlikte dur diyeceğiz ve geçit vermeyeceğiz.” (26 Haziran 2022, Tokat)

Bir köşe yazımda, “Cumhur’u Tokat’ta sırtlayan adamdır Yücel Bulut” demiş ve şu ifadeleri kullanmıştım:

“Tartışmasız, ‘ama’sız – ‘fakat’sız, bu şehrin ve bu ülkenin önünü açacak, ufkunu genişletecek ve yarınlarına umutla bakacak yegane gerçeği, Yücel Bulut’un şahsında simgeleşen çalışma azmi, hayat felsefesi ve siyasi ilkelerdir.”

İşte şimdi, bu ana fikir doğrultusunda gençlerle buluşma vaktidir...