Sevgili dostum,
2000 li yılların başında Tokat’ın etkili gazetesi Tokat Gazetesinde, her hafta Cuma günü Ömer Faruk Aybek’in “ Tokat Terör Şehitleri” yazı serisi yayınlanırdı. Şiirler, kahramanlık sözleri , özdeyişler ile süslenen şehitlerin hayat hikayelerini okur, başkalarına da okuturdum. Özellikle gençlere. Şehitlere dualar ederdik. Bu bizim milliyetçi duygularımızı da etkilerdi. Aybek, daha sonra her hafta yayınlanan bu şehit hikayelerini “Tokat terör şehitleri” adlı kitapta toplayınca alıp yeniden okumuş, kütüphaneme koymuştum. Başkalarına da hediye ettiğimi hatırlıyorum.
Sevgili dostum,
O kitabın yayınından sonra “son 20 yılda şehit olanların hayat hikayelerini Ömer Faruk Aybek abimiz neden kitap yapmıyor? Eski kitabın neden yeni baskısı yok?” diye kendime sorarken Tokat il Halk Kütüphanesinde “Almus terör şehitleri” kitabını görünce hemen alarak okudum. O eski kitaptan Almuslu olan şehitlerin hayatını okurken o kitabın yayınlanmasından sonrasında şehit olan kardeşlerimizin de hayat hikayelerini hüzünle okudum. Anadolu’nun milliyetçi vatansever saf ve temiz delikanlılar ile yeniden gurur duydum. Gözlerimin yaşardığı zamanlarda oldu kitabı okurken. Yakın zamanda kaybettiğimiz eğitimci şair ve yazar Şerare Kıvrak ablamızın da şiirlerinden dörtlükler okumak hüzünlendirdi bizi.
Sevgili dostum,
Kitabı okurken Almus Kaymakamı Tarık Buğra Seyhan’ın önsözü ve Belediye Başaknı Bekir Özer’in önsözünü okurken bu kitabın yayınlanmasında her türlü desteği sağladıklarını anlıyoruz. Kendileri de bundan dolayı tebrik edilmeyi hak ediyorlar. Kitabı okuyup bittikten sonra “diğer ilçelerimizin şehitlerinin hayat hikayeleri de böyle yayınlansa” diye ümit ediyor insan. Özellikle çalışmalarını sosyal medyadan takip ettiğimiz kaymakam Tarık Buğra Seyhan, Recep Yazıcıoğlu gibi örnek şahsiyetlerin hayat hikayelerini de okuyarak onlardan ilham alıp halka hizmet etmeye gayret ediyor. Bu tavrı da tebrik ve takdiri hak ediyor.
Sevgili dostum,
Kitapta yer alan şehitlerimizin isimleri ise şöyle: Berkay Işık, Osman Karaca, İsmail Türk, Kürşat İnan, Murat Çakır, İhsan Uğur, Hasan Gümüştekin, Mustafa Özyılmaz, Adem Tar, Metin Durmuş, Mustafa Güngör, Birol Çoban, Mustafa Yeter, Celal Demir, Hüseyin Dede, Tuncay Çoban, Rıza Aldı, Erol Akar, Mehmet Coşkun, Rıza Koşar, Abdullah Eymür, Turan yıldız ve Kasım Karakaya. Hepsinden de Yaradan razı olsun ve dualarımız hep onlarla..
Sevgili dostum,
Kitaba destek olan Ahmet Akcan ve Orhan Yavuz beyler de tam sayfa reklam vererek katkı sağlamışlar. Onları da tebrik etmek lazım. Yöneticiler ve iş adamlarımız el ele vererek ilçe şehitlerini gene o ilçeden eğitimcinin katkısı ile kitap yaparak gelecek nesillere bu vatan için can veren şehitleri hatırlamaları için eser bırakmışlar. Ne demiş atalarımız “ at ölür semeri, yiğit ölür eseri kalır” Bu eserde yiğitlerin hayatını anlatan eğitimci, eli kalem tutanlar ile maddi ve manevi destek verenlerin eseri işte.
