E. Tarım İl Müdürü Yaşar Kavak yazdı: “Kadın elinin değmediği toprak yetim kalır. Toprağın Sultanları bu ülkenin gerçek kahramanlarıdır.”

Türkiye’de “Filenin Sultanları” sahada nasıl gururumuz oluyorsa, kırsalda da “Toprağın Sultanları” aynı özveriyle üretimin onurlu mücadelesini sürdürmektedir. Onlar; hem evinin sultanı, hem de tarlasında, bağında, bahçesinde alın teri döken üretimin gerçek kahramanlarıdır.

Kadın çiftçiler, Türk tarımının görünmeyen ancak en güçlü unsurlarıdır. Sabahın ilk ışıklarıyla tarlaya koşan, elleriyle toprağa can veren, alın teriyle sofralarımıza bereket taşıyan bu kadınlar, Anadolu’nun sessiz ama en cefakar ve en vefakar üreticileridir.

Kadınlar yalnızca gıda üretmekle kalmaz; aile ekonomisini ayakta tutar, çocuklarını büyütür ve en önemlisi yaşamın çarkını döndürür. Ürettiklerini dönüştürme gücüne de sahiptirler: sütü yoğurda, buğdayı ekmeğe, domatesi salçaya çevirirler. Bugün artık kooperatiflerde, yerel pazarlarda ve dijital platformlarda da emeklerini değerlendirerek üretime artı değer kazandırmaktadırlar.

Ne var ki bu büyük emeğin çoğu zaman görünür bir karşılığı yoktur. Kadınların önemli bir kısmının tarlası kendi adına kayıtlı değildir, sosyal güvenceye sahip değildir ve tarımsal karar mekanizmalarında yeterince temsil edilmemektedir. Oysa onların emeği olmadan Türk tarımının sürdürülebilirliği mümkün değildir.

Resmî verilere göre, Türkiye’de 6.899 tarımsal kalkınma kooperatifinde 747 bin ortak bulunmaktadır; ancak bunların yalnızca 4.391’i kadındır. Ülke genelinde faaliyet gösteren 163 kadın kooperatifi, bu alanda hâlen büyük bir potansiyelin değerlendirilmeyi beklediğini göstermektedir.

Kadın çiftçilere yönelik bazı destekler mevcuttur. Örneğin TARSİM sigortasında kadın üreticilere %15 indirim uygulanmakta, bazı kalkınma projelerinde kadınlara öncelik tanınmaktadır. Ancak bu adımlar yapısal dönüşüm için yeterli değildir.

Kadınların tarımda daha güçlü bir konuma gelmesi için üç temel alanda ilerleme sağlanması gerekmektedir:

Mülkiyet haklarının güçlendirilmesi,

Sosyal güvence sistemine erişimin yaygınlaştırılması,

Eğitim, yenilik ve teknolojiye erişimin artırılması.

Dünya Bankası verilerine göre, kadınlara üretim sürecinde erkeklerle eşit imkânlar tanınırsa tarımsal üretim %20–30 oranında artış gösterebilir. Bu artış, yalnızca gıda güvenliği açısından değil, kırsal kalkınma ve toplumsal refah açısından da büyük bir fırsat sunmaktadır.

Peygamber Efendimiz (s.a.v.)’in şu sözü, bu yaklaşımın özünü yansıtır:

“Kadınlara karşı iyi ve hayırlı olunuz; çünkü onlar sizin analarınız, kızlarınız ve teyzelerinizdir.”

Gazi Mustafa Kemal Atatürk ise Anadolu kadınının emeğini şu sözlerle yüceltmiştir:

“Hiçbir milletin kadını, ‘Ben Anadolu kadını kadar çalıştım’ diyemez.”

Sonuç olarak, “Toprağın Sultanları” bu ülkenin gerçek kahramanlarıdır. Onların emeğine sahip çıkmak, Türkiye’nin tarımsal geleceğine ve toplumsal direncine sahip çıkmak demektir. Çünkü kadın elinin değmediği toprak yetim kalır.

Toprak Kadın