Sevgili dostum,
Bu kitapların her okul kütüphanesinde bulunması gerektiğine inanıyorum. Okumayı seven gençlerin vatan millet sevgisi edinmesine katkı sağlayacaktır mutlaka. Tabii Halk Kütüphanelerinde bulunması da bizim gibi yasşı büyük insanların faydalanmasını sağlayacaktır. Kitaplardan haberi olmayan okura, kitapsever görevlilerin haberdar etmesi ve soranlara kitapları anlatmasını önemli buluyorum. Bu yüzden de bu tür eser tanıtan yazıların faydalı olacağına inanıyorum. Bu kitabı da bu yüzden sana mektupla tanıtıyorum.
Sevgili dostum,
“Kitap okuma etkinlikleri” yaplıyor Okullarda ve Üniversitelerde. O etkinliklerde bu vatan için can veren şehitlerimizin hayat hikayesinin okutulması bence şehitlerimizi gençlere anlatmanın başka yolu.
Sevgili dostum,
Tarih ve edebiyat öğretmenlerinin öğrencilerine bu tür kitapları okuyarak özet çıkarma ödevi vermesi de kitapların gençler tarafından fark edilerek okuma sevgilerinin artmasına hem de şehitlerimizin tanınmasına vesile olacaktır. Olabilir ki kitabı okuyan gençler, o şehitlerimizden birinin yakını, komşusu veya akrabası çıkarda gençlerimizi şehit ailelerine daha çok yardım ederek onlara “iyi ki varsınız “mesajını verir.
Sevgili dostum,
Bir kitabı okumak bana bu duyguları tattırıyor. Okumak ve okuduklarımızı paylaşmak önemli. Ama çoğu zaman en yakınımızdakiler ile de güzel kitapları paylaşmak mümkün olmuyor. Uzak kişilere de paylaşmanın en güzel yolu da yazılar, mektuplar, kitaplar oluyor. Bir toplumda yaşadığımıza göre “insanların hayırlısı insanlara faydalı olandır” güzel sözünü hatırlayarak ve “mum dibine ışık vermez” sözünü de tekrarlayarak, aydınlığa ihtiyaçları varsa uzakları da aydınlatmaya bakalım mektuplar ve kitaplar ile, vatan için can verenlerin hayatını da anlatarak. Gençlerimiz de “bu vatan için kim can verdi, kim laf söyledi, kim insanlara boş sözleri ile zarar verdi” görsünler. Faydalı insan ile zararlı insanın farkını anlasınlar.
Sevgili dostum,
Bu tür kitaplar küçük ilçelerin tanıtımına da ülke için nasıl canla başla çaba harcadığının farkına varılmasına da sebep oluyor. Almus nüfus olarak küçük olsa da etki olarak ilimizde ve ülkemizde iz bırakan siyasetçileri, şehitleri ve yazarları ile, eğitimcileri ile sporcuları ile gerçekten de çok büyük iz bırakan ilçe. Bu açıdan hakkında çok eser verilen de bir ilçe. İl Halk Kütüphanesinde bulunan eserleri incelerken bunun farkına vardım. Kütüphanenin “Tokat Arşivi” köşesinde en çok Almus ‘u tanıtan eserler vardı. Bu köşe kütüphanenin en sevdiğim ve en çok faydalandığım köşesi de. İlimizi ve ilçelerini daha çok sevmeme sebep olan eserler olduğu için.
Sevgili dostum,
Bu güzel eseri bizlere sunanlara tekrar teşekkür ederken, senin de bu kitabı tanıtmaya gayret edeceğine inanıyor, bir kitap sevdalısı dostum olduğu için seninle gurur duyuyorum. Bu ülke için sınırda nöbet tutana da ülkenin gelişimi için kitaplar yazanlara da okuyan, faydalananlara da selam olsun. Eser üretenle laf üretenin farkına varan bir dostum olduğu için sana “iyi ki varsın “ diyorum . “iyi ki mektup yazacağım bir dostum var” sevincini yaşıyorum. Bir mektup yazacak dostu olmayanlara nazaran kendimi zengin ve mutlu hissediyorum.
